Mimarlık

Geleceği kurtaracak mimari çözümler!

Sağlıklı bir çevre için yapılan girişimler geleceği kurtacak çözümler sunuyor. Hayata geçirilecek mimari projeler pek çok sorunu çözümleyecek.

Zaman zaman sağlıklı bir çevre için yapılan girişimleri tanıtıyoruz. Görünen o ki gelecek nesiller bizden daha şanslı olacak. Aşağıdaki fikirler uygulamaya geçerse pek çok sorun çözümlenecek. İşte Para Dergisi'nde yer alan habere göre, bu çözümlerden birkaçı.

AFETE DAYANIKLI BİR KENT

Filipinler dünyanın en çok doğal felaketine uğrayan ülkelerinden biri. Deprem ve sel felaketleri, bu ülkede can ve mal kayıplarına neden oluyor. Hükümet sonunda bir pilot bölge seçerek, hem yeşil hem felaket geçirmez bir kent oluşturmaya karar verdi. Başkent Manila’nın 100 km kadar kuzeyinde yer alan eski bir afet bölgesinin yıkıntıları üzerine geleceğin kenti olarak gösterilen, bilgisayar tanımıyla bir “destek kent” (back up city) kurulması için inşaat çalışmaları başladı, adıyla anılacak bu kent, bir milyon 200 bin kişiyi barındıracak ve ABD’de New York’un Manhattan idari bölgesinden daha büyük olacak.

“Pasifik’in Ateş Halkası” olarak bilinen ve yanardağların, sismik hareketlerin en yoğun olduğu coğrafi konum üzerinde yer alan Filipinler için oldukça iddialı bir proje. Yetkililer, bu afetlerin yanı sıra tayfunların, sellerin de etkilemeyeceği ilk kenti oluşturmayı başaracaklarını söylüyor. Kent ayrıca hava ve çevre kirliliğinden, trafik kaosundan da muaf olacak. Kentin yayalar için ideal olacağı, son derece etkili bir toplu taşıma sistemi kurulacağa ayrıca sürdürülebilir yeşil enerji kaynakları kullanılacağı da ifade ediliyor. Kent, 2022’de yerleşime açılacak. Tamamı 30 yılda bitecek. Maliyet şimdilik, 2 milyar dolar olacak.

New Clark City, 1991’de patlayıp lav, kül, çamur ve sülfür di-oksit gazlarını yüzlerce kilometre uzağa yayıp üÇmilyon kişiyi yerinden yurdundan eden Pinatubo Yanardağından sadece 30 km uzakta. Ayrıca San Francisco’nun Treasure Island’ı, Kanada’mn Victoria’sı, Ingiltere’nin Sherford’u, Çin’in Dongtan’ı, Abu Dhabi’nin Masdar City’si, Almanya’nın Freiburg’u, Brezilya’nın Curitiba’sı, Moğolistan’ın UlanBatur’u, geleceğin havası ve çevresi temiz, yaşamın doğal enerjilerle sürdüğü, geleceğin kentleri olarak dikkat çekiyor.


GÖKDELEN CAMI DEMODE OLUYOR

Gökdelenleri güzel gösteren en önemli unsur, cam. Mimarlar, binlerce camla kaplı eserlerini seyretmekten büyük keyif alıyor. Fakat bu gökdelenlerin etrafında oturanlar için keyifli olmak, söz konusu değil. Camlar, güneş ışığını yansıtıp sıcaklığı artırıyor. Bu da, zaten her geçen yıl daha sıcak yaz günleri geçiren insanlar için hoş bir durum olmuyor. Bunun üzerine bazı mimarlar, camdan vazgeçmeye başladı. Ama dış cephe kaplaması olarak yerine ne koyacaklarına henüz karar vermiş değiller.

Hafızası kuvvetli okuyucularımız, 2013 yılında, hem de eylül ayında, Londra’da bir gökdelenden yansıyan ışıkların, sokakta park etmiş lüks bir otomobili nasıl erittiğini hatırlayacaktır. Kulağa bilim kurgu gibi geliyor ama şaka değil. İngiliz işadamı Martin Lindsay, sokakta park ettiği Jaguar otomobilini birkaç saat sonra kullanılmaz halde buldu. Halkın, görüntüsü nedeniyle bir telsiz cihazına (walkie-talkie) benzettiği cam kaplı, 37 katlı bir gökdelen, güneş ışınlarını yansıttığı otomobilin plastik ve metal akşamını ya-multarak kullanılmaz hale getirdi. Otomobil, tamircilerin tanımıyla “pert” olmuştu. İnşaat şirketi, zararı karşılamayı kabul etti ama gökdelenin camlarım değiştirmedi. Gökdelendeki bütün camların alanı, 4.5 futbol sahasına eşit. 

Benzer bir olaya, 2010’da Las Vegas’ta bir otelin yüzme havuzunda rastlanmıştı. Çevredeki gökdelenlerin camlarından yansıyan ışık, bir müşterinin saçlarının kavrulmasına neden olmuştu.