Flaş deprem uyarısı: 6.3 şiddetinde deprem tehlikesi ile karşı karşıyayız!
Prof. Dr. Osman Bektaş, yaptığı açıklamayla, Karataş-Osmaniye-Andıran fay zonunda 1998'deki gibi 6.3 büyüklüğünde bir depremin tekrar meydana gelebileceğine dair uyarıda bulundu. Adana ve çevresi ise uzmanlar tarafından dikkatle izleniyor
Profesör Osman Bektaş'ın açıklamasıyla birlikte Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından artçı sarsıntılar hala devam ediyor. Adana ve çevresi ise uzmanlar tarafından dikkatle izleniyor.
İşte ayrıntılar...
1998 yılında Adana'nın Ceyhan ilçesinde meydana gelen 6.3 büyüklüğündeki depremin ardından, jeoloji mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, aynı büyüklükte bir depreme neden olabilecek potansiyele sahip olan fay hattı hakkında uyarıda bulundu.
Kahramanmaraş depreminin etkileri sonrasında, Adana bölgesi de dikkat çeken bir nokta haline geldi ve Prof. Dr. Bektaş'ın uyarısıyla daha da önem kazandı.
ADANA'NIN DOĞUSUNDA DEPREM UYARISI
Jeoloji mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Adana'nın doğusunda bulunan Maraş Bloğu'nun saat yönünde dönerek, batı kenarında Karataş-Osmaniye-Andırın aktif Fay Zonu'nda (jeolojik-jeofizik verilere göre) sismik aktivite artışına neden olduğunu belirtti. Paylaşımında, bu fay zonunun 1998 yılında meydana gelen M6,3 büyüklüğündeki deprem potansiyeline sahip olduğunu ifade etti.
Prof. Dr. Bektaş, takipçilerinin sorularına cevap verirken de "Karataş-Osmaniye-Andırın fay zonu, 1998'deki gibi 6,3 büyüklüğünde bir deprem üretebilir" şeklinde açıklamada bulundu. Bu uyarılar, Adana ve çevresinin deprem potansiyeli ve riski hakkında önemli bilgiler sunmaktadır.
Jeolojik olarak en aktif deprem kuşağı üzerinde yer alan Türkiye'de; Kuzey Anadolu Fay Hattı, Doğu Anadolu Fay Hattı ve Batı Anadolu Fay Hattı olmak üzere 3 adet fay hattı bulunuyor.
Batı Anadolu Fay Hattı (BAF), Türkiye'nin batı kesiminde doğu-batı uzanan ve kuzeyden güneye doğru sıralanan bir dizi faydan oluşan önemli bir deprem bölgesidir.
Türkiye'deki depremlerin temel nedenleri iki farklı jeolojik hareketle ilişkilidir. İlk neden, Atlas Okyanusu'ndaki ortasındaki okyanus ortası sırtının genişlemesidir. Bu genişleme, Afrika levhasını kuzeydoğu yönünde hareket ettirir. Afrika levhası, Akdeniz'in altına doğru dalma eğilimi gösterirken Anadolu Levhası ile çarpışır. Bu süreçte, Anadolu ve Ege bölgesinde yoğun deprem faaliyeti meydana gelir.
İkinci ana neden ise Kızıldeniz'in ortasında gerçekleşen okyanus tabanı yayılmasıdır. Bu hareket, Arap levhasını kuzey yönünde hareket ettirir ve Doğu Anadolu Fayı üzerinde yoğun depremlere neden olur. Afrika levhasının kuzey kenarındaki okyanusal kabuk, bu sıkışmada Anadolu ve Ege bölgesinin altına batmaktadır. Bu batma süreci, Batı Anadolu'ya doğru çekme kuvveti uygular ve Kuzey Anadolu Fayı boyunca batıya doğru hareket eden Anadolu Levhası'nın batıda sıkışmasına yol açar. Bu etkileşim sonucunda, Batı Anadolu'da yılda yaklaşık 15 mm'lik bir genişleme meydana gelir ve depremlere ve grabenlerin oluşumuna yol açar.
Bu kompleks jeolojik süreçler, Türkiye'nin deprem kuşaklarına dahil olan Batı Anadolu Fay Hattı'nın oluşumunu ve aktif deprem faaliyetlerini anlamamıza yardımcı olmaktadır. Bu nedenle, ülke genelinde deprem önleme ve hazırlık çalışmaları büyük önem taşımaktadır.
Doğu Anadolu Fay Hattı, Türkiye'nin doğusunda bulunan bir doğrultu atımlı fay hattıdır. Bu fay hattı, Anadolu Levhası ile kuzeye doğru hareket eden Arap Levhası arasındaki sınırı oluşturur ve dönüşüm tipi tektonik hareketlere sahiptir. İki levhanın göreli hareketleri arasındaki fark, fay hattı boyunca sol yanal hareket olarak kendini gösterir. Doğu Anadolu Fayı ve Kuzey Anadolu Fayı, Avrasya Levhası ile süregelen çarpışma sonucu sıkışan Anadolu Levhası'nın batıya doğru hareketini birlikte barındırır.
Doğu Anadolu Fay Hattı'nın başlangıcı, Ölü Deniz Transform Fayı'nın kuzey ucundaki Maraş üçlü ekleminden itibaren başlar ve Kuzey Anadolu Fayı ile birleştiği Karlıova üçlü eklemine doğru kuzeydoğu yönünde ilerler. Bu fay hattı, bölgedeki aktif tektonik hareketlilik nedeniyle önemli deprem aktivitesine sahiptir ve jeolojik olarak dikkat çekici bir yapıdır.
Kuzey Anadolu Fay Hattı (KAF), dünyanın en hızlı hareket eden ve en aktif sağ yönlü atımlı faylarından biridir.
KAF sistemi, Anadolu Levhası'nın güneyde Arap Levhası ile (yılda 25 mm'yi bulan hızlı sıkıştırma hareketi ile) ve kuzeyde neredeyse hiç hareket etmeyen Avrasya Levhası arasında sıkışarak batıya doğru hızla hareket etmesi sonucu yüksek sismik aktivite sergiler.
Fay hattı, 1100 km uzunluğunda olup sağ yönlü ve doğrultu atımlı aktif bir fay hattıdır. Van Gölü'nden Saros Körfezi'ne kadar tüm kuzey Anadolu'yu keser ve tek bir fay yerine pek çok parçadan oluşan bir fay zonudur. Bu bölgede, parçalanmış ve ezilmiş kayaçlar, soğuk ve sıcak su kaynakları, gölcükler ve traverten oluşumları gibi jeolojik yapılar sıklıkla görülür.
KAF üzerinde bazı kısımlar depremler sırasında 0,5-1,5 m düşey ve 1,5-4,3 m yatay atımlar yapmıştır. Ayrıca, genç Kuvaterner döneminden itibaren 800-1000 m yatay atım yaptığı tespit edilmiş, genç vadi yataklarında ötelenmeler gözlemlenmiştir.
Kuzey Anadolu Fay Hattı, bölgedeki yüksek deprem riskini ve sismik aktiviteyi açıklamak ve anlamak için önemli bir yapıdır. Bu nedenle, deprem uzmanları ve bilim insanları, bölgedeki deprem riskini azaltmak için KAF üzerinde sürekli olarak çalışmalar yürütmektedir.