Genel

Etkin enerji diplomasisi yürütüldü!

Başbakanlık Başmüşavirliği ve Dışişleri Bakanlığı görevleriyle Türk dış politikasının son 11 yılında etkili olan Ahmet Davutoğlu döneminde Türkiye, yoğun bir enerji diplomasisi trafiği yönetti ve önemli uluslararası enerji projelerine imza attı.

Başbakanlık Başmüşavirliği ve Dışişleri Bakanlığı görevleriyle Türk dış politikasının son 11 yılında etkili olan Ahmet Davutoğlu döneminde Türkiye, yoğun bir enerji diplomasisi trafiği yönetti ve önemli uluslararası enerji projelerine imza attı. 


Mayıs 2009'da Dışişleri Bakanı olan Davutoğlu, görevi süresince Hazar Bölgesi, İran, Irak ve Doğu Akdeniz enerji kaynaklarının geçiş noktasında olan Türkiye'nin bu konumunu değerlendirmek için yoğun enerji diplomasisi yürüttü. Enerjide bölgesel aktör olma hedefini gerçekleştirmek için Türkiye, Azeri gazını Avrupa'ya taşıyacak Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP) ve Trans Adriyatik Doğal Gaz Boru Hattı Projesi'ne (TAP) öncülük etti. 


Davutoğlu döneminde Türkiye, hem Irak merkezi hükümeti hem Irak Kürt Bölgesel Yönetimi ile yürütülen dengeli siyaset kapsamında Kuzey Irak petrolünün Kerkük-Ceyhan boru hattından uluslararası piyasaya ulaştırılmasında da kolaylaştırıcı rol üstlendi. Bu adımla, enerjide transit ülke rolünü pekiştiren Türkiye, bölgesel enerji aktörü olma hedefine bir adım daha yaklaşmış oldu. 


Davutoğlu, enerji diplomasisine ilişkin yaptığı değerlendirmelerde sık sık, siyasi ilişkilerdeki geçici gerginliklerin enerji ilişkilerine etki etmemesi için çaba sarf ettiklerini, şu ifadelerle belirtmişti:


"Gürcistan'da kaç yönetim değişti ama Bakü-Tiflis-Ceyhan akmaya devam ediyor. Dolayısıyla kalıcı olana bakmalıyız. Gönül ister ki Erbil ile Bağdat arasında sorunlar aşılsın ama o vakte kadar bir taraftan Kuzey Irak ile enerji işbirliğimizi artıracak çalışmalar yürüteceğiz, diğer taraftan da enerji de dahil bütün işbirliği alanlarını geliştirecek çalışmalar yürüteceğiz."


Türkiye, enerji diplomasisi kapsamında 2010'da da Brezilya ile İran'ın zenginleştirilmiş uranyumunun nükleer yakıtla takas edilmesi konusunda arabuluculuk rolü üstlendi. Müzakereler başarıyla sonuçlandırılırken, ABD'nin anlaşma şartlarına itiraz etmesi ve  Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) nezdinde İran'a yönelik ek ekonomik yaptırım arayışına girmesi nedeniyle süreç tamamlanamadı. Nükleer programla ilgili İran'a yeni yaptırımların uygulanması için BMGK'da yapılan oylamada Türkiye ve Brezilya red oyu kullanarak müzakere sürecinin arkasında durdu. Bu çerçevede Davutoğlu, İran'ın P5+1 ülkeleriyle yürüttüğü müzakerelerde varılan anlaşmanın ardından Kasım 2013'te Tahran'a ziyaret düzenledi.


Ziyaret sonrasında yaptığı değerlendirmede Davutoğlu'nun "Enerji aksın, Türk baksın istiyorlar. Artık gözümüz açıldı, enerji akacak ama Türk bakmayacak. O enerji Türkiye'den akacak" sözleri, kendisinin enerji politikasına bakışını özetliyordu. 


Davutoğlu ayrıca gündeme ilişkin değerlendirmelerinde sık sık Türkiye'nin önündeki en büyük meydan okumanın büyüyen ekonomisinin enerji ihtiyacı olduğunu vurguladı ve verdiği önemi "Enerji zaafımızı ortadan kaldırmak için bütün enerji hatları Anadolu coğrafyasına çıkmalı" ifadesiyle dile getirdi.


Hem merkez hem transit ülke


SETA Ekonomi Direktörü Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, AA muhabirini sorularını yanıtlarken "Davutoğlu'nun başbakanlığı döneminde, kendisinin dışişleri bakanlığı döneminde başlatılan enerji projelerinin hızlanmasını bekliyorum" dedi.


TANAP, TAP, Güney Gaz Koridoru, Doğu Akdeniz gazı projeleri ve Kuzey Irak, Türkmenistan, Azerbaycan ve İran'la yürütülen enerji ilişkilerine dikkati çeken Karagöl, "Türkiye'nin yeni dönemde, hem kendisinin merkezde olduğu kaynakların transferi konusunda, hem kendi enerji ihtiyacını karşılamak konusunda, hem de Rusya'ya bağımlılığını azaltmaya çalışan Avrupa'ya arz konusunda katkı yapmasını bekliyorum" diye konuştu.


Karagöl, Davutoğlu'nun başbakanlığı döneminde, dışişleri kökenli olması ve bu projelerdeki katkısı nedeniyle ülkenin aktif enerji diplomasisi yürütülmesi beklediğini belirterek, "Özellikle Türkiye'nin AB'nin enerji arz güvenliğini sağlamak konusundaki çabalarına katkılarının hızlanarak devam etmesini bekliyorum. Türkiye hem transit hem merkez ülke olarak ilk defa bu kadar önemli avantaj elde etti" ifadesini kullandı.


Davutoğlu döneminde enerji alanında imzalanan uluslararası anlaşmalardan bazıları ise şöyle:


Fransız Cumhuriyeti Hükümeti ile Nükleer Enerjinin Barışçıl Amaçlı Kullanımı için İşbirliği Anlaşması, Türkmenistan Hükümeti ile Türkmenistan’dan Türkiye Cumhuriyeti’ne Doğalgaz Sevk Edilmesi Konusunda İşbirliğine Dair Çerçeve Anlaşması; Hindistan Cumhuriyeti Petrol ve Doğalgaz Bakanlığı ile Petrol ve Doğalgaz Alanında İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptı, Kamerun Cumhuriyeti ile Enerji ve Hidrokarbonlar Alanlarında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı; Japonya Hükümeti ile Nükleer Enerjinin Barışçıl Amaçlarla Kullanımına Dair İşbirliği Anlaşması.


AA