Ekonomi

Faiz artışında yeni yöntem! Piyasa hamlesi

Merkez Bankası hükümetin tutumu nedeniyle faizi beklendiği kadar artıramayınca döviz fırladı. Kurdaki tırmanışın önüne geçilemeyince de kredi kartlarında gecikme ve nakit çekim faizi yükseltildi. Kritik adım ‘örtülü faiz artışı’ olarak yorumlandı. İşte piyasayı bekleyenler...Ancak MB’nin oranı piyasa beklentisinin altında kalınca döviz uçtu

Seçimden sonra ‘rasyonalite’ vurgusuyla faiz artışı yapıldı. Ancak MB’nin oranı piyasa beklentisinin altında kalınca döviz uçtu. Merkez elindeki ‘silahı’ etkili şekilde kullanmayınca dolaylı faiz hamlesi yapıldı.

Kredi kartı nakit kullanımı ile kredili mevduat hesaplarına uygulanan aylık faiz oranı 2.89’a çıkarıldı. Kredi kartı gecikme faizi ise yüzde 2.13 olarak belirlendi. Alınan karar piyasaya politika faizinde de artış mesajı olarak algılandı.

‘YAN YOLLARA SAPMANIN SONUÇLARINI GÖRMÜŞTÜK’
Uzmanlar, kuru tutmak için arka kapıdan satışa dönüşle birlikte örtülü faiz artışının rasyonalite söylemlerinin sonu olduğunu savundu. Mahfi Eğilmez “Ekonomi, faiz politikasını yanlış kurguladığınızda bütün değerler alt üst olur” tespitinde bulundu. Prof Dr. Ümit Özlale de “Ekonomi yönetimi yan yollara sapıp politika faizini artırmadan faiz artırma hevesine kapıldı. Bunun sonuçlarını geçmişte tecrübe ettik. Yeni yönetim eski kafa” dedi.

KREDİ KARTI FAİZİ YİNE HALKIN CEBİNİ VURACAK
Merkez Bankası’nın kredi kartında gecikmede ve nakit çekimde faizi artırması dar gelirlinin ay sonu hesabını daha da zora soktu. Kredi kartı mağdurlarının artacağı belirtilirken Ekonomist Yalçın Karatepe “Doğrudan düşük gelir grubunda bulunanlar hedef alınıyor. KMH’dan nakit çekenler gerçekten hiç nakdi olmayanlar” dedi.

Ekonomi yönetimi seçimden sonra rasyonel politikalara döneceğini açıklamış bu kapsamda ‘sıkılaşma’ için hamlelerine başladı. İlk adım olarak Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 27 ay sonra politika faizini üst üste iki ay artırdı. Ancak faiz artışı piyasa beklentisini karşılamadığı için beklenen etkiyi yaratmadı. Döviz kurları artmaya devam ederken, enflasyon bekletileri de yükseldi. Merkez Bankası, ‘sıkılaşma’ adımlarına yenisini ekledi. Geçen ay kredi kredi kartı nakit kullanımı ile kredili mevduat hesaplarına uygulanan aylık faiz oran ve gecikme faizini artıran TCMB yeniden faiz yükseltti. Merkez Bankası’nın seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma adımları kapsamında yeni düzenlemeleri, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Enflasyonun kontrolü ve iç talebin dengelenmesi kapsamında kredi kartı nakit kullanımlarına ve kredili mevduat hesaplarına uygulanan aylık azami faiz oranı yüzde 2,89’a yükseltildi.

Söz konusu oran, 25 Temmuz’da Merkez Bankası’nın resmi internet sitesinde yayımlanarak 1 Ağustos 2023’ten itibaren geçerli olacak. Kredi kartlarında uygulanacak gecikme faizi yüzde 2,13 oldu. Tebliğ ile kredi kartı azami gecikme faiz oranları hesap yöntemi değiştirilerek arttırıldı. Yeni hesaplamada nominal referans oranları artırıldı. Böylece nihai faiz oranları yükseltilmiş oldu.

Yeni oranalar KMH hesaplarının faizleri için de geçerli olacak. Sıkılaşma sürecini destekleyen adımları tamamlayıcı olarak, kredi büyümesine göre menkul kıymet tesisi kapsamında yüzde 3 olan TL ticari krediler için aylık büyüme sınırının yüzde 2,5 olarak belirlenmesine karar verildi. İhracat, yatırım, tarım ve esnaf kredileri, bu sınırlandırmanın dışında tutuldu. TCMB’nin siyasi nedenlerden politika faizini artıramadığı için alternatif faiz artışı yaptığını belirterek kredi faizlerinde ciddi artışların olacağını vurguladı.

İHRACATÇININ FİNANSMANA ERİŞİMİ KOLAYLAŞTIRILDI
Merkez Bankası, ayrıca, ihracatçıların finansmana erişimini desteklemek ve ihracat desteğini artırmak amacıyla aldığı kararları da duyurdu. Buna göre, reeskont kredilerinin günlük limiti 1,5 milyar TL’ye yükseltildi. Reeskont kredilerinde KOBİ payının artırılmasına ve kullandırımlarda ihracat artış performansının dikkate alınmasına karar verildi. Sadeleşme süreci kapsamında reeskont kredilerine erişim şartları kolaylaştırıldı. Reeskont kredisi kullanımında yüzde 30 ilave ihracat bedeli satış koşulu kaldırıldı. Reeskont kredi vadesi boyunca verilen döviz almama taahhüdünden, ithalat ödemeleri kapsamındaki döviz alımları istisna tutuldu.

Öte yandan piyasa mekanizmasının işlevselliğini artırmak için faiz oranına göre menkul kıymet tesisi uygulaması sadeleştirildi. Buna göre, ihracat ve yatırım kredileri hariç TL ticari kredilerde birinci kademe kaldırılarak faiz sınırı tek kademe olarak uygulanacak.

‘DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK YENİ YÖNETİM ESKİ KAFA’
Merkez Bankası’nın kararını değerlendiren İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Prof Dr. Ümit Özlale, yeni ekonomi yönetiminin siyasileri kızdırmadan faiz artırmak istediğini söyleyerek ‘’Fondöten ekonomisinde bugün: Faizleri artırmamış gibi çek kanka. Düne kadar bankaların özel sektöre sağladığı ticari kredilerin faiz oranı TCMB’nin politika faiz oranının 1,4 katını geçerse bankalar ciddi maliyetlerle karşılaşıyordu. Yeni kararname ile bu rasyo kaldırıldı. Artık bankalar uyguladıkları ticari kredi faiz oranlarını politika faizinin 1.8 katına kadar çıkarabilecek’’ dedi. Ticari kredi faizlerinde hızlı bir artışın yolda olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Özlale ‘’Yani ekonomi yönetimi bir kişiyi (Bay Aset) kızdırmamak için yan yollara sapıp politika faizini artırmadan faizleri artırma hevesine kapıldı. Sonuçlarını geçmişte tecrübe ettik. Şimdi kısa bir soru: Bu yeni düzenlemeden yatırım ve ihracat kredileri muaf tutulmuş. Şimdi siz bir banka olarak yüksek faizden ticari kredi mi verirsiniz yoksa düşük faizden yatırım ve ihracat kredisi mi? Yani anlayacağınız, değişen hiçbir şey yok. Yeni yönetim, eski kafa’’ ifadelerini kullandı.

‘BULUNAMAYAN FİNANSMANA ERİŞİM İYİCE KISITLANMIŞ’

Merkez Bankası’nın kararını yorumlayan Finansal Piyasalar Uzmanı İris Cibre sosyal medyada yaptığı paylaşımda ‘’Evrenden mesaj; gece uyuma. Gece yarısı yine sadeleşmemsi tedbir gelmiş. Zaten bulunamayan finansmana erişim iyice kısıtlanmış. Kredi faiz çarpanı çok sadeleşmiş, sadece 1.8 üzeri çarpana yüzde 90 menkul kıymet tesisi yerinde kalmış (1.4-1.8 kalkmış). Fakat reeskont kredi şartları gerçekten sadeleşmiş.Sonuç; Döviz getir canımı ye. Geri kalanlar size finansman yok gibi bir şey, varsa da yüksek faiz malum enflasyon ile savaş falan filan, bakmayın bizim derin negatif faize. Trafik çok sıkışık araçlara da finansmanı kısın’’ dedi. İktisatçı Mahfi Eğilmez ise faizlere ilişkin ‘’Ekonomi politikasını (özelde faiz politikasını) yanlış kurguladığınızda ekonomide bütün değerler alt üst olur’’ yorumunu yaptı.

Ekomist İbrahim Turhan parasal sıkılaştırmanın fiyat ile yapıldığını belirterek ‘’Fiyat yerine miktar sınırlaması getirip kredi tayınlaması yapmak verimsizliği artırır. Selektif kredi politikası, kaynak dağılımını bozma riski taşır. İktisat tarihimiz, finansal baskılama ile sonuç alınamayacağının örnekleriyle dolu. Bu müdahaleler, merkezi planlama yapan bir takımın ekonomideki kaynak dağılımını piyasa mekanizmasından daha doğru ve sağlıklı yapabileceği yanılgısından kaynaklanır. Birbirinden bağımsız hareket eden çok sayıda birimin olduğu piyasada miktar fiyatın fonksiyonudur. Tersi değil!’’ açıklamasını yaptı.

KREDİ KARTI VE GECİKME FAİZLERİ İKİ AYDA İKİ DEFA ARTIRILDI
Merkez Bankası enflasyonun kontrolü ve iç talebin dengelenmesi kapsamında kredi kartı nakit kullanımlarına ve kredili mevduat hesaplarına uygulanan aylık azami faiz oranı yüzde 2,89’a yükseltildiğini belirtti. Böylece Merkez, kredi kartı ve kredi kartı gecikme faizlerini ili ayda iki defa artırdı. Merkez Bankası ticari müşterilere uygulanan ücretler ve kredi kartlarında azami akdi ve gecikme faizlerinde dikkate alınan referans oranla ilgili Haziran ayında yaptığı değişiklik ile kredi faizlerinin üst sınırını belirleyen referans oranının Temmuz ayında yüzde 0,81 yerine yüzde 1,36 olarak uygulanmasına karar vermişti. Türk lirası cinsinden kredi kartı işlemlerinde uygulanacak aylık azami akdi faiz oranı, referans orana 55 baz puan eklenerek belirleniyor. Bu durumda temmuz referans faizine göre kredi kartı işlemleriden uygulanacak azami akdi faiz oranı Temmuzda yüzde 1,91 olmuştu.

Tebliğ ile, “Referans oran, 1 Temmuz 2023 tarihinden 31 Temmuz 2023 tarihine kadar yüzde 1,36 olarak uygulanır. Bu oran, aynı tarihler arasında Kredi Kartı İşlemlerinde Uygulanacak Azami Faiz Oranları Hakkında Tebliğ ve Menkul Kıymet Tesisi Hakkında Tebliğ bakımından da esas alınır” ifadelerine yer verilmişti. Bunun yanı sıra TCMB bankaların menkul kıymet tutma yükümlülüklerini azaltmıştı. menkul kıymet tesisiyle ilgili bankaların bilançolarındaki TL ağırlığı yükümlülüğü yüzde 60’dan yüzde 57’ye indirildi. Düzenlemeyle yükümlülüğünü yerine getiremeyen bankalara yönelik menkul kıymet tesisi oranı yüzde 10’dan yüzde 5’e indirildi.

Yapılan değişiklikle yüzde 60 ile yüzde 70 arasında olan bankalar için 5 puan indirimli maddesi menkul kıymet tesisi uygulaması talimattan tamamen çıkarılırken yüzde 70 ve üzerinde olan bankalar için 7 puan indirimli olarak uygulanan oran 2 puan indirimli olarak değiştirildi. Öte yandan 25 Haziran’da menkul kıymet tesisi yükümlülüğü için yüzde 60’tan 57’ye indirilen TL ağırlığı, zorunlu karşılıklar için de aynı seviyeye çekildi. Bankalar bu TL oranının altında kalırlarsa yüzde 5 zorunlu karşılık ayırmak zorunda kalacaklar.

KARAR KREDİ MİKTARINDAN ÇOK FİYATI ÜZERİNDE SIKILAŞMAYI İMA EDİYOR
Merkez’in ‘seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma adımları’nı değerlendiren TCMB eski Başekonomisti Prof. Dr. Ali Hakan Kara sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada alınan kararların kısa vadede kredilere sıkılaştırıcı değil genişletici etki yapabileceğini belirttti. TCMB’nin aldığı son kararların kredi faizlerinde ciddi artış getireceğinin altını çizen Prof. Dr. Kara şu ifadeleri kullandı:

‘’Düzenleme ile kredi faizlerine tahvil tutma yükümlülüğü üzerinden uygulanan kısıt gevşetilmiş. Bankalar artık ticari kredilere 1 yıllık vadede yüzde 38,1’e kadar faiz uyguladığında tahvil tutma cezası almayacak (yatırım ve ihracat kredileri hariç). Önceki limit yüzde 29,7 idi. Yani bu hamle pratikte birçok segmentte yıllıklandırılmış kredi faizlerinde 9,6 puan artışa izin veriyor. Ayrıca kredi kartı nakit çekiminde de benzer oranlarda artışı ima eden düzenlemeler yapılmış. Mevduat faizlerinin mevcut düzeylerde kaldığı varsayımı altında, bankalar artık (yatırım ve ihracat hariç) ticari kredileri kârlı bularak kredi verme konusunda daha hevesli olabilir Bu nedenle alınan kararlar kısa vadede kredileri sıkılaştırıcı değil genişletici etki yapabilir. Muhtemelen bu sebeple kredilerin aylık hız sınırı da indirilmiş, fakat ihtiyaç kredilerinde hız limitinin düşürülmemesini tam anlamdırmak zor. Özetle, duyurunun başlığı “miktarsal sıkılaştırma” ifadesini içerse de, bu kararlar kredi miktarından çok fiyatı (faiz) üzerinden bir sıkılaşmayı ima ediyor.’’

‘DOĞRUDAN DÜŞÜK GELİR GRUBUNDA OLANLAR HEDEF ALINIYOR’
TEPAV Direktörü Ekonomist Burcu Aydın Özüdoğru da sosyal medya hesabından Merkez Bankası’nın kararına ilişkin yaptığı açıklamada ‘’Merkez Bankası dün gece miktarsal sıkılaşma ile bazı kredilerin faiz oranlarını artıran düzenlemeler yaptı. Neden? Reel politika faizini artıramıyor. KKM kur farkı ödemeleriyle genişleyici politika uyguluyor. Yukarıdaki yüklerle yine yeni düzenlemeler olası’’ ifadelerini kullandı.

İktisatçı Yalçın Karatepe ise düşük gelirli olup kredi kartları ile ay sonunu getirmeye çalışan dar gelirlilerin yine hedef alındığını söyledi. Karatepe paylaşımında Merkez’in yeni kararına ilişkin şu ifadeleri kullandı: “Kredi kartlarından nakit çekme limitleri zaten çok düşürülmüştü. Şimdi hem bunun hem de KMH’lerin faizini artırmak doğrudan düşük gelir grubunda bulunanları hedef almaktır. Özellikle KMH’den nakit çekenler gerçekten hiç nakdi olmayanlardır.

TCMB’NİN KARARI ORTA VADEDE ENFLASYONU DÜŞÜRMEYE YÖNELİK
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Merkez Bankası’ndan seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma adımlarının enflasyonu orta vadede düşürmeye yönelik olduğunu belirtti . Şimşek sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada “Ülkemizin ödemeler dengesini iyileştirme, kamu açıklarını azaltma ve enflasyonu düşürme amacı doğrultusunda tedbir almaya ve uygulamaya devam ediyoruz. Merkez Bankası’nın bugün açıkladığı kararlar cari açığı azaltmaya ve enflasyonu orta vadede düşürmeye yöneliktir. Sınırlı kaynaklarımızı ihracata ve yatırımlara kanalize etmeye devam edeceğiz” ifadesini kullandı.

‘AMAÇ GRİ LİSTEDEN ÇIKIP BORÇ BULMAK’
Ekonomist Artunç Kocabalkan amacın gri listeden çıkıp borç almak olduğunu belirterek ‘’Seçim kazanmak için gaza basıp Hazine’yi boşaltmasaydık şimdi büyümeyi desteklemek için faiz indiriyor oldurduk. Yeni hedef alınan önlemlerle gri listeden çıkıp borç bulmak. Ardından yerel seçimleri alıp tekrar büyükşehir bütçelerinden harcama yapmak olmalı’’ paylaşımında bulundu.

Tunç Şatıroğlu ise yaptığı paylaşımda kararların parasal genişlemeye neden olacağını ifade ederek ‘’Merkez Bankası’nın kararlarının parasal genişlemeye sebep olacağını düşünüyorum. Kredi faizleri artacak ama bankalar daha fazla kredi verebileceği için kredi büyümesiyle parasal genişleme olacaktır. Yani enflasyonu arttırıcı bir etkisi olmasını bekleriz’’ dedi.