Sektörel

Füsun Yılmaz Deniz: 100 bin riskli yapıyı depreme hazırlamalıyız!

Deprem Haftası nedeniyle düzenlenen basın toplantısında konuşan Mimarlar Odası Kocaeli Şube Başkanı Füsun Yılmaz Deniz, “Kentin depreme hazır hale gelmesi ve yapısal dönüşümün sağlanması acil ihtiyaçtır” diye konuştu.

TMMOB’a bağlı Mimarlar Odası Kocaeli Şubesi Tarihi Taş Bina’da 1-7 Mart Deprem Haftasıyla ilgili basın açıklamasında bulundu. Özgür Kocaeli'de yer alan habere göre; “Deprem ve Kent- İmar Rantları” konulu basın toplantısına Mimarlar Odası Kocaeli Şube Başkanı Füsun Yılmaz Deniz ve oda üyeleri katılım gösterdi.

“İMAR RANTLARI NORMALLEŞTİRİLİYOR”

Füsun Yılmaz Deniz açıklamasında şunları söyledi: “Kentlerimizin depreme hazır olmadığını bir kez daha gördük. Yaşanan depremlerden hiçbir ders çıkarılmadığı gibi, az sayıda kayıp verildiği için övünüldüğüne şahit olduk. Hayatları felakete dönüşen onlarca ailelerin acısı rakamlarla dinmedi, dinmiyor ve dinmeyecek. Kentler ise 20 yıldır atılan sözde adımlarla rant sahasına çevrilmeye, şehircilik ilkelerinden, doğadan, bilimden uzak, absürt fikirlerle genişletmeye devam ediyor. Kişisel ilişkilerle, siyasi bağlantılarla imar rantları yaratılması normalleştirilmeye çalışılıyor.

“SORUMLULUKTAN KAÇILIYOR”

Her şeyi yasal olduğu halde kazanılamayan haklar, imar affı ile kaçak yapılara ödül gibi veriliyor. Bilimden, mimarlıktan, mühendislik hizmetinden yoksun inşa edilen kaçak yapıların depremde yıkılmasının sorumluluğu vatandaşa yüklenerek sorumluluktan kaçılıyor. Kocaeli’de 96 binin üzerinde yapı imar barışı ile yasal hale getirilmiş durumda. Hiçbir denetim mekanizması tarafından kontrol edilmeyen bu yapıların deprem dayanımı, güvenli olup olmadığı bilinmiyor. Aftan faydalanan yapıların tamamı için riskli yapı olduğunu varsaymak zorundayız.

“100 BİN RİSKLİ YAPI”

17 Ağustos Gölcük Depreminde 92 bin 452 konut yapısı hasara uğramış, ağır hasarlı 31 bin 625 yapının büyük çoğunluğu dönüştürülmüştür. Bugün kalan 29 yapı henüz yıkılmamış, riskli olduğu tespit edilen 500’e yakın yapı da aynı şekilde varlığını sürdürmektedir. Deprem dayanımı bilinmeyen kaçak yapıları eklediğimizde yaklaşık 100 bin riskli yapı kullanılmaya devam edilmektedir. Rakamlar bugünkü deprem kaynaklı riskin 1999 yılından çok daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. İzmit, Gölcük ve Gebze ilçelerinin kent merkezlerinde eski yapı stokunun yüzde 80’e yakın olması riskin büyüklüğünü anlatmaktadır

“1999 ÖNCESİ YAPILAR HALA KULLANILIYOR”

Depremin insanlar evlerindeyken gerçekleşeceği algısı kamu binaları, hastaneler, okullar, iş yerlerinin yapısal güvenliğinin arka planda kalmasına neden olmaktadır. Bugün Kocaeli’ye bakıldığında bütün tepeleri yüksek katlı bloklar tarafından işgal edilmiş, merkezi bakımsız hale getirilmiş, 1999 öncesi inşa edilen yapıların büyük kısmının hala kullanıldığı bir kent görmekteyiz. Müteahhit vizyonuna teslim edilen imar ve planlama anlayışı, Kocaeli’nin bugünkü görüntüsünü ortaya çıkarırken kent yöneticileri sorumluluğu üstlerinden atarak kendilerini aklamaya çalışmaktadır.

“43 KATLI GÖKDELENE İZİN VERİLDİ”

Son aylarda yine kenti yönetenler tarafından Darıca Bayramoğlu Mahallesinde 43 katlı gökdelen için imar plan tadilatı için onay verilmiş, İzmit Yahyakaptan Mahallesi’nde yer alan bir parselde 4 kat imar izni 8 kata çıkarılmıştır. Kocaeli, gözünü rant bürümüş yatırımcıların elinde oyuncak edilmiştir. Deprem riski Darıca’da İzmit’te imar rantı sağlanan belirli parsellerde unutulurken, kat sınırı sebebiyle dönüştürülemeyen kent merkezlerinin günahı aynı yöneticiler tarafından açıklanmak zorundadır. İzmit, Gölcük, Gebze gibi merkez nüfusu fazla olan ilçelerin kent merkezlerinde deprem öncesi inşa edilen yapılar hala kullanılmaktadır.

“ORTAK PAYDADA BULUŞALIM”

Doğru çalışma ve doğru planlama ile deprem tehdidi ile karşı karşıya kalan kent merkezlerinin dönüştürülmesi öncelenmelidir. Aksi durumda yaşanması beklenen büyük Marmara depreminin geri dönülemez yıkımlara sebep olacağı açıktır. 20 yıldır dönüşmemiş yapıların dönüştürülmesi için kaybedecek bir gün dahi yoktur. Tüm kent yöneticilerini parsel bazlı imar plan tadilatı yapmaktan vazgeçmeye, kentin bütününün tasarlanabilmesi için ortak paydada buluşmaya çağırıyoruz.

“ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ”

Kentin depreme hazır hale gelmesi ve yapısal dönüşümün sağlanması acil ihtiyaçtır. Kat adedi sınırı koyarak kent merkezlerinin dönüştürülemeyeceği, planlama mantığının uygulamaya konulması gerekliliği açık ve nettir. Tüm bu sorumluluk ve bilinçle, Mimarlar Odası Kocaeli Şubesi olarak kent için elimizden geleni faydayı sağlamaktan yana olduğumuzu, kamu yararına aykırı olan tüm düzenlemelerin de karşısında olacağımızı bildiriyoruz.”