Hamdi Akın: İDO'da halka arz yok, hedefte 3. havalimanı var!
Anadolu Ajansı (AA) Finans Masası’na konuk olan Hamdi Akın, BUDO’nun kendileri için sürpriz olduğunu belirterek, ”Ama sonuçta bir vaka, bugün var. Olduğuna göre de hukukidir mutlaka, Bursa Büyükşehir Belediyesi yaptıysa...” dedi
Şu anda BUDO’nun yaptığı taşımacılığın kendilerini rahatsız etmediğini kaydeden Akın, BUDO’nun kendilerini rakip olarak görmediğini, kendilerinin de BUDO’yu rakip görmediğini dile getirdi. Fiyatların aşağı yukarı aynı olduğunu, hatta BUDO’dan daha ucuza taşıma yaptıklarını aktaran Akın, erken rezervasyonla İDO’dan çok daha ucuz bilet almanın mümkün olduğunu ifade etti.
İDO’nun bütün İstanbul ve Bursa halkına hizmet verdiğini anımsatan Akın, söz konusu şirketin özelleştirildikten sonra, özelleştirilmeden öncekinden daha iyi ve daha kaliteli hizmet verdiğinin altını çizdi.
Bu yapılmazsa özelleştirmelerin tamamının yanlış olacağını vurgulayan Akın, sözlerine şöyle devam etti: ”İş adamları olarak özelleştirmelere destek verirken ve devlet de bunu bu şekilde bir hükümet politikası olarak ortaya koyarken, asıl olan mantık, bu mantıktır. Tamamen özelleştirmeden sonraki işletme, özelleştirilmeden önceki işletmeden daha kaliteli ve insanların lehine olabilecek bir sistem ortaya çıkartmak zorundayız. Eğer bunu yapamazsak, biz suçlu oluruz. Ben kendimi suçlu hissederim. Biz daha iyi bir hizmet ve daha ucuz bir hizmet vermek zorundayız. Şunu söyleyebilirim, biz İDO olarak çok kaliteli hizmet verebiliyoruz, ucuz hizmet veriyoruz ve çok daha iyi yerlere taşıyacağız İDO’yu. Biz bunu yapmaya mecburuz, eğer yapmazsak, bu özelleştirme hedefine ulaşmış olmaz.” -”Belediyenin bize devretmiş olduğundan daha iyi bir şekilde şirketi sürdürüyoruz”- Akın, hem şirketlerin, hem de insanların hayatında şansın da şanssızlığın da sürekli olmadığını belirterek, bunların gelip geçici olduğunu söyledi.
Benzer bir durumun HAVAŞ’ta da başlarına geldiklerini aktaran Akın, buna katlanacaklarını kaydetti.
İDO’daki yönetim değişikliğine de değinen Akın, İDO’yu devraldıklarında Ahmet Paksoy’un genel müdür olduğunu, sadece konsorsiyumu temsil eden birinin Paksoy ile birlikte çalıştığını ifade etti.
Daha sonra bütün yetkiyi Ahmet Paksoy’a devrettiklerini vurgulayan Akın, ”Zaten ondaydı aslında, arada bir konsorsiyum temsilcisi vardı. Sonradan tekrar şirketin yönetimini Ahmet Paksoy’a bıraktık” dedi.
Şu anda İDO’ya dair bir şikayet olmadığını, fiyatların eskiye göre çok daha ucuz olduğunun altını çizen Akın, konuşmasını şöyle sürdürdü: ”Hiçbir zammı koymadık, petrol zammını koymadık, bize yüklenen zamların hiç birini koymadık. Bizim yakıtımız değiştirildi. Yıllık ciddi bir zararımız oldu. Şu anda 70 milyon dolar daha fazla para ödüyoruz belediyenin yakıta ödediğinden... Senede 70 milyon dolar ve biz bunu bilet fiyatlarına intikal ettirmedik. Ayrıca bizim aldığımızda dolar 1,50 idi, bugün 1,80, bizim bankalara olan borcumuzda dolar bazında yüzde 20 artış oldu. Biz TL bazında bilet kesiyoruz. Yani burada bir hedging sorunumuz da var. Buradan da zarar ediyoruz. Ama bütün bunlara rağmen yolcu sayımız arttı. Kalitemizi artırdık, gelir kalemlerimizi artırdık ve belediyenin bize devretmiş olduğundan daha iyi bir şekilde şirketi sürdürüyoruz. Fiyatlardaki artışları hiç bir şekilde yansıtmadık yolculara ve yansıtmayı da düşünmüyoruz çok ekstra bir şey olmadıkça... Tabii enflasyon kadar bir zam koymak da herhalde doğal hakkımız.”
”Holdingin halka açıklık oranını arttırma gibi bir planımız yok”
Hamdi Akın, 3 şirketlerinin borsada olduğunu anımsatarak, ”Biz, şirketlerimizi halka açma konusunda en fazla istekli kurumlardan birisiyiz. Şirketlerimizi halkla paylaşmaktan çok büyük keyif alıyoruz. Şu anda İDO için erken. Çünkü halletmemiz gereken şeyler var. Borcun bir miktar belli seviyelere gelmesi lazım. Onun arkasından artık düzenli bir geliri bilançoda gösterip yatırımcıya güven vermek lazım. Sanırım bunun için 2013 verilerine de ihtiyaç var. Bunu 2014’te tekrar konuşabiliriz, bu bir tarih değil ama yeniden konuşabiliriz” şeklinde konuştu.
Holdingin halka açıklık oranını arttırma gibi bir planları olmadığı bilgisini veren Akın, şu anda halka açıklık oranlarının yüzde 28 civarında olduğunu, buralarda durabileceklerini, belki yüzde 30’lara kadar gelebileceklerini dile getirdi.
Halka açık şirketlerinin performanslarının kendisini tatmin etmediğini belirten Akın, ”(Sebebini) O günden bu güne araştırıyorum. Bulabilmiş değilim. (Hisse geri alım programı) Evet, öyle olunca bakıyorum ucuz kalıyor, ucuz kalınca da ben alıyorum. Hoşuma da gidiyor alırken, ama üzülerek alıyorum tabi, sevinerek değil. Çünkü başkaları istifade etsin istiyorum. Ama bakıyorum ki derinlik az oluyor. Alım satım derinliği az oluyor. Likiditenin az olmasının nedeni yabancı kurumsal alışlar bazen. Biz de yabancı oranının en yüksek olduğu firmalardan birisiyiz. Orada işlem hacmine katılmıyorlar, alım satım yapmıyorlar onun için düşük kalıyor. Düşük kalınca da hareket azalıyor. Şimdi bizim bedelsiz sermaye artırımı müracaatımız var SPK’ya...” dedi.
Akın, Yunanistan’ın 2015 yılına kadar 70 milyon dolarlık özelleştirme yapmasının bir başarı hikayesi olacağına dikkati çekerek, ”Bazı Avrupa ülkelerinde bile özelleştirmenin algılanışı farklı. Özelleştirmeye baktığımız zaman bir sosyal program gibi de algılanabilir. Sanıyorum Atina bunları kabul etti. Çünkü Yunanlılar da buna karşıydı. ’satın alma’ kelimesi insanları irrite ediyor” şeklinde konuştu.
Yunanistan’daki özelleştirme programına dahil olmayı düşündüklerini kaydeden Akın, limanlar konusunda fırsatların ne şekilde olduğuna bakacaklarını dile getirdi.
Üçüncü havalimanı ihalesine hem zaman, hem de ekonomik olarak odaklandıklarını vurgulayan Akın, ”TAV olarak başka projelere bakma pozisyonumuzun olacağını düşünmüyorum. Bütün bunları belirleyecek şey hava limanları konusudur” ifadelerini kullandı.
Hava limanı özelleştirmeleri dışındaki konularda Yunanistan’daki özelleştirme programlarını takip edeceklerinin altını çizen Akın, ”Orada küçük ya da büyük bir şeyi almamız, oraya dahil olmamız sürpriz sayılmamalı” dedi.
AA