Genel

Dursun Özbek sportif yanı bir kenara atıp inşaat işlerini anlattı!

Sabah Gazetesi köşe yazarı Hıncal Uluç bugün köşesinde " Galatasaray İnşaat ve Adayı Satma A.Ş..!. " başlıklı yazısına yerdi. İşte Hıncal Uluç'un bugünkü köşe yazısı...

Eğer Galatasaray'da hala onun bunun kuklası olan değil, kulübe sahip çıkanlar kaldıysa, derhal Olağanüstü Kongre için gereken oy toplanmalı ve Dursun Özbek Yönetimi sorgusuz sualsiz devrilmeli.. Başkanlığa da gene sorgusuz sualsiz Alp Yalman (Tabii hala kabul ederse) getirilmeli..

Ünal Aysal kulübü batırıp kaçtığında, Alp Yalman tek aday olarak seçime girme kararı verip, kendini ayırdığı Göcek'teki emeklilik hayatından geri döndü. Kulübün gelmiş geçmiş en başarılı başkanlarından biri olarak, fevkalade deneyime ihtiyaç duyulan bu kritik dönemde de, en ideal adaydı zaten..

Ne var ki, Ada'nın üzerine yıllardır üç otuz paraya çöken, üzerine yaptığı kaçak inşaatlarla kulübü mahkemelere düşüren, Belediye'nin birbiri ardına vurduğu mühürleri anında kırarak, bir gün bile ara vermeden milyonlar kazanmaya devam ederken, Devlet'e de meydan okuyan karanlık adamın oradan gitmesini istemeyen İnan Kıraç ve Ünal Aysal ikilisi, Ada'yı kesin geri alacak Alp Yalman'ı durdurmak ve "Liseciler"le kontrol altında tuttukları kongre aracılığı ile de "Adamları"nı seçtirmek için kolları sıvadılar.

Başkan hanesi boş olan yeni yönetim, denetim, sicil benzeri kurullara aday olmayı kabullenen 43 kişinin ıslak imzası, artı, aday olabilmek için şart 100 üyenin "Aday Gösteren" ıslak imzası, toplam 143 imzası hazır Başvuru belgesini hazır ettiler. Ve "Ada"yı karanlık adamda bırakacak başkan adayını aramaya başladılar.. Cemal Özgörkey son umutlarıydı ama, Özgörkey böyle bir oyuna gelmeyeceğini açıkladı. Adaylık süresinin dolmasına saatler kalmıştı. Kıraç/ Aysal ikilisi, bugün Galatasaray'ın bu hale gelmesinin esas sorumlusu Duygun Yarsuvat'a "Sen olacaksın" dediler. Yarsuvat, 143 hazır imzanın tepesine kendi adını yazıp sürenin dolmasına iki saat kala Divan Başkanı İrfan Aktar'a verdi.

Kimse de "Bu sabah adın geçmiyordu. 143 ıslak imzayı üç saatte nasıl topladın" diye sormadı.

Ne acıdır ki, aralarında olmaktan zerre gurur duymadığım kongre beni bir defa daha haklı çıkardı. Kulüp Sırat Köprüsünden geçerken, gücünü geçmişindeki başarılarından alan, en deneyimli Galatasaraylı Alp Yalman'ı değil, bir tek gün bile yöneticiliği olmayan Duygun Yarsuvat'ı seçti. Üstelik Alp Yalman "Bu kulüp en az 1.5 yılda toparlanır" derken, "Altı ay sonra giderim" diyerek, oyuncaklığını adeta ilan eden adama oy verdi..

Yarsuvat, dediğini yaptı. Ama denileni de yaptı. Ada lafını ağzına almadan, yerine Dursun Özbek'i veliaht bırakıp kaçtı. Kongre gene Kıraç/ Aysal ikilisinin işaret ettiği zerre deneyimi olmayan ve işe, işi bilen Ali Dürüst ve Abdürrahim Albayrak ve Cüneyt Tanman'ı tasfiye ederek başlayan Dursun Özbek'i getirdi. Özbek futbolun başına kardeşini oturttu.

Başlardaki cart curt tavrına rağmen "Ada"yı aklından çıkardı.. Yüksek Mahkeme, Ada'nın Galatasaray'a anında dönüşünü sağlayacak mahkeme kararını onamışken, Özbek, tam tersine Ada'nın karanlık adamda kalmasını sağlayacak bir hukuki girişimde bulundu. "Karar düzeltmesi" isteyerek, sürecin işgalci lehine uzamasına imkan verdi.

Özbek, Mali Kongrede, futbol başta her branşta batan, her branştaki Fenerbahçe mücadelesinde, "Şamar oğlanı"na dönen sportif yanı bir kenara atıp, yapacağı inşaatları anlattı ve "Burası İnşaat A.Ş. değil, spor kulübü" itirazlarına sebep oldu.

Galatasaray sportif alanda komik duruma düşer, Avrupalar'dan yasaklanırken, kongrede konuşan Işın Çelebi, Ada'yı gündeme getirdi.

"Galatasaray fakirleşirken, kimler zengin oluyor, diyenler Ada'ya baksın" diye çok ağır bir cümle sarf etti ama Dursun Özbek'in yüzü bile kızarmadı.

Çelebi, "Yüksek Mahkeme Ada'yı derhal geri almamızı sağlayacak bir karar vermişken bu karara niçin itiraz ettiniz ve 'Karar Düzeltmesi' istediniz" diye sordu. Son sözü alan Başkan tüm eleştirilere yanıt verirken, en ağır eleştiriyi yapan ve en sert soruyu soran Işın Çelebi'ye karşı "Görmem, Duymam, Söylemem" diyen Üç Maymunları oynadı. Hala da oynamaya devam ediyor..

Son dedikodu.. Bugünkü Galatasaray Yönetiminde Ada'daki karanlık adamla ayni cemaatten oldukları için, paralel yapı oluşturan ve kulüpte sözü ele geçirenler varmış.. İyi mi?.

Ada, karanlık adamda kalırken, Galatasaray da yarıştığı her spor dalında yenilmeye devam ediyor.

Eskişehir önünde düşülen komik durum, "Zavallı Galatasaray" denmesine sebep oldu, sonunda..

Bugün işte, elimde fener, Gerçek Galatasaraylı arıyorum..

Dursun Özbek ve yönetimine "Yeter!.. Defolun gidin" diyecek kadar Galatasaraylı var mı Kongre'de.. Yok mu?..

Göreceğiz..


Galatasaray'ın Riva projesinin detayları belli oldu!



Sabah