Etlik Şehir Hastanesi'nin temeli atıldı!

Recep Tayyip Erdoğan: "Buraya gelecek hastalarımız ve onların yakınları sıkıntı çekmeden, semtten semte koşuşturmadan, aynı alan içinde hem en kaliteli hizmeti alacak hem de tüm ihtiyaçlarının cevabını burada bulabilecek"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bugün bir el uzatımı mesafede olan sağlık hizmetlerinin 11 yıl önce hayal bile edilemediğini belirterek, "Benim vatandaşım, benim halkım şu anda istediği eczaneye gidip ilaçlarını alıyor. İstediği hastanede tedavisini oluyor. Artık işçinin, memurun, PTT'linin hastanesi diye bir ayrım yok. İşçi, köylü diye bir ayrım yok. Hepsi bu hastanelerden gelip de tedavi olma hakkına, imkanına sahip" dedi. 

Başbakan Erdoğan, Etlik Şehir Hastanesi temel atma töreninde yaptığı konuşmada, geçen ay İstanbul'da düzenlenen törenle 14 ilde yapılacak 15 şehir hastanesine ilişkin protokolün imzalandığını, 18 Eylül'de ilk olarak Bilkent'teki, 5 Ekim'de de Adana'daki şehir hastanesinin temelinin atıldığını anımsattı. Hastanelerin isimlerinin şu an için sürpriz olduğunu dile getiren Başbakan Erdoğan, isimlerin açılışa yakın bir zamanda açıklanacağını bildirdi.  

Etlik Şehir Hastanesi temelinin süratle yükselmesini, sekiz hastane, bir otel ve sağlık müdürlüğü binasından oluşan 3 bin 566 yataklı kompleksin bir an önce tamamlanmasını dileyen Başbakan Erdoğan, diğer şehir hastaneleri gibi Etlik'teki kampüsün de sadece Ankara'ya değil çevre şehirlere de hizmet vereceğini belirtti. "Buraya gelecek hastalarımız ve onların yakınları sıkıntı çekmeden, semtten semte koşuşturmadan, aynı alan içinde hem en kaliteli hizmeti alacak hem de tüm ihtiyaçlarının cevabını burada bulabilecek" diyen Erdoğan, şehir hastanesinin maketinde geleceği, hastanenin bittiği anı görebildiğini söyledi.

Yüklenici firmalardan, 42 ay olarak belirlenen proje bitim süresinin erkene çekilmesini isteyen Başbakan Erdoğan, "42 ay bana biraz uzun süre olarak geliyor. Türkerler ve Astaldı ile bunu konuşacağız, sürenin pazarlığını yapacağız. Çünkü para pazarlığını İstanbul'da yaptık bitirdik, sürenin pazarlığını da burada, sizin huzurunuzda yapıp süreyi daha erkene alalım istiyorum" diye konuştu. Başbakan Erdoğan, 2 milyar 400 milyon lira yatırım bedeli olan, 20 bin kişinin istihdam edileceği, günde 50 bin kişiye hizmet verecek yatırımın Ankara'ya, Türkiye'ye ve Türk milletine hayırlı olmasını diledi. 

Sağlık hizmetleri konusuda Türkiye'nin dünyada örnek olarak gösterildiğine, projelerin tamamlanmasıyla Türkiye'nin daha da ileri, gıptayla izlenen bir yere geleceğine işaret eden Erdoğan, projede emeği geçenlere, bundan sonra görev alacaklara şükran ve başarı dileklerini iletti. 

-"Şu anda muhalefet var ya, o zaman genel müdürdü bir tanesi de"

İktidara geldikleri Kasım 2002'de, Türkiye'yi eğitim, sağlık, adalet ve emniyet değerleri üzerinde ayağa kaldıracaklarını söylediklerini anımsatan Erdoğan, 11 yılda bu dört alanda tarihi bir dönüşümün gerçekleştiğini vurguladı. Ulaştırma, haberleşme, enerji, turizm, konut gibi bir çok alanda da Türkiye'yi, Cumhuriyet tarihi boyunca yapılanlara denk, çoğu konuda daha fazla hizmete kavuşturduklarını anlatan Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: 

"Bilhassa sağlık alanında yaptığımız hizmetlerin manasını, 11 yıl, 15 yıl, 20 yıl önce ülkemizde bu işlerin nasıl yürüdüğünü bilenler anlayabilir. Ama bugünün 20 yaşındaki, 15 yaşındaki genci anlamaz. Niye? Onlar o günleri yaşamadılar, o çileleri bizim gibi çekmediler. Ama biz o çileleri çektik. Ben, sabah namazından sonra İstanbul Ok Meydanı SSK Hastanesi'ne gidip numara alırdım. Anacığım hastaneye gelecek, orada tedavi olacak, numara. Numarayı alırsın, gelir tedaviye reçete verilir, ilaçların üçü var ikisi yok, ikisi var üçü yok. Ne olacak? Git eczaneden satın al. Benim verdiğim sigortayla ilgili primler ne olacak? Hani şu anda muhalefet var ya, o zaman genel müdürdü bir tanesi de. O genel müdürün olduğu dönemlerde biz, hastanelerde ilaç bulamıyorduk, ilaç. Ama şimdi benim vatandaşım, benim halkım şu anda istediği eczaneye gidip ilaçlarını alıyor. İstediği hastanede tedavisini oluyor. Artık işçinin, memurun, PTT'linin hastanesi diye bir ayrım yok. İşçi, köylü diye bir ayrım yok. Hepsi bu hastanelerden gelip de tedavi olma hakkına, imkanına sahip. 

Bugün aile hekimliğiyle, polikliniğiyle, hastanesiyle, her türlü aracı gereciyle, ilacıyla bir el uzatımı mesafede olan sağlık hizmetleri 11 yıl önce hayal bile edilemiyordu. Normal vatandaş bir yana parası olan bile bu imkanı yakalayamıyordu. Tedavi parasını ödeyemediği için hastanede rehin, rehine kalanlar var mıydı? Ölülerimiz bile rehin alınıyordu. Onu alamıyorduk. O günlerden bugüne geldik. Şimdi böyle bir şey var mı? Asla, olamaz. İlacını bulamayan, bulsa bile alamayan insanların durumları artık gazetelerde, televizyonlarda haber konusu bile yapılmıyor."

-"Geçmişte tam donanımla ambulans bulunamıyordu"-

Uçak ambulanslar, helikopter ambulanslar, arazi ambulanslar ve kar paletli ambulanslarla hizmet verildiğini kaydeden Erdoğan, geçmiş dönemlerde tam donanımlı herhangi bir ambulansı bulmanın bile mümkün olmadığını ifade etti.

"Mezraları, köyleri saymıyorum, şehir içinde dahi hastalar, hastaneye ancak otobüs, dolmuş, varsa özel aracı veya parası varsa taksiyle gidebiliyordu. Hastaneye ulaştığında ise teşhis için gereken araç gereçlerin pek çoğunun olmadığını, çalışmadığını görüyordu" diyen Erdoğan, artık hastanelerde eskisi gibi 7,8 ay sonraya ultrasonografi ya da tomografi için randevu verilmediğini vurguladı. Başbakan Erdoğan, "Zaten 11 yıl önce Türkiye bu cihazlarla bile tanışmamıştı. Ama iktidarımızda tomografiyi de, MR'ı da, ultrasonografiyi de tanıdı. Artık hamdolsun, hemen anında ne gerekiyorsa bunlar yapılabiliyor" diye konuştu.

AA