Fahrettin Tanınmış Berlin'e 2 ayda güneş santralı kurdu!
Trabzonlu elektrik mühendisi Fahrettin Tanınmış, Türkiye´de memurluk, öğretim üyeliği yaptı, Doğu Anadolu´da enerji nakil hatları kurdu
İlk rüzgâr santrallarının uygulamacısı oldu. Rüzgâr ve güneş enerjisinde üretici de olmak istedi ama Türk bürokrasisini aşamadı. Bir fuara gittiği Almanya´da, güneş santralı için sıfır bürokrasi, yüzde 90 kredi desteğini görünce 2 ay 10 günde Doğu Berlin´de güneş santralı kurdu, lisansını cebine koydu.
TÜRKİYE´de inşaat, enerji ve havacılık alanlarında faaliyet gösteren Senas Group´un patronu Fahrettin Tanınmış, Yıldız Teknik mezunu bir elektrik mühendisi olarak yıllarca memurluk, Karadeniz Teknik´te öğretim üyeliği yaptı. Başta Doğu Anadolu olmak üzere ülkenin bir çok yerinde enerji nakil hatları taahhüt projeler tamamladı. Türkiye´nin ilk rüzgar santrallarınının uygulama projelerini hayata geçirdi. Beton elektrik direkleri ve prefabrik sistemler üretti. İnşaat sektöründe de sanayi yapıları ve lojistik binalarda uzmanlaştı. Yenilenebilir enerjiye de merak saran Fahrettin Tanınmış, enerji üretmek için çaba harcarken, ağır bürokrasiyle karşılaştı. 2.5 yıl lisans beklemekten sıkılan Tanınmış, Almanya´da `solar sistemleri´ incelemek için gittiği bir fuarda Alman Enerji Ajansı´nın standında `sıfır bürokrasi yüzde 90 mali destekli´ proje imkanı keşfedince bu ülkede güneş santralı kurma kararı aldı. 2 ay 10 günde ilk güneş santralını Doğu Berlin´de kuran Tanınmış, şimdi aynı bölgede ikinci santral için projeleri tamamlamak üzere. Senas Group geçen yıl 40 milyon lira ciro yaptı ve şu anda Libya başta olmak üzere inşaat işinde yurt dışında yeni projelerle ilgileniyor.
Okurken ticarete başladı
Fahrettin Tanınmış, şöyle başlıyor anlatmaya: "Trabzonluyuz ama ben Fındıkzade´de doğdum, büyüdüm. Babam Ali Rıza Bey Türkiye´nin ilk tekstil mühendislerinden biriydi. 1948´de devlet 2 kişiyi tekstil mühendisi olmaları için birini Rusya´ya, ötekini İngiltere´ye göndermiş. Babam İngiltere´ye giden öğrenciydi. Kendisi devlet bursu ile okudu ve 20 yıl kadar mecburi hizmet kapsamında İstanbul´da kurulan Tekstil Sanat Okulu´nda hocalık yaptı. Ben de küçük yaşta İstanbul şartlarında ticarete başladım. Yıldız Teknik´te akşam bölümünde elektrik mühendisliği okudum. Orada okurken, Kocamustafapaşa´da bir elektrik-züccaciye dükkanı açtım. Okul bitinceye kadar bu dükkanı işlettim. Elektrik mühendisi olunca da TEK´te çalışmaya başladım. 1975´te de Karadeniz Teknik Üniversitesi´nde öğretim görevlisi oldum. 1980´e kadar devam ettim. Anarşinin zirve yaptığı, sınıfta Jandarma´yla beraber ders yaptığımız günlerde de üniversiteyi bıraktım ve kendi adıma taahhüt işlerine başladım."
İş hayatına atılınca 10 yıl kadar Doğu Anadolu´da Van, Muş, Bitlis, Hakkari dağlarındaki köylere elektrik hatları çektiklerini anlatan Fahrettin Tanınmış, "Van´dan başlayıp gölün etrafından tekrar Van´a dönen bir hat kurduk mesela. 1990´da orada da ortam bozulunca İstanbul´a geldim" diyor. Tanınmış, şöyle devam ediyor: "Her şey ana işimizin bir parçası olarak ekleniyordu. Sonra büyük endüstriyel binalar inşa etmeye başladık. Bu konuda son olarak lojistik merkez inşaatlarında uzmanlaştık. Hatta kendimize de 30 milyon dolarlık bir yatırımla Gebze´de bir lojistik merkez kuruyoruz. Demir Sabancı için 60 bin metrekarelik, DHL´e 80 bin metrekarelik lojistik merkezler kurduk. Bu alanda uzmanız ve bugüne kadar 200 bin metrekarelik inşaat tamamladık."
Uçmaya başladım 4 uçak alıp pilot okullarına kiraladım
SENAS Group Başkanı Fahrettin Tanınmış, bir başka ilginç girişimini şöyle anlattı: "Küçük yaştan beri uçma merakım vardı. 2000 senesinde pilotluk eğitimi aldım ve uçmaya da başladım. Bu sektördeki insan kaynağı açığını yakında gördüm. Özellikle de pilot açığı çok büyük problem. Ancak ne yazık ki 6-7 tane pilot yetiştiren okul var ve hepsi yine devletin koyduğu takozlarlar yüzünden zordalar. Oysa THY´de 350´den fazla yabancı pilot çalışıyor. THY şimdi 120 yeni uçak alıyor ve sadece bunlar için 1600 pilot lazım. Ben de bu konudaki eğitim potensiyeli gördüğüm için eğitim amaçlı 4 uçak aldım ve pilot okullarına kiraladım. Şimdi kendi okulumuz için çalışıyoruz. Bu konudaki bürokrasiyi aşarsak kenid okulumuz olacak."
Almanya´ya masal gibi bir yatırım hikâyesi
ENERJİ sektörünün her tarafındaki tecrübenin de etkisiyle yenilenebilir enerji alanına girdiklerini söyleyen Fahrettin Tanınmış, şöyle konuşuyor: "Doğu Berlin´de elektrik üretip (500 kilowatsaatlik güneş santralı), Almanya´ya satıyoruz. Bizde yenilenebilir enerjide çok büyük laflar söyleniyor ama bürokrasi geçit vermiyor. Başımızdan masal gibi bir yatırım tecrübesi geçti. 2009 Mayıs´ında Almanya´da bir fuara gitmiştim. Alman Güneş Enstitüsü pavyonuna girdim. Sohbet sırasında `burada santral kurabilir miyiz´ dedim. `Tabii ki´ dediler. Çok basit bir prosedür anlattılar, önce inanamadım. Türkiye´de 2.5 senedir lisans bekliyordum. 2009´un 20 Eylül´ünde şirketi kurdum, Doğu Berlin´de işi tamamladık. 1 saatte lisansımı verdiler. Şirket kurmakla, elektriği vermem arasında 2 ay 10 gün geçmişti. 3 milyon Euro´luk yatırım oldu. 20 yıl alım garantili, sabit fiyat 42.85 Euro/cent´ten enerji satıyorum. Türkiye´de verdikleri 5 Euro/cent. Bu öz sermaye ile 4 santral daha kurabiliyoruz, her projenin yüzde 90´ı için kredi hazır. İkinci santral için belediyeye ait bir yeri önerdik 1 günde kiralama kararı çıkardılar. Vallahi tek tanıdığım da yoktu."
Organik içecekle Almanya Rusya ve Çin´de birinci oldu
ORGANİK meyveden sıkma, ekolojik, katkısız meyve suyu üreten Türk firması Elite Naturel, ABD´den Avustralya´ya Japonya´dan Avrupa´ya kadar bir çok ülkeye ihracat yapıyor. Bilinen çeşitler dışında nar, karadut, siyah üzüm, kavun, karpuz, armut, ayva, yaban mersini gibi lezzetlerle Türkiye´nin yanı sıra yurtdışındaki marketlerde de yerini alan Elite Naturel´in yüzde 100 doğal, organik meyveden sıkma ürünleri, bazı Avrupa ülkelerinde de eczanelerde satılıyor. Yılda yaklaşık 5 bin ton üretim yapan firma bunun 2 bin 500 tonunu ihraç ediyor. Elite Naturel Yönetim Kurulu Başkanı Yaşar Eşmekaya, "Organik ifadesi moda oldu. Piyasada organik denilen bir çok ürünün sertifikası yok. İnsanlar organik ürün alırken sertifikasını sormalı" dedi ve şunları söyledi: "ABD´de bir yarışmada kavun suyuyla, Almanya´da nar suyuyla, Rusya´da nar ve karadut suyuyla birincilik aldık. Çin´de inovasyon alanında birinci olduk. Bu yıl Dubai´deki bir yarışmada da nar suyuyla birincilik kazandık. Amerikalılar; nar, armut ve ayva suyunu, Almanlar; karadut ve gül şerbetini, uzakdoğu ülkeleri ise yeşilçay, asai üzümü, yaban mersini karışımlı ürünleri çok seviyor."
Sadi ÖZDEMİR/Hürriyet