Elz İnşaat BOTAŞ Irak Türkiye Ham Petrol Hattı inşaatında yer alıyor!

Adana'nın en önemli iş adamlarından Mehmet Hanifi Kalo, Adana ekonomisi, faaliyet alanları olan sökterler ve firmalarının ticari anlamda ki başarıları hakkında yaptığımız söyleşide, başarısının sırlarını paylaştı..

Adana'nın en önemli iş adamlarından Mehmet Hanifi Kalo, Adana ekonomisi, faaliyet alanları olan sökterler ve firmalarının ticari anlamda ki başarıları hakkında yaptığımız söyleşide, başarısının sırlarının GAZETTE okurlarıyla paylaştı.

Öncelikle söyleşimize sizi ve firmanızı tanıyarak başlayalım?

ELZ'NİN HEDEFİ 2017

Bizim firmamız ELZ; makine, inşaat ve elektrik üzerine kuruldu 2014 yılında kuruldu. Bölgemizde önemli projelerde yer almaya başladık, bir buçuk yıllık bir firma olmasına rağmen gerçekten eski geçmiş… Birlikte pazıları bir araya getirince ELZ kısa zamanda bölgede önemli bir firma konumuna gelmeye başladı. Özellikle inşaat ve mekanik noktasında. Şu an değişik ve önemli işler yapıyoruz bunun en son noktası BOTAŞ Irak Türkiye Ham Petrol Hattında çalışıyoruz. Güzel projelerimiz var, çalışmaya devam etmekteyiz. ELZ’nin şu an bünyesinde teknik kadrosunun haricinde kırk kişilik bir saha ekibi vardır. Umarım bu aileyi daha da büyüteceğiz ve yeni görüşmelerimizle birlikte en kısa zamanda bölgede söz sahibi bir şirket konumuna getireceğiz 2017 hedefimiz bu. Durmak yok yola devam hedefimiz 2017.

Yeni projeleriniz var mı?

Yeni projelerimiz var. Şu an Irak’ta antlaşma imzaladığımız önümüzdeki süreçte Irak'taki projelerimiz başlıyor. Irak'ta ham petrol kuyularındaki işlemimiz olacak, orada da güzel gidiyoruz.

İş yaşamınızdaki öncelikleriniz ve ilkeleriniz nelerdir?

BİZİM İLKEMİZ İNSAN SEVGİSİDİR

İlkelerim klişe bir şey olacak ama “İnsan Sevgisi” birinci önceliğimizdir. İnsanı sevmeyen işini sevemez, işini sevmeyen insanı sevemez. Bizim zihniyetimiz hiçbir zaman birinin omzuna binip de bir yere gelmek değil. Biz bir ekibiz, benim olmadığım bizim olduğu bir dünya yarattık burada. Cümlesi benle başlayıp benle devam eden insanlarla ve kişilerle bir arada olamayacağımız için bizim yarattığımız dünyada biziz diye ekip olarak çalışmalarımıza başladık ve çalışmalarımız bu şekilde gidiyor. Hiçbir yöneticilerimizin unvanı genel müdür ya da genel müdür yardımcısı değildir böyle bir unvan yoktur. Sadece ekiplerimize ekip liderleri vardır veya takım liderleri vardır. O takım ve ekip lideri demek zaten bir bütünlüktür. İnsanlara anlamsız unvanlar vermektense ekip olmayı burada anlatmaya çalışıyoruz, ekip olmanın ne kadar arz ettiğini anlatmaya çalışıyoruz ve kurumumuz gerçekten bir aile gibi. Burada ofisimizde dahi en ufak bir şey değiştiğinde ekibimizde herkesin fikrini almak bana mutluluk veriyor. Herkes "evet" dediği zamanda ayrı bir haz alıyorum. O yüzdende ilk başta biz insanları seviyoruz, yaradanı yaratandan ötürü seviyorum. Bizim ilkemiz insan sevgisidir.

Sizce Adana'dan milletvekili olarak kimler seçilir?

"ADANA İÇİN ÇALIŞACAKLAR MİLLETVEKİLİ OLSUN"

Bu soruyu Türkiye genelinde analiz etseydin kolay olurdu. Adana’da bu analiz gerçekten zor. Çünkü gerçek anlamada siyasete emeği geçen insanların bu noktada olmalarını çok istiyorum. Her parti temayül yoklaması yapıyor inşallah Adana’yı kabul ettiği, Adana’yı seven, Adana’yı geliştirmek için bir şeyler yapacak kişiler milletvekili olursa bizim istediğimiz bu. Milletvekili noktasındaki görüşlerim bu. Adana’yı sevecek, Adana için çalışacak insanların olması bir Adanalı vatandaş olarak en büyük tercihimdir, en büyük duamdır.

Adana’daki işsizlik oranı Türkiye’de çok ciddi rakamlara ulaştı. Siz de bir işveren ve ciddi projelerle uğraşan bir iş adamı olarak Adana’da işsizlik istihdamı olarak bir şey düşündünüz mü?

"TÜRKİYE’DE KİMSE İŞ BEĞENMİYOR"

Bizim 4 yıl önce Adana’daki işsizlikle ilgili bazı yorumlarım vardı. İşsizlikle ilgili Adana’da çok ciddi anlamda genç popülasyon var, artı mezun olmuş ama iş bulamayan çok arkadaşımız var. Bölgemizdeki yatırımlarda da gerçek anlamda o bölgedeki projelerin hiç birinde ama hiç birinde Adanalı firmalar kesinlikle işe alınmıyor. Niye bunu da Adanalı değerli STK başkanlarının tartışması lazım, ama genellikle gece yapmaktan tartışmaya zaman bulamıyorlar. Ben o dönemde sayın Valimiz İlhan Atış’a şunu söylemiştim; Adana’nın son zamanlarında sosyal ekonomik durumu iyi olan aileler çocuklarını, evde kendilerine bakması veya yardımcı olmaları için Gürcistan’dan farklı Cumhuriyetlerden oradan buradan illegal işçi getiriyor. Bu illegal gelen işçiler 3-4 ay bu memlekette çalışıyorlar, ortalama 800 ile 1000 TL arasında para alıyorlar ve beş kuruş para harcamadan biriktirdikleri para ile ülkelerine dönüyorlar, paraya ihtiyaçları olursa tekrar geliyorlar. Biz, bunu Türkiye’de legalleştirebilirsek işçi sorunu az da olsa azalır. Eğer biz burada üniversite, belediye, Valilik, İl Sağlık Müdürlüğünü de eklersek, bu 4 kurum bir araya gelip evde yaşlıya bakım, hastaya bakım, çocuğa bakım gibi eğitimleri verirse, bu insanlara da sertifikalar verirse, bu şehirdeki kaçak işçiler engellenir, bizim işi olamayan insanlarımıza gerçek anlamda iş arayan vatandaşlarımıza ve gençlerimize iş kapısı sağlanır. Bir iş potansiyeli var, ama bir de şu var. Türkiye’de kimse iş beğenmiyor. İşsizliğe çare bulunabilir bu noktalarda bazı belediyelerimiz eğitim kursları açıp sertifika veriyorlar. Bunun bir özelliği yok ki iki ayda on saat- kırk saat ders ile bu kadın ne iş yapabilir.

"ADANA’YI ADANALIDAN BAŞKA KİMSE İYİ ANALİZ EDEMEZ"

Adana'nın birlik ve beraberliğe ciddi anlamda ihtiyacı var. İnsanların siyasi görüşleri ikinci planda, Adana’nın menfaati ve bekasının birinci planda olması gerekiyor. Ama şu an şahıslar kendi şahsi menfaatlerinden şehrin önüne geçtiği için bu şehirde büyük kayıplar oluyor ve yaşanıyor.  Bir Adanalı olarak Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak mülki amir başta olmak üzere diğer protokol ahalisiyle birlikte bu şehrin bir bütün olabilmesi lazım. Ama bu şehrin bir bütün olması için sivil toplum örgütlerinin iyi çalışması gerek, sivil toplum kuruluşları perde arkasında veya siyasetin peşinde koştukları sürece gazetelerde ulusal veya yerel basında haber olma amacıyla yürürlerse bu şehirde bir şeyin olması çok zor olacak. Ama biz burada üretim olsun, başarı olsun, huzur olsun ama insanlar bunu yapmıyor ki. Adana’yı Adanalıdan başka kimse iyi analiz edemez. Adana’daki çözümü veya planı, projeyi Adanalılardan daha iyi kimse yapamaz. Bizim Amerikalı ekonomistte, İngiliz belediye başkanına ihtiyacımız yok. Bizim bize ihtiyacımız var. Adanalı üretmek istiyorsa şehrin menfaati için bir araya gelmek gerekir. Bu şehrin daha iyiye gidebilmesi için mantıklı projeler çevresinde oturup kümeleşip bunu kalkındırmamız lazım. Bölgede ekonomik krizler yaşanıyor.

Portakal Çiçeği Karnavalı hakkında ne düşünüyorsunuz?

"PORTAKAL ÇİÇEĞİ KARNAVALI ADANA İÇİN SOSYAL PROJE"

Portakal Çiçeği Karnavalı basında iyi yer buluyor, güzel bir şey. 1 Nisan ile 5 Nisan arasında havada gezen portakal çiçeği kokuları gerçekten güzel. Ama bu memleketin bu şehrimizin portakal çiçeği kokusundan ziyade önce bu şehrin üretime ihtiyacı var. bizim daha güzel çıkacak çiçeklerimiz var. Portakal Çiçeği Karnavalına harcanacak harcanan o performansın keşke Adana’daki üretime Adana’daki insanların ticaret ve sosyal işlere de harcanıyor olması isterim. Portakal Çiçeği Komitenin Başkanı Toyata’nın CEO'su Ali Haydar Bozkurt’u TV'de izledim çok güzel konuşuyor, bugün siyasetin Adana’da konuşulmadığını anlatıyor, zaten biz de burada siyaset konuşmuyoruz, biz burada geleceğimizi konuşuyoruz. Portakal Çiçeği Karnavalı Adana için sosyal proje olabilir. 3-4 günlük bazı dertlerden uzaklaşabilir Adana. Ama Adanalı yine burada, karnavala İstanbul’dan gelen ağabeylerimiz, ablalarımız o gün portakal çiçeği kokusunu içine çekiyor. Arkasında yine biz Adanalılar kalıyor ve yine dertlerimizle baş başayız. Artık Adana’nın dertli değil, çözüm odaklı bir eylem planı içerisinde olması lazım. En önemlisi her şeyi burada olan insanları bir araya getirmek. Biz gençlerimize değerlerimize sahip çıkamıyoruz. Bugüne kadar yapılan çalıştaylardan çıkan bir tane net kararı göstersinler. bu tür festivallere ayrılacak zamanımız bol ama bir Yumurtalık Enerji İhtisas projesi için oluşan bir lobi yok. Yumurtalık Enerji İhtisas Bölgesi için Adana’nın halkıyla, STK’larıyla, Valilikle, belediye başkanıyla böyle bir sinerji oluşmadı yada oluşturulamadı. Bence oluşturulmuştur, çalıştırılıyordur ama Adana’nın haberi yoktur. Ama bu çok önemli bir şey Adana’nın ve hepimizin geleceği. Firmalar ve bizler için büyük iş kapısı.

Firmanız Adana yönelik projeler mi yapıyor, yoksa Türkiye genelini kapsayan projeler mi yapıyor?

Biz genellikle Adana ve Adana dışı projelerdeyiz. Adana içinde gördüğümüz açığı değerlendiririz, bu açık üzerine yürürüz. Genellikle ekiplerimiz yurt dışından geldi tabi ki Adanalı kimi Ceyhanlı kimi Elazığlı değişik illerden de elemanımız var. İş Sağlığı Güvenliği  bizim için çok önemli, sigorta çok önemli. Biz kimseye asgari ücret üzerinden sigortala tıpta gerisini elden vermiyoruz. Biz son kuruşumuza kadar firma olarak son kuruşumuza personelimize karşılıyoruz. Benim emeğimde çok önemli ekibimin de emeği çok önemli. Biz tek düzey bir firma ve adam değiliz. Saha çıkan eğitimlerimizin iki buçuk haftalık eğitimleri var. Kurumumuz tarafından dizayn edilmiş kıyafetlerimiz var. Mesela inşaat ekibimiz lacivert giyer, mekanik ekibimiz gri giyer, elektrik ekibimiz kırmızı giyer. Personelimizin yediği yemekten ve yatacağı yere kadar hepsi kendi birimizden belirlenir. Biz dışarıdan proje yardımları almıyoruz. Çünkü dışarıya bağımlı bir şirket olmak istemediğimiz için ELZ’yi kurarken hep bu zihniyetle kurduk. Bir çok şeyi kendi içimizde çözüyoruz.  Hizmet aldığımız zaman dışarıdan büyük şirketlerden hizmet alıyoruz ki bizi de yetiştiriyorlar. Hizmet aldığımız zaman belli kriterlerdeki firmalardan alıyoruz.

Son olarak eklemek istedikleriniz?

UMUDUMUZ BÖLGENİN BÜYÜMESİ

Şehre katma değer sağlayacak, şehri ileriye götürecek projelere destek verin. Şehrin bir çok noktasındaki mahallelerimizde gerçek anlamda projelerin desteklenmesini istiyorum. Şehrin çok önemli projelere ihtiyacı var. Biz “Bir Ekmekte Sen Koy” projesini başlatmıştık. Ben bu projeyi yaparken herhangi bir amaçla yapmadım. Şöyle bir amaçla yapmadım bu projeyi de durdurmak zorunda kaldım. Biz dolaba bir ekmek de sen koy derken arkadaşlarımızla sosyal medyadan paylaştık. Adana’nın unutulmuş mahallelerinin bir tanesine dolap koyduk, biz kimin ekmek aldığını bilmiyoruz hiç görmedik. Adana'daki unutulmuş mahallelere bir dolap koyduk ve her dolaba bir sayı verdik. her gün birileri gelip ihtiyacı kadar ekmek almış. Bir gün bir telefon geldi dediler ki siz siyaset mi düşünüyorsunuz. Ben de dedim ki: siyaset düşünme gibi bir ihtiyacım yok, insanlar beni tanısın diye bir derdimde yok. Benim hiç bir zaman böyle bir amacımda olmadı, herkes kendi sosyal çevresi tarafından biliniyor zaten yaptığı işlerle de. Biz kendi çevremizde sevilen bir insanız bizim reklama ihtiyacımız yok, böyle bir hayır olayı yapmak istedim. İnsanlar siyaset mi düşünüyorsun deyince ve bu sesler de artmaya başlayınca dedim ki bu amacından çıkmış bir proje. Bizim burada Allah rızası için sessiz sedasız olsun amacı ile yapmak istediğimiz orada alan el de veren el de birbirini görmesin diye. Ekmeğin insanlar dünyasında yeri ayrıdır. Bu memlekette yapılan en güzel eylem dedikodu ve insanın yaptığı güzel işlerden soğutuyor. Adana'yı seviyoruz, Adana için elimizden geleni yapacağız ve yapmaya da devam ediyoruz. İnşallah güzel projeler güzel yarınlar Adana'ya gelecek. Çocuklarımızın geleceği için çalışmak zorundayız. Umudumuz bölgemizin büyümesi. 

Gazette