Ekonomistlerden enflasyona ilişkin ilginç tespit: Enflasyonun yüzde 45’in altına düşmesi çok düşük olasılık!
Ekonomistler bugün açıklanan enflasyon verilerini değerlendirdi. Ocak ayında enflasyon son 11 ayın en düşük seviyesine gerilerken, ekonomistler enflasyonun bundan sonraki seyrine ilişkin tahminlerini paylaştı. Buna göre; yıllık bazda TÜFE yüzde 57,68’e, ÜFE ise yüzde 86,41’e gerilemiş oldu
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ocak ayında Tüketici Fiyatları Endeksi’ni (TÜFE) yüzde 6,65, Yurt İçi Üretici Fiyatları Endeksi’ni (ÜFE) yüzde 4,15 olarak gerçekleştiğini bildirdi. Buna göre; yıllık bazda TÜFE yüzde 57,68’e, ÜFE ise yüzde 86,41’e gerilemiş oldu.
Enflasyon verilerini değerlendiren Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi, Ekonomist Doç. Dr. Atilla Çifter, aylık fiyatlarda yüksek artışa rağmen hem tüketici hem de üretici enflasyonunda yıllık olarak gerilemesinin baz etkisi nedeniyle gerçekleştiğini savundu. Çifter, ancak yıllık enflasyon oranının yüzde 45’in altına inmesinin düşük olasılık olduğunu ileri sürdü.
Ekonomimanset.com internet sitesinde yer alan habere göre, Çifter, İTO’nun ocak ayında İstanbul Ücretliler Geçinme Endeksini aylık yüzde 5,94, Toptan Eşya Fiyat Endeksi’ni ise aylık 5,53 olarak açıkladığını hatırlattı. Çifter, aylık fiyatlardaki yüksek artışa karşın hem tüketici hem de üretici enflasyonunda yıllık bazdaki gerilemenin baz etkisi nedeniyle gerçekleştiğini savundu. Çifter, yıllık gerileme devam etse de yıllık enflasyonun yüzde 45 altına çekilme olasılığının düşük olduğunu söyledi.
DÖVİZ KURU RİSKİ!
Ekonomist Atilla Çifter, bu veriler ışığında aylık TÜFE’nin de uzun süredir sürdürülen uluslararası rezervleri eritme politikası bazlı sabit döviz kuruna rağmen yüzde 6,65 olarak gerçekleşmesini enflasyon ile mücadele açısından endişe verici olarak yorumladı. Sabit döviz kuru politikasının mevcut ödemeler dengesi yapısı ile mümkün olamayacağını kaydeden Çifter, döviz kurundaki olası bir şokun ise TÜFE’yi Aralık 2021’dekine benzer bir şekilde arttırabileceği konusunda uyardı.
Çifter’e göre, enflasyonun baz etkisi ile gerilemesi sürdürülebilir değil. Enflasyon ile mücadelede para ve maliye politikalarına dönüşün gerektiğini belirten Çifter, TCMB’nin düşük politika faizi ısrarının enflasyonun en önemli silahını etkisiz kıldığını, parasal genişleme uygulamalarının enflasyon ile mücadelede maliye politikasını etkisizleştirdiğini ifade etti.
Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işın Çelebi, son açıklanan enflasyon verilerini değerlendirirken, sektörel bazdaki fiyatlamaların önemine dikkat çekti. Çelebi, “Üretici Fiyat Endeksleri maliyet enflasyonunu ortaya koyuyor. Bizim kesinlikle gıda ve ulaştırmadaki sektör bazında fiyat artışlarının ne noktada olduğunu analiz etmemiz şart. Çünkü gıda, direkt insanların alım gücünü ve hayat standartlarını doğrudan etkiliyor” diye konuştu.