Sektörel

Ev turizmi trendi yükselemiyor!

Geçen 3 haftada sadece İstanbul Beyoğlu ’nda 48 apart dairenin kapısına mühür vuruldu. Dünyada turizmin yeni trendi olarak yükselen ev turizmiyle ilgilenen işletmeciler mevzuattan muzdarip...


Beyoğlu Belediyesi ekipleri tarafından geçen 3 hafta boyunca kapısı mühürlenen kısa süreli konaklama sağlayan evlerin işletmecileri mevzuat boşluğu nedeniyle sıkıntılı günler yaşıyor. Tüm dünyada turizmin yeni trendi olarak yükselen bu kolla ilgilenen işletmeciler, mevcut yasal tanımların ev turizmini karşılamadığını belirterek işletmelerin gri bir alanda faaliyet göstermek zorunda kaldığını söylüyor.  


Galata, Karaköy ve Tophane’de, çoğunlukla İstanbul’a gelen yabancı misafirlerin tercih ettiği kısa süreli kiralanan evlerin işletmecileri bugünlerde diken üstünde. Türkiye’de kısa süreli kiralanan evlerin sıkı denetim altında olması işletmecileri endişelendiriyor. Geçen 3 haftalık sürede sadece Beyoğlu’nda 48 apart dairenin kapısına mühür vuruldu. Ancak bu konuda işletme sahipleri ve yetkililer arasında büyük fikir ayrılığı var. Türkiye’ye gelen yabancı misafirlere ‘İstanbullu gibi yaşam‘ vaat eden işletmecilerin bir araya gelerek kurduğu Ev Turizmi Derneği yetkilileri, her geçen gün büyüyen bu turizm kolunun bir takım kalite sıkıntılarını da gündeme getirdiği görüşünde.


‘Muhatap bulmakta zorlanıyoruz’

Sektörün yasal tanımının olmaması, işletmeleri gri bir alanda faaliyet göstermek zorunda bırakıyor. Tanımlı denetim mekanizmalarının olmaması bazı kötü işletmelerin başıboş kalması sonucunu doğuruyor ve bu durum kiralanan evlerle ilgili kötü bir imaj oluşturuyor. Mesela sadece birkaç saatliğine kiralanan evlerden bu işi ciddiyetle yaptığını söyleyenler de şikayetçi. Sektörü yüksek standartlara kavuşturmak, kalite belgesi oluşturarak öz denetim sağlamak, işletme-müşteri-kamu yönetimi üçgeninde hak ve sorumlulukları gözetmek gerektiğini belirten dernek başkanı Ali Danış, durumu şöyle özetliyor:

“Amacına uygun kullanım işletmeciler olarak biz, saatlik kiralamanın turistik amaçlı olmadığını düşünüyoruz. Bu nedenle en az 2 günlüğüne evleri kiraya veriyoruz. Belediye nezdinde başlattığımız görüşmeleri, İl Turizm Müdürlüğü ve ilgili bakanlıklar nezdinde sürdüreceğiz. Ancak muhattap bulmakta sıkıntı yaşıyoruz.”



 


5 milyonu aşan tercih

Turizm sektörünün hızla gelişmesiyle dünyada 5 milyondan fazla insanın seyahat etme, konaklama tarzı haline gelen kısa süreli ev kiralama, Türkiye’de de son yıllarda hızla gelişti. Gezginlerin kalacakları kentlerde birkaç günlüğüne dahi olsa oralı gibi hissetmelerini sağlamanın öncelikli olduğu bu turizm kolu, ulaşım ve iletişim teknolojilerinin hızlı gelişimiyle tüm dünyada büyüyor. Dünya genelinde booking. com, airbnb.com ve wimdu.com gibi adresler apart dairelere ulaşım için kullanılan en yaygın yöntem.


 


‘Turistleri İstanbullu yapıyoruz’

Mimar Erdoğan Altındiş, Türkiye’de ev turizminin öncülerinden biri. 17 yıl önce Beyoğlu’ndan aldığı bir evi restore edip turistlere kiralayarak işe başlayan Altındiş, kapanan işletmelerin kendisini endişelendirdiğini söylüyor. Bazı evleri kapatılan Altındiş, İstanbullu gibi yaşayarak tatil geçirmek isteyen turistlerin bu evleri tercih ettiğini belirterek, “İnsanlar bireysel olarak, şehirle bütünleşerek tatillerini geçiriyor. Bu hem çevre esnafı için hem de Türkiye’nin turizm imajı için çok önemli. Biz gelen misafirleri İstanbullu yapıyoruz. Tatil sonrası ülkelerine dönen turistler bizim birer elçimiz oluyor” ifadelerini kullanıyor.

İstanbul’da kısa süreli kiraladığı bir evde tatilini geçiren Avusturyalı mimar Erich Bernard, “Gerçek kültürle alakası olmayan bir konaklama şekli istemedim. Yerel kültür ve yerel insanlarla temasta olmak istiyorum. Bu şekilde kendimi İstanbul’un kalbinde gibi hissediyorum” diyor. Bernard, son günlerdeki tartışmaları kaygı verici bulduğunu belirtiyor.


 


Türkiye’de ciddi potansiyel var

Avrupa’da ev turizminin öncülerinden Alman mimar Jan Hamer, Türkiye’nin ev turizmi konusunda ciddi bir potansiyeli olduğunu düşünüyor. Hamer, turistlerin klişe konaklamalardan sıkıldığını belirterek, “Özellikle İstanbul elindeki potansiyeli doğru kullanırsa turizmin bu kolu Türkiye’yi çok daha ön sıraya taşır. Tatilini gittiği şehirde oralı gibi yaşayarak geçirmek isteyen insanlar için bu bir yaşam tarzı. Bu ev sahipleri için de önemli. Ev sahipleri evlerini yabancılarla paylaşarak hem turizme katkı sağlayabilir hem de farklı kültürleri tanıma imkanı bulabilir” diyor.


Milliyet/Arif Balkan