Eski Cami'nin restoresinde son aşamaya gelindi!
Edirne Vakıflar Bölge Müdürlüğünce Eski Cami'de yapılan onarımlar çerçevesinde daha önceden kaydı bulunmayan Edirnekari örneklerine ulaşıldı
Edirne Vakıflar Bölge Müdürü Hüseyin Özer, yaptığı yazılı açıklamada, 1403 yılında Emir Süleyman Çelebi döneminde inşasına başlanılan 1414 yılında Çelebi Sultan Mehmet döneminde tamamlanan Eski Cami'de 2006'da başlayan ilk kapsamlı restorasyon çalışmasında son aşamaya gelindiğini belirtti.
Restorasyon kapsamında camideki hünkar ve müezzin mahfillerinin üzerine sonradan yapılan yağlı boyaların kazındığını, mahfillerin ilk yapıldığı 1763'lü yıllardan kalan Edirnekari işlemelerin ortaya çıkarıldığını ifade eden Özer, Edirnekari bezemelerinin ortaya çıkarılması yanında, harap durumda olan hünkar mahfilinin onarılarak ziyaret ve ibadete hazır hale getirilmek üzere olduğunu bildirdi.
Edirnekari'nin Edirne'de meydana getirilen ahşap üzerine kalem işi süslemesi anlamına geldiğini belirten Özer, şunları ifade etti:
"Edirnekari'nin zaman içinde Edirne'de yapılmamış olsa dahi ahşap üstüne kalem işi bezemelere verilen genel bir ad olarak kullanıldığı görülmektedir. Bugüne kadar Edirne'deki dini yapılar içerisinde sadece Selimiye Camii müezzin mahfilinde rastlanan Edirnekari örneklerine, bu kez Eski Cami'de ortaya çıkarılan Edirnekari işleri de eklenmiş oldu."
Eski Cami'deki onarımlar kapsamında birçok çalışma yaptıklarını, ancak bunlardan en önemlisinin daha önce hiçbir kaynakta geçmeyen, müezzin ve hünkar mahfillerinde bulunan Edirnekari işlemeleri olduğunu anımsatan Özer, bu ahşap sanatının en nadide örneklerinin Eski Cami'de ortaya çıkarılarak Edirne ve Trakya'nın kültür varlığına kazandırıldığını vurguladı.
-BOYALAR İÇİN ÖZEL KİMYASALARLAR KULLANILDI-
Mahfillerdeki yağlı boyalardan başlayarak, özel kimyasallarla birkaç kat boya söküldüğünü ve en alttaki Edirnekari işlerine ulaşıldığını, ahşap pencere kepenkleri ve sütun başlıklarının keserle yontma sanatının en güzel örnekleriyle bezenmiş olduğunu bildiren Özer, şöyle devam etti:
"Hünkar mahfillerinin orijinal durumlarının ortaya çıkarılması amacıyla yapılan bu restorasyon faaliyeti hem doğru restorasyon yapılması açısından çok önemli olup hem de Eski Cami açısından büyük bir önem taşımaktadır. Ahşap üzerine uygulanan ve bugüne kadar göremediğimiz bu kalem işleriyle cami beden duvarları ve kubbelerinde sıva üzerine kalem işleri arasında yapılacak karşılaştırmalar ve stil kritikleriyle Eski Cami'nin tarihinin daha iyi anlaşılacağı, caminin içinde yer alan süsleme unsurları ve dönemlerinin daha iyi yorumlanacağı kuşkusuzdur."
Edirne Vakıflar Bölge Müdürlüğü sorumluluğunda yapılan onarım çalışmalarının, bundan sonra akademik seviyede araştırmalara temel olacağını bildiren Özer, dönemin özelliklerini yansıtan bu süsleme sanatı örneklerinin, Osmanlı toplumunun bulunduğu noktanın tespiti ve tarihe vurulan damganın gelecek kuşaklara taşınması bakımından önem arz ettiğini vurguladı.
Eski Cami, 1746 yılında büyük bir yangın geçirmiş bu yangında caminin ahşap aksamının büyük bir bölümü yanarak yok olmuş. Cami içindeki, günümüze ulaşan ahşap aksamlar ise 1746 yangınından sonrasına ait. Hünkar mahfili 1763 yılında Padişah 3. Mustafa döneminde yaptırılmış. Müezzin mahfili de aynı özellikleri taşımakta olup, yine 18. yüzyılda yapıldığı biliniyor.
AA