Sektörel

Hamit Demir: En büyük hobim çocuklarım

Demir İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Hamit Demir, iş yaşamı dışında gündelik hayatına ilişkin olarak yapmayı sevdiği şeylerden, hobilerinden bahsetti. İşte Milliyet Emlak'ın sorularına verdiği yanıtlar...

Nasıl bir evde yaşıyorsunuz?

Çocukluğum Bakırköy - Bahçelievler’de geçtiği için buradan hiçbir zaman kopamadım. Şu an ailemle birlikte oturduğumuz evimiz de Ataköy’de.



Bir gününüz nasıl geçer?

Günümün geneli toplantılar ve iş görüşmeleriyle geçiyor ama mutlaka kendime ve aileme de kaliteli zaman ayırıyorum. Kendime ve aileme ayırdığım zaman ne kadar kaliteli olursa, işe ayırdığım vakitten de o kadar keyif alıyorum. Her gün Sabah erken kalkar ve mutlaka sporumu yaparım. Kahvaltı ve akşam yemeğinde ailemle olmaya özen gösteririm.



İş dışındaki hobileriniz neler?

Benim en büyük hobim çocuklarımdır. Çocukları çok seviyorum. Çocuklarımla geçirdiğim vaktin yerini başka hiçbir şey tutamaz.  Çocuklarımızla geçmişe, bugüne ve geleceğe ilişkin sohbetler yapmayı güzel bir alışkanlık haline getirdik. Bunun haricinde Tenis oynamayı, ata binmeyi ve doğa yürüyüşleri yapmayı severim.



Enstrüman çalar mısınız?

Aslında ben saz çalardım eskiden. Uzun zaman oldu çalmayalı. Ama elime alsam yeniden çalarım diye düşünüyorum.



Peki ya sinema ve müzik?

Müzik dinlemeyi severim. Özellikle sıkışık İstanbul trafiğinde müzik olmazsa, olmaz. Başka türlü nasıl rahatlayabilirsiniz ki? Sinemayı da çok severim. Eşim ile fırsat buldukça sinemaya giderim.



Özellikle tercih ettiğiniz bir ulaşım aracı var mı?

Ulaşım seçeneğimi, gittiğim yere göre belirliyorum. Ama tercihim hava ulaşımıdır. Zaman kaybı benim gözümde en büyük israflardan birisi.



İstanbul denildiğinde aklınıza neler gelir?

Boğazı, tarihi yarımadası ve geçmişi yaşatan semtleriyle tam bir İstanbul aşığıyım. İstanbul’da en sevdiğim ve gelmesini heyecanla beklediğim ay ise nisandır. Boğaziçi’nde nisan ayında her pazar Avrupa yakasında Bebek ve Anadolu yakasında Beykoz’da kahvaltı yaparız.


Boğazın her iki yakasında açan erguvanları seyreder, İstanbul’un tadına varırız. Bu konuyla ilgili de bir anımı paylaşmak isterim. 2004 yılının nisan ayında, kızım 12 yaşındayken, yine Boğaz’da ailece kahvaltı yapıyorduk. Ben, eşim ve oğlum erguvanları, denizi görecek şekilde otururken kızım Ezgi, sırtı Boğaz’a dönük oturuyor, o güzelliği kaçırıyordu. Kızıma ‘Ezgiciğim sen de bizim gibi oturup, erguvanları izlesene’ dedim.


Kızımın bana cevabı ‘Baba, banane senin erguvanlarından, beni arkadaşlarımın yanına götür’ oldu. Güldüm ve ona ‘Bir gün sen de bunu anlayacaksın. Erguvan aşığı olacaksın ama bakalım Boğaz’da izlemek için erguvan bulabilecek misin?’ dedim. Şimdi bana soracaksınız, ‘Projelerinizde ve yaşadığınız evin bahçesinde erguvanlar var mı?’ diye... Evet, hem projelerimde hem de yaşadığım evin bahçesinde erguvanlarımız var... Hatta bir projemizi İstanbul’a ithaf ettik ve ‘Aşk-ı İstanbul’ dedik...



Tatil için tercih ettiğiniz şehir ve ülkeler?

Tatil benim için hem çok değerli hem de çok önemli. Uzak Asya ve Amerika, son tatillerimde tercih ettiğim yerler oldu. Şimdiki tatil hedefim Güney Amerika ve oradaki antik kentler. Türkiye’de ise deniz kıyılarında tatil yapmayı tercih ediyorum.



Milliyet