Genel

Ertuğrul Günay: Kutsal mekanları yıkmaya kimsenin yetkisi yoktur!

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Mescid-i Nebevi'nin yıkılacağı iddiasıyla ilgili, ''Kutsal mekanları yıkmak, ortadan kaldırmak gibi hiç kimsenin, yeryüzünde hangi sıfatı taşırsa taşısın hakkı ve yetkisi yoktur'' dedi.

 Bakan Günay, Arap Birliği Turizm Teşkilatı Başkanı Dr. Bandar Fahad El-Fehaid'i makamında kabul etti. 

Ziyarette öncelikle basın mensuplarına, Özbekistan gezisine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Günay, gezinin çok faydalı olduğunu, iki ülke arasında vizelerin kaldırılması ve direkt uçuşların karşılıklı olarak çoğaltılması gibi konuları görüştüklerini söyledi. 

Arap Birliği Turizm Teşkilatı Başkanı El-Fehaid'i ağırlamaktan son derece mutlu olduğunu belirten Günay, gelen yıl Bursa'da Arap dünyasının temsilcilerinin katılımıyla çok önemli bir toplantı yaptıklarını hatırlattı. 

Bu yıl yine benzer bir toplantıyı İstanbul'da gerçekleştirmeyi planladıklarını bildiren Günay, İstanbul, Bursa Yalova, Karadeniz'in Arap dünyası için yeşilliği ve ılıman iklimi açısından çok büyük bir cazibe oluşturduğunu dile getirdi. 

Özellikle Karadeniz coğrafyasına Arap turistlerin gelmesini çok önemsediklerini belirten Günay, ''Kardeşçe bir ilişki, işbirliği içindeyiz. Bugün bu çerçevede İstanbul'daki toplantıların ayrıntıları hakkında bir görüşme yapacağız. Önümüzdeki günlerde de zeminini, tarihini kararlaştırmış olacağız'' dedi. 

Günay'ın ardından konuşan El-Fehaid de Bursa'daki toplantının etkisiyle özellikle turizm alanında Arap ülkeleri olarak Türkiye'yle güzel ilişkiler kurmak istediklerini vurguladı. 

Bursa'da, Arap dünyasından birçok kişinin önemli yatırımlar yaptığına işaret eden El-Fehaid, Arap ülkelerinden gelen turistlerin daire tipi devre mülkleri çokça tercih ettiğini, bu yönde adımlar atıldığını söyledi. 

El-Fehaid, Günay'ın da desteğiyle Bursa Havaalanı'ndan Arap ülkelerine direkt uçuşların gerçekleştirilmesine çok sıcak baktıklarını söyledi. 

Bunun üzerine Günay da Bursa Havaalanı'nı Arap ülkelerinin de katkılarıyla hem yurt içi hem de Arap ülkeleriyle Bursa arasında direkt seferler yapan bir konuma ulaşturmanın önemli bir proje olduğunu vurguladı. 

El Fehaid, yürütülen çalışmaların sonucunda tatil döneminde Bursa'ya gelen Arap turist sayısında ciddi bir artışın tespit edildiğini de söyledi. 

Türk iş adamlarının Arap ülkelerinde, Arap iş adamlarının da Türkiye'de yapacakları yatırımların sigorta kapsamına alınmasının gerekliliğine dikkati çeken El Fehaid, bunu gündeme getirmeyi planladıklarını ifade etti. 

El-Fehaid, ilişkilerin daha da üst seviyeye getirilmesi amacıyla İstanbul ve Bursa'da diplomatik turizm ofisleri açılmasını talep etti. Bu talebe sıcak bakan Günay ise Karadeniz'de de böyle bir ofisin açılmasının gerekliliğine dikkati çekti. 

     

''Hiç kimsenin böyle bir şey haddine düşmez''

     

Günay ve El-Fehaid, konuşmaların ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. 

Mescid-i Nebevi'nin yıkılacağı iddiasına ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine El-Fehaid, kendisinin daha önce Suudi Arabistan'da Umre ve Hac Turizm Başkanlığı yaptığını söyledi.

O dönemde de kralın gönderdiği talimatın kesin ve net olduğunu belirten El-Fehaid, ''Bu yerlere biz iktisadi, bir ekonomik bir para, ticari olarak bakmıyorduk. Bilakis bize gelen emirlerde burasının umrecilerin ve hac için gelenlerin hizmetinde olduğu ve kesinlikle arkasında maddi bir beklenti olmadığı yönündeydi. Aksine bu yerleri yıkmak değil daha da geliştirmek yönünde istekleri vardı'' diye konuştu. 

''Hacılara hizmet etmek bizim için en büyük şereftir'' diyen El-Fehaid, ''Hiç kimsenin böyle bir şey haddine düşmez, başta Arabistan Hükümeti, başta kral olmak üzere, bunlar onlar için kırmızı çizgilerdir. Bu çizgilere birinin tecavüz etmesi, çizgileri aşması mümkün değildir'' ifadesini kullandı. 

     

''Oradaki mekanlar sadece Suudi Arabistan yönetimine ait değildir''

     

Günay da El-Fehaid'in açıklamalarının doğru olmasını temenni ettiğine değinerek, şöyle konuştu: 

''Suudi Arabistan'daki yönetimin başı kutsal mekanların hizmetkarı sıfatını taşımaktadır. Kutsal mekanları yıkmak, ortadan kaldırmak gibi, hiç kimsenin, yeryüzünde hangi sıfatı taşırsa taşısın hakkı ve yetkisi yoktur. Sadece Suudi Arabistan yönetimine ait değildir oradaki mekanlar. Bütün inananlara, müminlere aittir ve hepimizin o mekanlar üzerinde hakkı ve yetkisi vardır. Bu yüzden ben de bu haberlerin bir yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını tahmin ediyorum. Mescid-i Nebevi'nin veya buna benzer mekanların katiyen yıkılması değil ancak ihyası, ziyaret, ibadet etmek için gelenlerin daha rahat etmesini sağlayacak düzenlemelerin yapılması söz konusu olabilir. Onun ötesinde hiç kimse tevessül etmez diye düşünüyorum. Böyle olmasını da temenni ediyorum.'' 

''Bu haberler bir miktar da Kabe'nin yakın çevresine, Kabe'ye yukardan bakacak şekilde, bizim inançlarımıza, Kabe'ye gösterdiğimiz saygıya çok da uygun olmayan oteller, konaklama merkezleri yapılmasından kaynaklanıyor'' diyen Günay, şunları kaydetti: 

     ''Bizim itikadımıza göre hiçbir şey Kabe'ye yukardan bakamaz. Bu çevrede bu tür yapıların yapılmış olması buna benzer yeni söylentiler ortaya çıkmasına sebep oluyor. İnşallah biz nasıl şimdi İstanbul'da veya başka yerlerde, geçmişte yapılmış yanlış binaların o mekanlardan kaldırılmasını ve o tarihi dokunun ortaya çıkarılmasını telaffuz ediyor ve buna niyet ediyorsak, bir gün inşallah Kabe çevresinde de Kabe'ye yakışır bir çevre düzenlemesinin yapıldığını hep beraber göreceğiz.'' 

     

''Ankara'da kültür mekanlarının sayısı hızla artıyor'' 

     

Bakanlıktaki görüşmelerinden ardından Günay, Kalkınma Bakanlığı, Ankara Kalkınma Ajansı, Ankara Kalesi Derneği ile Kadın ve Gençlik Platformu tarafından Ulucanlar Cezaevi Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen, ''Geçmişten Günümüze Ankara Kadınları Sergisi'' ile Sanat Evi'nin açılışını yaptı. 

Günay, buradaki konuşmasında, Ankara'nın uygarlıklarının gün yüzüne çıkarılmaya başladığını, bunun kendisini çok mutlu ettiğini ifade etti. 

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 125 yıl aradan sonra Türkiye'ye getirilen Troya Hazineleri'nin Çanakkale Müzesi'nin restorasyonu nedeniyle Ankara'da Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergilendiğini anımsatarak, ''Ankara son 3-4 yıl içinde belki Türkiye'de belki dünyada bu kadar hızla bir kültür mekanına kavuşun ender şehirlerden biri oldu. 40 bin metrekarelik doğrudan doğruya kültür etkinliklerin ayrılan sahalar oluştu Ankara'da'' dedi. 

Kalkınma Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan da kültürel ve sanatsal alandaki faaliyetlere de destek verdiklerini dile getirerek, ''Bu projenin büyük ölçüde mali finansmanı bakanlığımız ve kalkınma ajansı desteğiyle yürütülmüştür'' dedi.