Hakan Ateş: ABD'deki konut hacizlerini durdurmak lazım!
Denizbank Finansal Hizmetler Grup Başkanı Ateş, Amerikada hacizleri durdurmak gerekirken, gayrimenkul sektörünün ayağa kalkmasının mümkünsüz hale getirildiğini kaydetti
Denizbank Finansal Hizmetler Grup Başkanı Hakan Ateş, önümüzdeki yıl büyümenin IMFin öngördüğü gibi yüzde 2,5larda değil, yüzde 4, 4,5, 5e doğru bir büyüme beklenebileceğini, kurların stabilize olmasıyla da enflasyonda bir durulma olacağını ama bunun 5,5 değil de yine tek haneli ama çift hanenin biraz altında bir enflasyon olacağını bildirdi.
Ateş, Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) ve Finans Dünyası dergisince düzenlenen "Küresel Değişim ve Yeni Umutlar Konferansı kapsamında düzenlenen "Küresel Kriz: Dünya nereye gidiyor Ekonomik ve Siyasal Gelişmeler" konulu oturumda yaptığı konuşmada, kürenin değiştiğini, Batının sürdüğü sefa ile Doğunun çektiği cefanın yer değiştirmeye başladığını söyledi.
Amerika ve Avrupada yaşanan krizin nedenlerini anlatan Ateş, Amerika ve Avrupanın sorunlarının farklı olduğu için sorunlara farklı yaklaşmak gerektiğine işaret etti.
Ateş, Amerikada hacizleri durdurmak gerekirken, gayrimenkul sektörünün ayağa kalkmasının mümkünsüz hale getirildiğini kaydetti. Avrupa Birliğinde ise kol kesmek gerektiğini ifade eden Ateş, Yunanistanın borcunu yeniden yapılandırıp sıkı tıraş ve avro dışına çıkması, kalanlar için parasal birliğin yanına bütçe birliğinin eklenmesi gerektiğini dile getirdi. Finansal piyasalara güvenin oluşması için iki katı garanti verilerek, ticaretin canlandırılması ve Avrupanın borcunu çevireceğine dair bir inanç oluşturulması gerektiğini anlatan Ateş, gerçekçi stres testlerinin yapılması ve finansal sistemin ayağa kaldırılması gerektiğini anlattı.
Az hasarla atlatılması mümkünken, bunların yapılmadığını vurgulayan Ateş, bütçe birliğine ilişkin şu anda getirilmesi düşünülen tedbirlerin daha önce alınması gerektiğini kaydetti. Ateş, "Güneyde borç tıraşı ve vade uzaması ve böylece ekonominin nefes alması, bütçe politikalarının ekonomiye destek amaçlı kullanılması, küçülmeye değil, yeni para biriminin devalüe edilmesiyle... Bunları yapmak ne kadar olabilir diyebilirsiniz ama başka çare var mı Rekabet gücünü artırmak. Ortada ciddi zarar var zararı kimin üstleneceği belli değil. Türkiyenin Arjantinin ve Rusyanın vaktinde çıktığı gibi devalüasyon yapacaksınız ve üstüne üstlük de reformlarınızı harfiyen yapacaksınız" dedi.
ABde zararlara kimin katlanacağı hala belli olmadığını, regülasyonda aşırıya kaçış olduğunu, radikal destek politikalarından erken çıkılması ve ABde büyüme yerine tasarrufa yönelmenin büyük risk olduğunu çünkü nüfusun da ileri yaşta olması nedeniyle harcama eğiliminde olmadığını anlatan Ateş, iç talebin yavaş olduğu bir yerde herhangi bir ekonominin büyümesinin beklenemeyeceğini kaydetti.
"Ülkelerin büyümesi için rekabet etmeleri gerekiyor"
Ateş, 8-9 Aralık tarihinde yapılacak AB liderler zirvesinde mali birliğin tartışılacağını, bütçe açıklarının ekonominin yüzde 3ünü geçemeyeceğini, kuralların anayasaya ekleneceğini, kurallara uymayanlara otomatik yaptırım uygulanacağını, üyelerin bütçe tasarılarını önce Avrupa Komisyonuna götürüp onay alınacağını, makroekonomik verilerinin takip edilerek kötü gittiğinde uyarı verileceğini vurguladı.
Bu önlemlerin küçülme odaklı olduğunu, ABnin devamı öngörülüyorsa, burada sosyal sorunlara, sendikal harekete, sokak hareketlerine hazırlıklı olmak gerektiğini, işsizliğin Avrupanın başına ciddi iş açacağı kanaatinde olduğunu söyledi.
Ateş, ülkelerin büyümesi için rekabet etmeleri gerektiğini, bunun için de reformlarını, özelleştirmelerini yapmaları gerektiğini, başka türü izole yapı içinde kalınamayacağını söyledi. Türkiyenin bu noktada ciddi avantajları bulunduğuna işaret eden Ateş, kredi büyüklüğünün mevduat büyüklüğünün üzerinde olduğunu, Merkez Bankasının aldığı doğru tedbirler olduğunu, ancak kantarın topuzunun kaçırılmaması gerektiğini söyledi.
"Türkiye yüzde 5 enflasyona hazır değil"
Ateş, Türkiyeye ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
"Önümüzdeki yıl büyüme IMFin öngördüğü gibi yüzde 2,5larda değil, yüzde 5-7 normal sürecinin altında ama yine de 4-4,5, 5e doğru bir büyüme beklenebilir. Kurlarda stabilize olması sayesinde ben bunun nisan, mayıs gibi bahar aylarında olacağı düşüncesindeyim. Enflasyonda da bir durulma olacak ama 5,5 değil de yine tek haneli ama çift hanenin biraz altında bir enflasyon olacak. Çünkü Türkiye bugün itibariyle yüzde 5e ve altına hazır değil. Buna geçişin de biraz tedrici olmasında yarar var."
Ateş, Türkiyenin bir 10 yıl kazandığını ve bunu iyi değerlendirip yapısal reformlarını yapması gerektiğini söyledi. Bunların en önemlisinin eğitim ve sağlık bir yana bırakılırsa enerji olduğunu dile getiren Ateş, enerji için 2023e kadar 130 milyar Avro yatırım yapılması gerektiğini ifade etti. Hakan Ateş, bunun yüzde 10-15inden fazlasını yatırımcının karşılayamayacağını, geriye kalanına kaynak bulmak gerektiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Önümüzdeki sene sendikasyonları yüzde 100ün altında yenilemeye başlayacağız. Onun için de kredileri biraz daraltacağız. Fiyatları biraz daha yukarı çıkacak. Bunlar realite. Bandın esnekliği herkes tarafından eleştiriliyor. 5,75le de veriyor, 12.5la da...Ama oynak yapı o kadar çok ki sizin karşı silahınızın da onu göğüsleyebilecek esneklikte olması gerekiyor. Yapılan odur. Stabilizasyon sağlanınca önümüzdeki yıl bu bandın da daralması, politika faizi ve normal piyasa faizleri ve kurun normalize olması ama her türlü kaynak fiyatlarının gerek mevduat, gerek kredi fiyatlarının yükselmesini göreceğimiz bir yıl olacak. Bu da bankacılıkta bilanço büyümelerini biraz daha daraltacak. Tabii yüzde 15-17 arasında kalacağını düşünüyorum. Tabii karlılıklarda erozyon olacak. Bizim cebimizde atacak daha kurşun var. Herkesin zor bir dönem yaşadığı bir ortamda bizim de dikkatli olmamız lazım."
AA