Eğirdir Gölü'ne arıtma ünitesi kurulmalı!
Uluslararası doğa koruma kuruluşu WWF-Türkiye ve Siemens Ev Aletleri'nin 2008 yılının son aylarında Eğirdir Gölü havzasında başlattıkları 'Yedi Renkli Göle Yedi Renkli Hayat' projesi olumlu sonuç verdi
Proje kapsamında, eğitimler, bilgilendirici geziler, turizme yönelik çevre düzenlemeleri, araştırma faaliyetleri gibi birçok çalışma yürütülürken yöre halkı da destek oluyor
İSTEYİNCE OLUYOR
İklim değişikliğinin bölgeye etkileri ve iklim değişikliğine uyum konusunda yapılması gerekenlerin ele alındığı Isparta İklim Değişikliği çalıştayı düzenlendi. çalıştaya kamu kurumlan ve özel sektörü temsil eden 90 kişi katıldı.
Eğirdir Gölü'ndeki kirlilik seviyesini ve kirliliğe sebep olan etmenleri belirlemek için Eğirdir Gölü Kirlilik Raporu hazırlandı.
Tarımsal Zararlılarla Mücadelede Biyoteknik Uygulama pilot projesiyle ilaç kullanımında yüzde 20 düşüş, verimlilikte yüzde 15 artış sağlandı.
Tarımsal kirlilikle mücadele için Gelendost Belediyesi'ne ait elma bahçesinde gerçekleştirilen projeyle; 2010 elma sezonunda tarımsal ilaç kullanımında yüzde 20 azalma sağlandı.
Isparta Merkez, Barla, Beydere, Yenice, Afşar, Esinyurt, Yeşilköy olmak üzere yedi ayn yerleşim biriminde düzenlenen İyi Tarım Uygulamaları Eğitimleri'ne,350 çiftçi katildi.
Organik Tarım Deneyim Paylaşımı Gezisi'ne tarım sektörü ve kamu kurumlarından 30 kişi katıldı.
Alan ve hacim olarak Türkiye'nin en büyük tatlı su göllerinden Eğirdir Gölü, biyolojik çeşitliliğiyle de Türkiye'deki en önemli sulak alanların başında geliyor. Bazı gün ve saatlerde değişik renklere büründüğü için halk arasında 'Yedi renkli göl' olarak da adlandırılan Eğirdir, 479 kilometrekarelik alam ve 4 bin 5 hektometreküp hacmiyle Türkiye'nin ikinci büyük tatlı su gölü. Sarp kayalıklar, tepeler ve dağlarla çevrili göl, aynı zamanda önemli bir içme suyu kaynağı. Eğirdir Gölü bu özellikleri nedeniyle hem doğal sit alanı, hem önemli kuş barınağı, hem de içme-kullanma suyu koruma sahası. Ancak göl son zamanlarda aşın kirlenme ve bu özelliklerini giderek kaybetmesiyle gündeme gelmişti. Hatta Isparta'ya verilen suyun içilebilir olduğunu kanıtlamak için Eğirdir Belediye Başkam Osman Nuri Özmeral kameraların önünde gölden su içmek zorunda kalmıştı.
Bu tartışmalar sürerken WWF Türkiye ve Siemens Ev Aletleri, Eğirdir Gölü'nde 2008 yılının son aylarında başlattıkları 'Yedi Renkli Göle Yedi Renkli Hayat' projesinin sonuçlarım açıkladı. Türkiye'nin en önemli sulak alanlarından biri olan Eğirdir Gölü'nün korunması amacıyla gerçekleştirilen projeyle edilen sonuçlar, bölgede sürdürülebilir bir gelişimin yolunu açıyor.
WWF-Türkiye Genel Müdürü Tolga Baştak şunları söylüyor: 'Projenin çerçevesini göldeki kirliliğin azaltılması; turizm, tarım ve balıkçılıkta sürdürülebilir uygulamaların geliştirilmesi yönünde belirledik. Bu kapsamda gölün temel sorunlarını inceleyerek Eğirdir Gölü Yönetim Planı'nı destekleyen eğitimler ve faaliyetler gerçekleştirdik. Sorunları çözebilmek için desteğe ihtiyacımız var. Doğa koruma çalışmalarına uzun soluklu bir vizyon getirerek, doğayla uyumlu ve sürdürülebilir uygulamaları hayata geçiren WWF-Türkiye ve Siemens Ev Aletleri, Yedi Göle Yedi Renkli Hayat Projesiyle katılıma bir yapıyla doğa sorunlarına kalıcı ve gerçek çözümlerin üretilebileceğim bir kez daha göstermiştir. Bu basarıların ardında merkezi ve yerel yönetimlerin olduğu kadar eğitimlere katılan ve ilgiyle takip eden Egirdir'in gerçek sahipleri olan Eğirdirlilerin katkısı büyük.'
ARITMA ÜNİTESİ YAPILMALI
Süleymen Demirel Üniversitesi Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi'nden Yr. Doç. Dr. Erol Kesici, yıllardır öğrencileriyle birlikte Eğirdir Gölü'nde araştırmalar yapıyor. Kesici'ye göre göl çevresindeki elma bahçelerinde böceklere karşı ilaç yerine yine böcek kullanılmalı: 'Böceklerle biyolojik mücadele yapılmadı. çevre kirletilmemeli. Ayrıca kimyasal gübrelerin fazlası yağmurla, rüzgarla sürüklenerek göle taşmıyor. Sulama yöntemi olarak da çoğunlukla damla yerine vahşi sulama tercih ediliyor.
Damla sulama yapılsa bir yılda harcanacak su ve gübre 10 yıl yeter. Eğirdir Gölü'nün etrafında 80 küsur yerleşim merkezi var. Ama arıtma ünitesi bulunmuyor. Evsel, kati atıkların bir kısmı, tarım atıklarının tamamı göle gidiyor. Göl çevresinde bir atık arıtma ünitesi yapılmalı.'
Hürriyet/Esra Erdoğan