Galatasaray Florya arazisi bu yıl sonuna kadar ihaleye çıkacak!

Galatasaray Florya arazisi bu yıl sonuna kadar ihaleye çıkacağını açıklayan Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, "Galatasaray antrenman ve altyapı tesislerini Kemerburgaz'a taşıyacak" dedi.

Yüksek borçlardan kaynaklanan krizi Real Madrid modeliyle sahibi olduğu gayrimenkulleri değerlendirerek aşmayı planlayan Galatasaray Başkanı Dursun Özbek'e göre mali yapının düzelmesiyle sportif başarı da gelecek.

Forbes Degisi'nde yer alan habere göre; Galatasaray, bu yıl son iki sezonun aksine lige yaptığı başarılı girişle dikkat çekti. Sportif başarının yanında takımın neredeyse tamamının yenilenmesine rağmen yakalanan uyum ve hırs, taraftarları da stada çekmiş durumda. Türkiye'de özellikle sezon başında yaşanan performans düşüşleri için kullanılan "uyum dönemindeyiz" bahanesine gerek kalmaması sık rastlanılan bir durum değil. Spor yorumcuları da bu başarı ve uyumun ardında ciddi bir kadro mühendisliği olduğunu düşünüyor. Galatasaray Başkanı Dursun Özbek de, bir yandan yeni takımla ilgili övgüleri memnuniyetle kabul edip diğer yandan kulübün mali yapısını düzeltecek projeler üzerinde çalışmaya ve belki daha önemlisi bu projelerle ilgili GalatasaraylIları ve kamuoyunu ikna etmeye çalışıyor. Özbek bu sezon kendisine sıklıkla "madem bu kadroyu kurabiliyordunuz neden iki yıl beklediniz" sorusunun sorulduğunu söylüyor gülerek ve hemen ekliyor: "Mali yapıyı düzeltmeden sportif başarıyı yakalama şansı yoktu."

Dursun Özbek, Galatasaray başkanlığına 2015'te seçildi. İlk iki yılındaki sportif performans kimseyi memnun etmedi. Üstelik bu dönemde Galatasaray'ın futbolculara ödediği maaşların toplamı, kulübün mali dengesini bozmuş, bu nedenle UEFA'dan bir yıl Avrupa kupalarından men cezası almıştı. Başkan Özbek, "Yönetimde olduğumuz ilk iki sezon bütün enerjimizi bu yapıyı düzeltmek için harcadık" diyor. Bu yapıyı düzeltmenin yolu ise kulüp kadrosunda yer alan futbolcu sayısını azaltıp dengeli bir yapı kurmaktı. Özbek, "Galatasaray’ın kadrosunda 48 oyuncu vardı. Bu sayının bu kadar yüksek olması toplam maaş harcamalarını da ciddi şekilde artırıyordu" diyor. Üstelik birçok futbolcu forma şansı bulmadan maaş alıyordu.

Galatasaray'ın bu yıl ardı ardına yaptığı transferlerin ardından Özbek'e yapılan en büyük eleştiri, kulübün kaynaklarının yine savurganca transfere harcandığı şeklindeydi. Oysa Özbek bu konuyu bir iş adamından beklenecek akıllıca bir yaklaşımla çözmüştü. UEFA ile yapılan anlaşma gereken 65 milyon euro'da tutulması gereken bir maaş bütçesi var. Özbek de, "Bu bütçeyi vasat 48 oyuncuya dağıtıp sportif başarı beklemektense kadroyu daraltıp 28 kişiye indirmeyi ve aynı bütçeyi ortalamanın üzerinde futbolculardan oluşan bir kadro kurmak için harcadık" diyor. Bonservis bedellerini de elindeki futbolcuları satarak finanse etmeye çalışan Özbek yine de yaklaşık 20 milyon euro açık verdi. Ancak bonservis bedellerinin 'uçtuğu' bir ortamda 20 milyon euro'ya bu denli başarılı bir takım kurmayı başarı olarak görüyor.

Dursun Özbek, spor kulüplerinin mali yapılarını iyileştirerek sürdürülebilir bir gelir ve sportif başarı yakalaması için dünyada iki model olduğuna vurgu yapıyor. Bunlardan ilki bugün Avrupa’nın birçok kulübünde olduğu gibi sahipliği Arap, Çinli ya da Rus milyarderlere bırakarak kulübe dışarıdan sermaye taşınması... İkincisiyse yıllardır örnek olarak anlatılan Real Madrid modeli. Elindeki gayrimenkulleri değerlendirerek oluşturduğu kaynaklarla yükselişe geçen Real Madrid, bugün sportif ve mali olarak bir dünya devi ve hala ciddi gayrimenkul projelerine imza atıyor. Galatasaray'ın sahip olduğu araziler de, Özbek ve yönetimi için ikinci yolu açıyor.

Özbek, "Galatasaray Sportifin yaklaşık geliri 100 milyon euro'dur. Bu gelir Şampiyonlar Ligi'ne gittiğimizde 550 milyon lira, UEFA Avrupa Ligi'nde oynarsak 480 milyon lira olur. Avrupa'ya gidilememesi durumundaysa gelirler 400 milyon lirada kalıyor" diyor. Bu noktada asıl çarpıcı rakamsa borç ve faiz harcamaları. Özbek, geçen sezon geçmiş dönemlerden kalan kredi borçları için 150 milyon lira faiz ödemesi yaptıklarını söylüyor. Bu durum kulüp için sürdürülebilir değil. Üstelik sportif gelirler bu faiz yükünü kaldırabilecek seviyede değil. Geriye sadece tek bir seçenek kalıyor: Spor dışı gelir yaratmak. Galatasaray'ın sahibi olduğu Riva'daki arazi üzerinde planlanan projenin 'kurtuluş' olarak görülmesinin sebebi de bu.

Galatasaray'ın 2016'da yaptırdığı değerlemeye göre Riva'daki 1 milyon 157 bin metrekarelik arazisi 125 milyon dolar ediyor. Raporda "elde edilecek gelirin önemli ölçüde artırılabilmesi için arsamızın geliştirmeye konu edilmesi gerekmektedir" tespiti yapılıyor. Riva kadar olmasa da kulübün bir diğer önemli bir arazisi de, bugün antrenman tesisleri ve altyapı birimlerinin kullandığı Florya. Galatasaray, Emlak Konut ile Riva ve Florya'da yer alan arsalar üzerinde proje geliştirmek için protokol imzalandı. Emlak Konut GYO'nun, arsalar üzerinde geliştireceği projenin toplam arsa değeri yaklaşık 508,7 milyon lira olarak belirlendi.

Haziran ayında Riva arazisi için yapılan ihaleyi Fema-KLV ortaklığı kazandı. Ortaklar satış değeri olarak 3 milyar 100 milyon lira taahhüt ederken şirket payı olarak 1 milyar 178 milyon önerdi. Şirket payının yüzde 20'si Emlak Konut’un, yüzde 80'i ise Galatasaray'ın olacaktı. Ancak şirket sözleşmeyi zamanında imzalamayınca ikinci en yüksek teklifi veren Yılmaz İnşaat projenin yeni sahibi oldu. Yılmaz İnşaat 3 milyar 808 milyon liralık proje yaparken şirket payı için 952 milyon lira taahhüt etti. Bu durumda gelirin yüzde 80'ine denk gelen 761,6 milyon lira kulübün olacak.

Özbek, anlaşma kapsamında Emlak Konut'tan gelen 340 milyon liranın 330 milyon lirasını banka borçlarını azaltmak için kullandıklarını söylüyor. Böylece kulübün Spor Toto, naklen yayın ve gişe bilet hasılatı gelirleri üzerindeki temlik kaldırıldı. Şimdilerde Özbek'in gündeminde Florya arazisi var. Bu yıl içinde ihaleye çıkılması planlanan projenin ardından Galatasaray antrenman ve altyapı tesislerini Kemerburgaz'a taşıyacak.

Galatasaray, gayrimenkul projelerinden beklenildiği gibi 1 milyar liranın üzerinde gelir elde edebilirse kulüp finansal krizden kurtulacak. Ancak bu kurtuluşun kalıcı olup olmayacağını Galatasaray'ın bundan sonraki yönetim biçimi belirleyecek. Zira benzer bir borç batağına saplanması durumunda Galatasaray'ı kurtaracak Riva ve Florya arazileri olmayacak.