Hacı Sabancı, yeme içme sektörüne girmeye hazırlanıyor!
Densa Denizcillik’in ortaklarından Hacı Sabancı, yeme içme sektörüne girmeye hazırlanıyor. Adana’ya uzanan köklerinin damağında bıraktığı lezzetlerin izdüşümünü okyanus ötesinde bulan Hacı Sabancı Meksika yemekleri zinciri Chipotle’ı getirecek...
Densa Denizcillik’in ortaklarından Hacı Sabancı, yeme içme sektörüne girmeye hazırlanıyor. Adana’ya uzanan köklerinin damağında bıraktığı lezzetlerin izdüşümünü okyanus ötesinde bulan Hacı Sabancı Meksika yemekleri zinciri Chipotle’ı getirecek.
Yiyecek içecek sektöründeki hızlı büyüme genç patronların da ilgisini çekiyor. Hacı Sabancı, Densa Denizcilik’in ortaklarından...
22 gemisi bulunan Densa kuru yük ve petrol taşımacılığı yapıyor. İşlerin başındaki üçüncü kuşak temsilci Hacı Sabancı yaşının da verdiği enerji ile yeni sektörlerin kapısını çalıyor. Onlardan birisi yurtdışı gayrimenkul diğeri de yiyecek içecek sektörü.
Hedefinde ise çok beğendiği restoran zinciri Chipotle var. New York’ta adım başı her köşede gördüğümüz, Meksika yemeği burrito ve taco üzerine uzmanlaşmış Meksika restoranı.
1500 şubesi var
Manhattan bölgesindeki şubelerinde öğle saatlerinde yüzlerce kişilik sıra oluyor. Tavuk veya et dürümünüzü, pilav üstü tavuğunuzu, mısır, Meksika fasülyesi gibi garnitürlerle alıp oturuyorsunuz.
Tam Türk işi, damak tadımıza çok uygun... ‘Hızlı hazırlanan yemek fast food olmak zorunda değil’ sloganıyla yola çıkmışlar. Steve Ells adında bir yatırımcı tarafından kurulmuş. McDonald’s’ın bir dönem ortak olduğu zincirin (98’de ortak olup, 2006’da zincirden çıkmış McDonald’s) Amerika yanı sıra Fransa, İngiltere, Kanada’da bin 500 şubesi, 37 bin çalışanı var.
Basit malzemelerle lezzetli Meksika dürümü yapan, borsadaki değeri 16.3 milyar doları bulan Chipotle, bizim borsamızın en değerli şirketleri olan bankalarımızdan daha büyük. Hacı Sabancı işte bu restoranı çok beğeniyormuş. Hafta başında restoranın sahiplerine bir mektup yazıp beğenisini belirtmiş.
Türk ve Ortadoğu pazarının dinamiklerini anlatarak, markayı Türkiye’ye getirmek istediğini yazmış. Bakalım sektöre yeni bir oyuncu gelecek mi?
İran’ı izliyor
Hacı Sabancı’nın ajandası dolu. Önümüzdeki aylarda İran’a ambargonun kalkması ya da ambargo koşullarının gevşetilmesi durumunda taşımacılık tarafında işlerin büyümesini bekliyorlar. İran’a yaptırımların kısmen hafifleyecek olması petrol taşımacılığı yapanları da umutlandırıyor haliyle. Hacı Sabancı, “Pazarın gelişimine bağlı olarak yeni gemi siparişleri dahi verebiliriz” diyor.
Yatırım arayışında
Chipotle’ye mektup yazdığınızı söylediniz sohbete başlarken... Siz de mi yiyecek içecek sektörüne girmeyi planlıyorsunuz?
Zamanımızın neredeyse tamamını Densa Denizcilik’e yoğunlaştırmış konumdaydık. Hem yeni hem büyüyen bir şirket oluşu nedeniyle. 2011 - 2013 arasında sürekli gemi teslim alıyor olmamız nedeniyle de farklı bir iş koluna çok konsantre olamadık. Şimdi farklı alanlara da yatırım yapmak istiyoruz. Araştırıyoruz. Önümüze de birçok teklif geliyor. Bunlardan birisi yeme içme sektörü.
Bu noktada daha çok zincir olmaya müsait, yurtdışından bir marka getirmek istiyoruz. Bunun için birkaç yerle görüştük. Bunlardan birisi de Chipotle idi. Hakikaten Amerika’da bir çok noktada şubesi olan, çok büyük bir Mexican food zinciri. Onlara yazdım. Bakalım, şartlar uyarsa, bir yerinden bulaşmak istiyoruz...
Neden beğendiniz bu restoranı?
Şubeleşmeye, zincirleşmeye müsait. Dürüm, pilav, baharat, Türklerin damak tadına uygun. ABD’de nasıl tuttuğunu gördüm. Türkiye’de şubelerini açmak istediğimi yazdım. Bu bölgeye ve Ortadoğu’ya franchise verme isteğiniz var mı diye sordum. Bir de Umami Burger. Los Angeles’ta gördüm bu restoranı ve çok beğendim. Çok şık bir hamburgerci, fast food kategorisine girmiyor.
Oturup sipariş veriyorsunuz. Farklı soslarla değişik hamburgerler yapıyorlar. Biz bir de çeşitli ülkelerde gayrimenkul sektörüne bakıyoruz. Üç dört saat mesafedeki ülkelerde ticari gayrimenkul... Avrupa’da gayrimenkul değerleri Türkiye’ye kıyasla çok daha ucuz hâlâ... İspanya, İtalya, Portekiz, Yunanistan böyle. Önümüze bir çok proje geliyor. Bakıyoruz, tartıyoruz.
1 mİlyar dolar ‘yüzüyor’
Kaç gemisi var şirketin?
Şu anda 21 gemimiz var, birisi de yapılıyor...
Hepsinin toplam değeri ne kadara geliyor?
1 milyar dolar... 22 geminin taşıma kapasitesi olarak toplamı 1 milyon 730 bin ton... 18’si kuru yük taşıyor. Bunların taşıma kapasitesi 1 milyon 200 bin ton. 4 gemi ise ham petrol tankeri. Onlar da 530 bin ton taşıma kapasitesine sahip. 2 gemimiz hem ham petrol hem işlenmiş petrol taşıyabiliyor. Farklı tonajlarda gemilerimiz. Portföyü burada özellikle dağıtmak istedik. Daha çok hammadde taşıyor kiraya verdiğimiz gemiler. Taşınan malın yüzde 30’u demir cevheri, yüzde 25’i kömür, bunun dışında buğday, arpa, çimento, petrol taşınıyor. Farklı yüklere hitap ediyoruz. İleride tanker tonajımızı biraz daha artırıp portföyü dengelemek istiyoruz...
Gemi siparişleri arttı
İran’a ambargonun kalkması ya da koşullarının gevşetilmesi, İran’la ilişkilerin normalleşmesi Türk ihracatçıları yanı sıra taşımacılık sektörü için de önemli bir kapı olacaktır herhalde. Taşıma işlerinizi nasıl etkiler bu?
İran’la ilgili konjonktürün değişmesi belli bir perspektifte önemli bir ticaret hacmi yaratacaktır. Ambargo koşullarının ne zaman esnetileceğine bağlı olarak bunu göreceğiz. Ancak böyle bir adımın atılmış olması dahi çok önemli. İran hem nüfus olarak hem jeopolitik konumu olarak hem de elindeki petrol ve gazdan dolayı dünya ticaretinde önemli bir yere sahip. Petrol rezervinde en büyük kaynaklara sahip dört ülkeden biri.
Suudi Arabistan, Venezuela, İran ve Rusya. Şimdi İran gibi böyle büyük bir pazarın kapalı olması sadace petrol ve gaz için değil totalde dünya ekonomisini olumsuz etkiliyor. Açılması her anlamda büyük etki yaratacak. Gemilerimiz ham petrol de taşıyor. İran’da ambargo var gidemiyorsunuz, Libya’nın durumu hala stabil değil, oraya gidemiyorsunuz.
Libya da biliyorsunuz çok büyük kaynaklara sahip. Böyle olunca ticaret hacmi düşüyor. Şimdi artacak, bu nedenle umutluyuz. Ticaret hacmi artınca ister istemez bu navlun gelirlerine de yansıyacak. Daha çok gemiye iş çıkacak... Densa gemilerini kısa veya uzun dönemli olarak kiraya veriyor.
Densa Denizcilik’in ortaklık yapısı nasıl?
Yüzde 50 halam Demet Sabancı Çetindoğan ve ailesi, yüzde 50 babam Ömer Sabancı ve ailemize ait.
Yeni gemi siparişi vermek için ideal dönem midir?
Bence öyle. Siparişler çok arttı. Gemicilik sektörü 2008 krizinden en çok etkilenen alanların başındaydı. Daha büyük bir balon varmış demek ki. Diğer sektörler kadar hızlı da çıkamadı krizden. Geçen yıl çok ciddi bir düşüş yaşandı yine sektörde.
Bunun sebebi de krizden önce sipariş edilmiş gemilerin bir çoğunun kriz dolayısı ile teslim tarihlerinin 2011 - 2012’ye ötelenmiş olmasıydı. Haliyle bir yığılma oldu sektörde, arz talep dengesizliğinin getirdiği sorunlar yaşandı. Çok gemi vardı piyasada ama o kadar yük yoktu.
Bu nedenle 2012’de siparişlerin hızı kesildi. Şimdi yavaş yavaş arz talep dengeleniyor.
İşler açıldı bu durumda...
Haziran ayından beri özellikle kuru yükte çok ciddi bir yükselme var. Kuru yük endeksi en geçerli göstergedir. 2008 krizinden önce 11 binler seviyesindeydi.
Haziran 2013’de 800 dolar seviyesinde olan endeks bugün 2.100 doların üstünde. Bu nedenle kuru yük navlun gelirinde ciddi bir artış var. Temennimiz bu artışın sürmesi ama maalesef kestirilemiyor.
Dünya ticaretinin yüzde 87’si deniz yoluyla yapılıyor. Bu nedenle dünya döndükçe deniz ticareti önemini koruyacak. İran’dan Amerika’ya petrolü boru hattıyla taşıyamazsınız, bunu ancak gemiler taşıyabilir. Veya Japonya’dan Amerika’ya araba gidecekse bunu yine gemi taşır.
Bir geminin ortalama fiyatı nedir? Ve aylık ne kadara kiralaya verebiliyorsunuz?
Gemilerin fiyatları da navlun gelirleri de tonajına, tipine göre değişiyor. Çok genç bir filoya sahibiz. Ama çok ortalama soruyorsanız, 25 milyon dolarlık bir geminin aylık kiralama geliri 350 bin dolar civarındadır. Rakam piyasa koşullarına bağlı olarak artıp azalabiliyor.
Kaç kişi çalışıyor Densa Denizcilik’te?
500 civarında...
Ailem ve imkânlarım için her akşam şükrediyorum
Türkiye’nin en zengin 48. kişisi Ömer Sabancı’nın oğlusunuz. Buffett’a zenginliğin sırlarını sormuşsunuz Twitter’da. Yetmiyor mu servetiniz!?
O espriydi. Dünyanın en önemli işadamı, yatırım duayeni. Şirketleri her yıl ortalama yüzde 20’nin üzerinde getiri sağlamış.
Böyle bir işadamı Twitter hesabı açınca, espriyle sordum. Allah’a çok şükür hem yetiyor hem de daha fazlasında gözüm yok. Her akşam dua ediyorum böyle bir aileye, böyle imkanlara sahip olduğum için...
DVD koleksİyonu var, ‘Korsana hayır’ dİyor
En çok neye para harcıyorsunuz?
DVD koleksiyonum var. Çok DVD alıyorum. Oraya gidiyor olabilir. Sinemaya gitmeyi de severim ama evde DVD izlemekten büyük keyif alıyorum.
Korsan alır mısınız?
Korsan DVD’ye de müziğe de karşıyım. Sanatçılar ürün yaratıyorlar, paranın yanında çok büyük emek harcıyorlar... 5 lira eksik vereceğim diye kimseye bunu yapmak istemem. Ayrıca çok gurur duyduğum bir koleksiyon. Aralarına öyle kaçak çekilmiş bir film koymak istemem.
Onların görüntü, ses kalitesi de güzel olmuyor. Koleksiyonu bozar. Mantık olarak da satın alınmasına karşıyım...
Favorisi tereyağlı pirinç pilavı
Yemeğe meraklı mısınız?
Çok... Türk yemeklerine özellikle. Başta kebap olmak üzere, serde Adanalılık var. Adanalı olup da kebaba meraklı olmayan yoktur herhalde diye tahmin ediyorum. Zeytinyağlılar sonra. En çok sevdiğim yemek ise tereyağlı pirinç pilavı.
Ülkeme, mİlletİme faydalı olmak İstİyorum
İş hayatında hedefiniz nedir?
En başta rahmetli dedem, babam, aile büyüklerimiz, rahmetli Sakıp Bey... Bu ülkeye hizmet etmiş, vergisini zamanında ödemiş, iş yaratan, katma değer yaratan insanlar. Ben de kendime onları örnek alıyorum, vergi vermek çok büyük bir gurur kaynağı. Vergi listesinde babamın adının yer almasını hakikaten bir gurur kaynağı olarak görüyorum.
İnşallah ben de ileride ülkesine, milletine faydalı olan, iş yaratabilen biri olurum. Bize devredilecek bayrağı aynı şekilde taşıyıp, bizden sonraki jenerasyona aynı gururla devretmeyi çok isterim. Dedemin adını taşıyorum, beni çok gururlandıran bir isim hem dedemin adı hem Sabancı oluşu itibariyle...
Songül Hatırsaru/ Milliyet Gazetesi