Esenler Kentsel Dönüşüm Sempozyumu kapılarını açtı!

Kentsel dönüşümün önemli merkezlerinden olan Esenler Belediyesi’nin Esenler Şehir Düşünce Merkezi’nin katkılarıyla düzenlediği Uluslararası Kentsel Dönüşüm Sempozyumu Esenler Belediyesi Başkanı Tevfik Göksu'nun da katılımı ile kapılarını açtı...

İki gün sürecek sempozyumun açılışında konuşan Esenler Belediyesi Başkanı Tevfik Göksu, “Dünyada kentsel dönüşümün ekonomik, ticari, şehir estetiği gibi nedenleri var. Bizdeki ise bir hayat kurtarma operasyonudur” dedi.

Esenler Şehir Düşünce Merkezi’nin katkılarıyla düzenlenen Uluslararası Kentsel Dönüşüm Sempozyumu kapılarını açtı. 5- 6 Kasım 2013 tarihlerinde iki gün sürecek sempozyum; “Niçin Kentsel Dönüşüm”,  “Kentsel Dönüşüm, Hukuk ve Algı”, “Kentsel Dönüşüm ve Mekân”, “Kentsel Dönüşüm Ekonomisi” ve “Kentsel Dönüşüm Uygulama Örnekleri” konu başlıklarıyla 5 oturumda gerçekleştiriliyor. Sempozyumda yurt dışından İngiltere ve İspanya (Barcelona), ülkemizden de Esenler ile Şahinbey (Gaziantep) kentsel dönüşüme uygulama örnekleri olarak sempozyumun ikinci gününde sunulacak. Sempozyumda göç, kentleşme, yapı stoku, güvenlik, iletişim, estetik gibi konular, kentsel dönüşüm çerçevesinde ilk kez bu kadar kapsamlı bir şekilde ele alınarak uygulayıcılara ipuçları verildi.

Sempozyumun açılışında konuşan Esenler Belediyesi Başkanı Tevfik Göksu, deprem bölgesinde yer alan Türkiye için kentsel dönüşümün önemine dikkat çekerek, “Bizdeki kentsel dönüşüm, bir hayat kurtarma operasyonudur” dedi. 

Kentsel dönüşüm gerçekleştiren kentlerin başında Paris’i geldiğini belirten Tevfik Göksu, “Paris’teki kentsel dönüşüm 17 yıl sürmüş. Paris’in dönüşüm sebepleri ile Türkiye’deki dönüşüm sebepleri asla örtüşmüyor. Barcelona’daki kentsel dönüşüm de 30 yıldır sürüyor. Oradaki de bizdeki dönüşüm gerekçeleriyle örtüşmüyor. Onların ekonomik, ticari, şehir estetiği gibi nedenleri var. Bizdeki ise bir hayat kurtarma operasyonudur” diye konuştu.

Dönüştüremezsek gelecek kaygımız kalmaz

Kentsel dönüşüm konusunda herkesin el ele vermesi gerektiğini söyleyen Göksu, tüm siyasilere seslendi: “Kentsel dönüşümü siyaset üstü, bir hayat kurtarma meselesi olarak görmeliyiz. Kentsel dönüşümde 3 temel akıl önemlidir: Devlet aklı, siyasal akıl,  toplumsal akıl. Toplumsal aklın inşasında da 3 temel vardır; yerel yönetimler, halk ve medya.  Van depreminden sonra medyamız önemli bir sınav verdi ve başarı elde etti. Eğer biz bu 3 aklı devreye sokabilirsek şehirlerimizi dönüştürebiliriz. Dönüştüremezsek İstanbul gibi bir kentte deprem olursa gelecek kaygısı kalmaz. Yarın ağlamamak için bugün çok çalışmalıyız. Hayatta her şey eskir. Konutlarımız da eskidiğine göre değişecek ve dönüşecek. Esenler’de 6 bin konut yıktık. 33 bin nüfusu riskli yapıdan kurtulduk.”

Şehirlerin sağlam çalışan bir insan vücudu gibi olduğunu ifade eden Esenler Belediyesi Başkanı Göksu, şehirlerin hastalanmış alanlarının ortadan kaldırılması gerektiğini aktardı. “Göç dalgalarıyla ‘hele şurada dört duvar öreyim, işim düzelince düzeltirim’ diyerek vatandaş evini yapıyor” diyen Göksu, zamanla yeni katlar inşa edildiğini ve yapının değiştirilemez hale geldiğini anlattı.

Kentsel dönüşüm yerel yönetimlerin rutin faaliyeti olmalı

Tün bunların sonunda Türkiye gibi deprem kuşağında yaşayan bir ülkenin deprem riskiyle yaşamak zorunda kaldığını dile getiren Göksu, “Kentsel dönüşüm kentleri ve şehirleri yönetenlerin rutin faaliyetleri arasında yer almalıdır. Biz yerel yöneticiler, kentsel dönüşümü kendimize birinci iş görmek zorundayız. Esenler’de mühendislik hizmeti almamış 100 bin konut var. Bunun ivedilikle dönüşmesi gerekir. Bunun hepsini devlet yapamaz. Kentsel dönüşümü vatandaşı yapabilir kılmalıyız” şeklinde konuştu.

Hükümet vatandaşa faizsiz kredi konusunda çalışma yapmalı

Van depremi sonrası insanları ikna etmede daha kolay bir sürece geçtiklerini ifade eden Göksu, riskli yapıların dönüşmesiyle ilgili yasanın da çıkmasıyla kentsel dönüşüm için Esenler’de bilinç oluştuğunu belirtti. Ancak daha hızlı dönüşmesi için Hükümet’in vatandaşa faizsiz kredi ödemesi konusunda çalışma yapması gerektiğini vurgulayan Göksu, vatandaşla seferberlik yapılması gerektiğini sözlerine ekledi.  

Siyasi rant çarpık kentleşmeye neden oldu

Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Muhammet Balta ise, Türkiye’de 1950’lerden itibaren köylerden kentlere başlayan göç nedeniyle çarpık kentleşmenin arttığını belirtti. Yıllarca imar alanlarının siyasi rant aracı olarak kullanıldığını ifade eden Balta, “Siyasi rant sebebiyle imar rezilliklerine izin verilmiş kentler yaşanabilir yer olmaktan çıkmıştır. Biz yıllarca seçim dönemlerinde yoğun bir şekilde inşaatların yapıldığını gördük. Oylar pazarlık haline getirildi. Bunların birikimi şehirlerimizde çarpık kentleşmenin nedenlerinden biri oldu” diye konuştu. Kentsel dönüşüm dendiğinde akla ilk olarak afetlerin geldiğini ifade eden Balta, “Elbette önce can güvenliği. Kentsel dönüşüm aynı zamanda daha yaşanabilir bir çevre, enerji tasarrufu ve insanların sağlıklı yaşaması projesidir” dedi.   

İstanbul’un tarihten aldığı mirası tam koruyamadığını dile getiren İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Ahmet Selamet de plansız yapılaşma sebebiyle mevcut yapı stokunun yüzde 70’inin imara aykırı olduğunu ve bunun da risk oluşturduğunu bildirdi.

Kent için Türkiye’de bir ilk: Esenler Şehir Düşünce Merkezi

Esenler Şehir Düşünce Merkezi adına konuşan akademisyen Prof. Dr. Mazhar Bağlı ise Şehir Düşünce Merkezi hakkında bilgiler verdi. 2 yıl önce kurulan merkezin bu 2 yılda kentsel dönüşüm ve kentle ilgili 3 kitap hazırladıklarını, uluslararası kriterlerde bir dergi çıkardıklarını belirten Prof. Dr. Bağlı, 2 gezi ve 10 atölye çalışması da gerçekleştirdiklerini aktardı.

Sosyal sorumluluk projeleri de yürüten Şehir Düşünce Merkezi’nin Türkiye’de bir örneği bulunmadığını belirten Mazhar Bağlı, Türkiye’nin, hatta dünyanın en önemli konularının çevre, şehircilik ve ekonomi olduğunu ve bu konularda yeni bir bakışın ortaya konmasını dilediğini bildirdi.