Sektörel

Emlak sektöründe hareketlenme Eylül'de başlayacak

Reha Medin Emlak Hizmetleri Genel Müdürü: ''Doğru zamanda doğru yatırım yapmak çok önemli'' ifadelerini kullanıyor.

Türkiye'de tüm sektörlerde bir nakit sıkışıklığı yaşandığı gerçek. Ekonominin lokomotifi olan inşaat sektöründeki firmalar da, arsa maliyetlerinin katlanarak artması, demir, çelik ve çimento gibi ana kalemlerde yaşanan yüksek fiyat artışlarının kendilerini zorladığını kabul ediyor. Birçok inşaat firması, bu maliyet artışlarını fiyatlara çok sınırlı oranda yansıtıldığını, ilk fırsatta ev fiyatlarının artacağını söylüyor.

İyi pazarlık yapın

İkinci elde, bazı bölgelerde konut fiyatlarının yüzde 30'a varan oranda gerilediği ileri sürülüyor. Bunun anlamı şu: Sektörün hareketli olduğu zaman üzerine 200 bin YTL'lik fiyat tabelası konulan bir daireyi, bugün iyi pazarlık gücünüz ve elinizde nakit paranız varsa 150 bin YTL'nin altında bile alabilirsiniz... Aylardır satılmayı bekleyen dairelerde böyle örnekler olduğu da söyleniyor. Hatta bir emlakçı, geçtiğimiz günlerde "2005 yılında 185 bin dolara daire alan müşterimiz, bugün aynı daireyi 170 bin dolardan satmayı bekliyor" ifadesini kullanmıştı.

Her keseye göre daire var

A ve A Plus olarak nitelenen üst gelir grubundaki konutların satışı geçtiğimiz 2 yılda fazla olumsuz etkilenmemişti. Lüks konutlarda bile son dönemde bir soluklanma yaşandığı konuşuluyor. Mevcut durum, yatırımcılar için de fırsatları beraberinde getiriyor. İnşaat sektörü temsilcileri, "Bugün piyasada her gelir grubuna yönelik daire bulunabilir. 50-60 bin YTL'den başlayan ve milyon doları geçer daireler satılıyor" diyor.

Hatta İstanbul'un yeni rezidanslarından birinde, 110 metrekarelik 1 oda 1 salon bir lüks daireye milyon YTL sınırında fiyat biçiliyor. Stüdyo dairelerin bile 800 bin dolar sınırında alıcı beklediği İstanbul'da krizden söz edilebilir mi?

Konutun yaşına da dikkat

GYODER'in "Gayrimenkul Sektörü ve İstanbul İçin Öngörüler 2015" adlı raporuna göre, İstanbul'da yıllık 118 bin yeni gereksinim kaynaklı, 119 bin yenileme kaynaklı ve 13 bin de yatırım kaynaklı olmak üzere toplam (yıllık) 250 bin konut talebi olduğu belirtiliyor.

Reha Medin Emlak Hizmetleri Genel Müdürü Nabi Cücük, piyasalardaki gelişmeleri değerlendirirken, "Tüketicilere; yaşı 10 yılı geçmemiş, markalı projelerdeki konutları öneriyoruz" diyor. Piyasalarda bahar aylarında bir hareketlenme beklendiğini ancak bunun dış piyasalar ve iç siyaset kaynaklı gelişmeler yüzünden yaşanmadığını ifade eden Nabi Cücük, şöyle devam ediyor:

Alacak olan da bekliyor

"1 ay sonrası, bugünkünden daha durgun olacak diye düşünüyorum. ancak her yıl olduğu gibi, bu yıl da Eylül ayında gayrikenkul sektörü hareketlenecek. Hareketin eylülde yeniden canlanacağına inanıyoruz. Yıllardır böyle. Sonbahar ve ilkbahar mevsimleri canlıdır. Yaz ve kış aylarında olağan durgunluk devam eder. Tabii ki, siyasi istikrarsızlık yüzünden insanlar bir miktar beklemeye geçti, ben bunun önümüzdeki dönemde tersine döneceğine inanıyorum. Mühim olan doğru zamanda yatırım yapmaktır. Doğru zamanda yatırım yapılmalı, bu zamanlar da bana göre doğru zamanlar. Her zaman bu seviyeler yakalanamıyor. İstikrar olduğu zaman da rakamların yükselmesi yönünde orantı kuruluyor. Ekonomik rahatlama tüm herkes için bir alım gücünü destekleyeceğinden rakamlarda da yükselme yönünde eğilim olacak."

'Param var, şu an nereye yatırım yapabilirim' diyenlere öneriler

Nabi Cücük, "Birikmiş param var. Şu an neye yatırım yapalım. Bir şey almak istiyorum, karar veremiyorum" diyenlere; kalitesinden şüphe duyulmayan, ekspertizi yapılmış, 10 yılı aşmamış binalardaki konutlara yatırım yapmalarını öneriyor.

Depremden sonra yapılan binalara ve markalı konut projelerine öncelik verilmesi gerektiğini ifade eden Nabi Cücük, "Şu an yeni söyletiler var. Sıkıntılar var. Ben defalarca herkesi uyardım. Zamanında işaretlenmiş, destekleme yapılmamı binalara, orta karar güçlendirme yapılan binalar kesinlikle alınmamalı. Hatta, sonradan yapılan güçlendirmenin faydası olmayacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Merkezde rakamlar doydu

Şehir merkezlerinden birçok insanın vazgeçemediğini ekleyen Nabi Cücük, "Aileler, gerek çocuklarının okulu, gerek iş yerine yakın merkezi semtleri tercih ediyor. Bence, yatırım amacıyla alanlar için ise şehir merkezleri sonra düşünülecek yerler. Rakamlar doydu. Artışları diğerleri gibi değil. Bakir olan bölgelerde prim potansiyeli daha fazla. Bakir bölgelerde daha fazla fiyat artışı yaşanıyor. Şehir merkezleri ise yüzde 100 ihtiyaç için. Artış potansiyeli belli, kapasite belli."

Maliyeti oranında satış yapamayan müteahhitler, birkaç daireyi feda ediyor

İstanbul'da merkezi semtlerin piyasasının oturduğunu söyleyen Nabi Cücük, "Ulaşımın kolay olduğu, hareketli semtler arasında Kozyatağı, Göztepe, Maslak, Levent, İkitelli, Beşiktaş, Halkalı ve çerveleri önemli. Üniversite yakınlarında olan yerler de, şehir merkezindeki diğerlerine göre şanslı diyebilirim" ifadelerini kullanıyor. Markalı projelerdeki fiyatların yüksekliğinde; malzeme için harcamanın artmasının haricinde, markalı konut olarak teknik desteğin devam ettirilmesinin de sayılabileceğini aktaran Nabi Cücük, şöyle devam ediyor: "Belirli maliyetler çerçevesinde hareket ediliyor, fiyatlar yüksek oluyor. Bazı semtlerde ise yüzde 40'a varan düşüşler olduğuna ben ihtimal vermiyorum. Markalı projelerin olduğu semtleri örnek alalım: Bir maliyet artışı söz konusu. Batı Ataşehir bölgesinde, markalı bir proje satışı devam ediyor. Ortalama 100 metrekare dairenin satış fiyatı 300 bin YTL. Son yapılan ihalede alınan bir arsanın metrekaresi ise 2 bin YTL. Arsalar bu rakama denk geldi. Arsa fiyatları son derece pahalanmış durumda. Markalı bir projede, konutun arsa hariç metrekaresi de 1000 YTL'yi bulur. Böylece, 1 metrekare inşaat+arsa maliyeti 3 bin YTL olur. Bu, otomatikman sektörü etkiler. Yeni yapılacak inşaattaki rakama göre fiyat takip edilecek. Diğer konutlar bu arada günü kurtarmak zorunda. Maliyet oranında satış yapamıyorlarsa, birkaç daireyi feda ediyorlar. Ya para bulmak, ya da birkaç daireyi feda etmek zorundalar."

Ali ÖZTÜRK / hurriyetemlak.com