Kentsel Dönüşüm

Eskişehir Anadolu Yapı Denetim kentsel dönüşüm için birim kurdu!

Eskişehir ve çevre illerde kentsel dönüşüme önemli katkı sağladıklarını söyleyen Murat Canözer, kentsel dönüşüm çalışmaları için kurdukları birimle müşterilerin isteklerine en kısa sürede çözüm bulmak amacıyla çalıştıklarını ifade etti...

Eskişehir ve çevre illerde kentsel dönüşüme önemli katkı sağladıklarını söyleyen Murat Canözer, kentsel dönüşüm çalışmaları için kurdukları birimle müşterilerin isteklerine en kısa sürede çözüm bulmak amacıyla çalıştıklarını ifade etti. Canözer, firma olarak 6306 Sayılı Kanun çerçevesinde ciddi çalışmaları bulunduğunu aktardı.




 Yapıların denetlenmesi ve mühendislik hizmeti görmüş uygun imalatların kullanımına sunulmasının, halkın can güvenliğini sağlamak açısından oldukça önemli bir yere sahip olduğunu dile getiren Eskişehir Anadolu Yapı Denetim firması Yönetim Kurulu Başkam Murat Canözer, "Bu nedenle üzerimize düşen sorumluluğu bilerek denetim hizmetinde en iyi hizmeti vermeye çalışıyoruz" dedi. 

Firma olarak, 6306 Sayılı Kanun çerçevesinde ciddi çalışmaları bulunduğunu aktaran Murat Canözer, Eskişehir ve çevre illerde kentsel dönüşüme önemli katkı sağladıklarını belirtti. Yapı denetim sisteminden önce şantiyelerin yeterince denetim ve kontrol hizmeti göremediğini belirten Canözer, 'Yapı denetim firmaları inşaatlardaki kontrollere büyük disiplin getiren kuruluşlardır. Yapı denetim firmalarının kuruluş ortakları mühendislerden oluşmaktadır. Bizde inşaat, makine, elektrik, jeoloji mühendisi ve mimarlardan oluşan teknik kadromuzla müşterilerimize hizmet vermekteyiz. Firmamızla anlaşan müşterilerimizin proje kontrolleri, temel kazısından iskan aşamasma kadar tüm imalat kontrolleri yetkili mühendisler ve teknikerler tarafından yapılmaktadır" diye konuştu. 

"Eskişehir'deki riskli yapı adedi birçok ilin toplamından fazla" Eskişehir'deki riskli yapı rapor adetinin Türkiye'deki birçok Uin toplam rapor adetinden fazla olduğunu söyleyen Murat Canözer, kentsel dönüşüm çalışmaları için kurdukları birimle müşterilerin isteklerine en kısa sürede çözüm bulmak için çalıştıklarını ifade etti. Kentsel dönüşüm süreci hakkında da bilgi veren Canözer, "Riskli yapı raporu almak ve kentsel dönüşüm olanaklarından yararlanmak için, müşterilerimizin tapu fotokopileri ve kimlik fotokopileri ile başvurmaları yeterli. Başvuru sırasında riskli bina tespiti taleplerini anlatan bir dilekçe de gerekiyor. Bu dilekçeyle birlikte inceleme süreci başlıyor. İncelenecek binaya birkaç gün içinde giderek çalışmalara başlanır. Binanın mimari röleve projesi çıkarılır, yapı taşıyıcı sistemi belirlenir. Yerinde çalışmalar bittikten sonra büro çalışmaları başlar. 

Röleve bilgileri uygun bilgisayar programlarında modellenmekte ve statik performans raporu hazırlanmaktadır. Sonuçlar Çevre Şehircilik Bakanlığı'nın online veri tabam Araad.net üzerinden girilmektedir. Raporlar bağlı bulunulan ilin Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü'ne teslim edilir. Burada incelenen raporların onaylanması ile kentsel dönüşüm süreci tam anlamıyla başlamış olur" dedi. 

Raporun onaylanmasından sonra riskli yapıyla ilgili Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü'nden resmi bir yazının Tapu İl Müdürlüğü'ne gönderildiğini anlatan Canözer, "Tapu İl Müdürlüğü yapıda hisse sahibi olan tüm maliklere tebligatta bulunur. 

Bu tebligatta maliklere rapora itiraz için 15 gün süre verilir. Ayrıca yapının 60 gün içinde yıktırılması gerektiği de bildirilir. Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü 15 günlük itiraz süresini bekledikten sonra, ilgili belediyeye riskli yapı ve yıkım takibinin yapılması için bir yazı yazar. Başvuruda bulunan kişiler 60 gün içinde yapıyı boşaltmak ve yıktırmak zorundadır. 60 güne 30 gün ilave bir süre alınabilir. Riskli yapı yıktırılmaz ise yıkımı belediye veya Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü yaptırır ve masrafları hissedarların tapularına şerh düşer" açıklamasını yaptı. 

görmeyen binlerce yapı var" Türkiye'de yeterince mühendislik hizmeti görmeyen binlerce yapı bulunduğunu vurgulayan Murat Canözer, bu yapıların olası depremlerde veya statik durumlarda bile risk teşkil ettiğine işaret etti. 

"Riskli yapı raporunun önemli avantajları var" Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nm gerektiğinde yıkım için geri ödemeli krediler verdiğini belirten Murat Canözer, riskli yapı raporunun onaylandıktan sonra bir takım avantajlara kavuştuğunu dile getirdi. Canözer, "Kentsel dönüşüme giren bir arsada yapılacak yeni yapı için ilgili belediyelere ödenecek tüm harçlardan muaf oluyor, buna otopark harcı ve altyapı harçları dahil. Bu parselle ilgili noterde yapılacak sözleşmelerde noter harçlarından da muaf olunuyor. Yeni yapılacak inşaatta (büyükşehirler için geçerli) 150 metrekarenin altındaki tüm dairelerin KDVsini yüzde 1 olarak ödeniyor. Yeni yapılacak yapıda satılacak tüm daireler için tapu harçlarından ve bu parsel ile ilgili kadastro harçlarından da muaf olunuyor" şeklinde konuştu. 

"Riskli yapı sahipleri, 18 ay boyunca kira yardımı alacak" Riskli yapı sahiplerinin 18 ay boyunca kira yardımı alabileceklerini söyleyen Murat Canözer, kanunda nüfus yoğunluğuna göre kira ödemelerinin sabit olarak belirlendiğini aktardı. Buna göre Eskişehir'de 550 TL kira yardımı alabüeceğini kaydeden Canözer, "Kira yardımı raporun onaylanması ile başlıyor ve yeni yapının iskanı almana kadar devam ediyor. İskan 12 ayda alınmış ise kira kesiliyor, iskan 24 ayda alınmış ise sadece 18 ay kira yardımı alınabiliyor. Riskli yapılarda son bir yıldan fazla sürede ikamet eden kiracılar iki kira bedeli yardım alabiliyor" bilgisini paylaştı. Canözer, ayrıca riskli yapı sahiplerinin yüzde 4 indirimli faizli krediden de yararlanabüdiklerinin altım çizdi. 

"Kentsel Dönüşüm Yasası, tarihi bir adım" Türkiye'de yeterince mühendislik hizmeti görmeyen binlerce yapı bulunduğunu vurgulayan Murat Canözer, bu yapıların olası depremlerde veya statik durumlarda bile risk teşkil ettiğine işaret etti. Kentsel dönüşüm kanununun bu yapılardan kurtulmak ve depreme dayanıklı, sağlıklı yapılara kavuşmak açısından önemli bir kanun olduğunu söyleyen Canözer, "Ülke olarak birçok büyük depremde, büyük acılar yaşadık. Bütün büyük depremler ayrıca vatandaşlarımıza olduğu gibi ülke ekonomimize de büyük darbeler vurdu. Bu kanun, can ve mal güvenliğimizin korunması açısından, devlet tarafından halkımızı destekleyen tarihi bir adımdır. Çok iyi değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Kanunun uygulanmasında da yerel yönetimler ve ilgili idarelerin vatandaşlarımıza yardımcı olmalı. Çünkü özel firmaların dışında ilgüi idareler ve belediyelere de büyük sorumluluklar düşüyor."