Hardapaşa Garı'ndaki yangın için soruşturma başlatıldı!
Tarihi Haydarpaşa Garı’nda önceki gün çıkan yangınla ilgili olarak Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmaya başladı. Ulaştırma Bakanı Yıldırım çalışmanın izinli olduğunu söylerken Kadıköy Belediyesi, tadila
Haydarpaşa Garı’nın çatısında önceki gün çıkan yangınla ilgili olarak Kadıköy Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Cumhuriyet Savcısı Selahattin Aydoğdu tarafından yürütülen soruşturma çerçevesinde, inşaat mühendisi olan bir öğretim görevlisi, bir elektrik mühendisi ve bir yangın uzmanından oluşan 3 kişilik bilirkişi heyeti oluşturuldu. Bilirkişi heyeti dün Savcı Aydoğdu ile olay yerinde incelemelerde bulundu. Bilirkişinin ayrıntılı raporunun ardından yangının çıkışına ilişkin kusuru bulunanlar hakkında dava açılabilecek.
Tadilat işinde çalışan ve önceki akşam saatlerinde gözaltına alınan 2 işçinin yanı sıra, başka görevlilerin de ifadelerine başvurulduğu ve serbest bırakıldıkları öğrenildi. İptal edilen banliyö seferlerinin ise bugün normale döneceği açıklandı.
Muhcu: Büyük ihmal var
Yangınla ilgili olarak birçok iddia ortaya atıldı. Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu yangında büyük bir ihmal olduğunu savunarak, “Yaşananları sadece yangına neden olan tadilat çalışmasıyla izah etmek eksik olur. 2003’ten bu yana Haydarpaşa ve çevresinin dönüştürülmesine yönelik girişimler var. Bu nedenle burası yıllarca gözardı edilmiş. İki gün önce gar içinde tadilat çalışmaları başlandı. Tadilatın restorasyon ilkelerine aykırı olduğu bina için sağlıksız olacağı belliydi” dedi.
Haydarpaşa Garı için alınması gereken en önemli tedbirlerden birinin yangından korunma tedbirleri olması gerektiğini ifade eden Muhcu, “İdare bu konu hakkında ciddi önlem almamış. Bu nedenle, yangın sonrası dışarıdan yapılması gereken müdahale sonrasında da hem gecikme hem de yöntem konularında yetersizlikler olduğu görüldü. Yangının 14.15’te çıktığı konusunda bölgede yaşayan yurttaşların bilgileri var ve yangına yaklaşık 45 dakika sonra müdahale olmuştur. Bu yangın 30 dakika da söndürebilirdi, ancak 2 buçuk saat gibi bir sürede söndürüldü” dedi
Türk Ulaşım-Sen Genel Başkanı Nazmi Güzel de tadilatın yapılması için pazar gününün seçilmesini kuşkulu bularak, “Çalışmadan kaynaklı bir hata olduğu açık. Tadilat, neden pazar günü yapılıyor bunu bilmek lazım. Çünkü insanlar izinli, bu durum bir yangın çıkma olasılığına karşı mı alındı, şüphe uyandırıyor” diye konuştu.
İştah kabartıyor
Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası (BTS) üyesi bir grup, Haydarpaşa Tren Garı binası girişindeki otoparkında basın açıklaması yaptı. BTS 1 No’lu Şube Başkanı Hasan Bektaş, Haydarpaşa Garı’nın yatırımcıların iştahını kabartacak konumda olduğunu söyledi. Bektaş, “Garın yaklaşık sahası, Marmaray Projesi nedeni ile işlevsiz kalacağı gerekçe gösterilerek kentsel, rantsal dönüşüme tabi tutulmak istenmiştir. Bu yangını sadece ihmallerle açıklamak kamuoyunu ve beni tatmin etmiyor.” dedi.
Pazar günü kuşkusu
Yangınla ilgili olarak birçok iddia da ortaya atıldı. Tadilatın pazar günü yapılması kuşkulu bulunurken, “yangına havadan müdahale edilmeyip geç söndürüldüğü, çalışmanın restorasyon ilkelerine uygun olmadan izinsiz ve yangın tedbiri alınmadan yürütüldüğü, taşeron firmalar tarafından kalifiye olmayan elemanlar tarafından onarımın yapıldığı, işi yapan şirketin gerekli donanıma sahip olmadığı” bu iddialardan bazıları. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ise, birçok iddiayı yalanladı ve ihmal veya kusur tespit edilirse de sorumluların cezalandırılacağını söyledi.
Koruma Kurulu’ndan alındı
Ulaştırma Bakanı Yıldırım, bir soru üzerine, onarımla ilgili olarak Koruma Kurulu’ndan alınan iznin sonuç bölümünü gazetecilere okudu. Yıldırım, tarihi bina olması nedeniyle de izinlerin belediyelerden değil Koruma Kurulu’ndan alındığını söyledi. Havadan yangına müdahaleye gerek olmadığını savunan Yıldırım, “Bir yangına nasıl müdahale edileceği, nasıl söndürüleceği, herkesin, sokaktan geçenlerin vereceği fikirlere göre olmaz” dedi.
Tarihi binanın çatı katı savaştan çıkmış gibiydi.
Bakan Yıldırım: Orijinaline uygun olarak yapılacakUlaştırma Bakanı Binali Yıldırım, Haydarpaşa Garı’nda incelemelerde bulunduktan sonra yaptığı basın açıklamasında, “Yangın ihbarından 4 dakika sonra denizden, 8 dakika sonra da karadan müdahale edilmiştir. 15 dakika içinde yangın boğulmuş, kontrol altına alınmış, yangının tamamen söndürülmesi 40 dakika içinde tamamlanmıştır” dedi. “Yangın ucuz atlatılmıştır” diyen Yıldırım şöyle devam etti: “Şunu İstanbullular çok iyi bilmelidir ki yanan kısımlar orijinaline uygun olarak en kısa zamanda yeniden yapılacak ve Haydarpaşa Gar binası daha nice yüzlerce yıl bu görevini yapmaya devam edecektir.”
Yıldırım, bu yangınla ilgili ortaya atılan iddialara da işaret ederek, “Kasıt diyen var, ihmal diyen var. Bütün bunlar en ince detayına göre araştırılacak. Kasıt varsa sorumlular cezalandırılacaktır” dedi. Yıldırım, binada yapılan çalışmayı şöyle anlattı: “Çatının muhtelif yerlerinde sızıntılar olduğu için açık olan noktalara köpük sıkılmış ve bir izolasyon malzemesi çatıda kullanılmış. Bu işlemler saat 09.00’da başlayıp 15.10’a kadar devam etmiştir. Sabahtan öğlen saatlerine kadar, hatta yangın ihbar edildiğinden 10 dakika öncesine kadar bir faaliyet olmuştur. Çalışma bittikten kısa bir süre sonra da yangın vuku bulmuştur. Binanın bütün katlarında yangın hidratları mevcuttur. Yangına karşı bina dahilinde ve çatıda gerekli emniyet tedbirleri alınmıştır.”
Dün binada temizlik çalışması yapıldı, kırılan camlar onarıldı.
Kadıköy Belediyesi: Ruhsatsız, izinsiz çalışma
Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, Devlet Demiryolları’nın 2 Kasım 2009’da basit onarım için başvurduğunu anlattı. Büyükşehir ile Kadıköy belediyelerinin müşterek denetiminde garın onarımına izin verildiğini söyleyen Öztürk, “Bu süreçte şirket ödenek yokluğunu gerekçe göstererek izin başvurusunu durdurdu, onarım için belediyemizden ruhsat alması gerekirdi. Ancak ruhsat verilmedi. Ruhsatla beraber buraya denetim elemanlarının tayini yapılması gerekirdi. Ondan sonra onarıma başlanabilirdi. Şu anda bizim için ruhsatı olmayan izinsiz bir çalışmadır” dedi. “Yapılan açıklamalara göre, çatıda bir onarımın yapıldığı söyleniyor” diyen Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer bu doğru ise, o zaman iki tez var. Birincisi, bizden izin almadan, ruhsat almadan bu büyük onarıma başladılar. Ya da, bina su aldığı için kendi başlarına oraya bemran dediğimiz, yalıtım malzemesi sermeye başladılar. Her ikisinin de Koruma Kurulu’ndan izin , bizden ruhsat alınmadan yapılması mümkün değil.”
Mlliyet/GÖKHAN KARAKAŞ, ŞÜKRAN PAKKAN FOTOĞRAFLAR: GÖKHAN KARAKAŞ
Haydarpaşa’yı yakan patlayan su borusu mu
Haydarpaşa Garı’ndaki yangının çatıdaki izolasyon çalışmasından değil, patlayan su borusundan çıktığı ihtimali ağırlık kazandı.
Kadıköy Cumhuriyet Savcısı Selahattin Aydoğdu’nun yürüttüğü soruşturma kapsamında, Gar’da çalışma yapan iki işçinin bilgisine başvuruldu. İki işçi, “Su borusu patlamıştı. Tamir ettik ayrıldık. Daha sonra yangın çıktığını duyduk” dediler. Üst düzey bir emniyet yetkilisi, şu bilgileri verdi:
‘Uçaklara gerek kalmadı’
“İzolasyon çalışması daha önce bitmiş. Su borusu patlamış tamir edilmiş. İşçiler ayrıldıktan yarım saat sonra yangın çıkmış. Borudan sızan su elektrik sistemini etkilemiş olabilir. İtfaiye ve bilirkişinin raporları doğrultusunda yangının çıkış sebebi belli olacak.”
Dün yangınla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ise, deniz suyuyla yapılan müdahale ile ilgili soruya “Önemli olan yangının söndürülmesi, tarihi binanın kurtarılmasıdır” dedi. Yıldırım, Ankara’dan Sabiha Gökçen Havalimanı’na gönderilen yangın söndürme uçaklarının neden kullanmadığı yönündeki soruya ise, “Yangın zaten 15 dakika gibi çok kısa sürede kontrol altına alınmıştır. Bu nedenle uçakların kullanılmasına gerek kalmamıştır” diye cevap verdi.
‘Kurul izni alındı’
Yangın öncesi binanın çatısında gerçekleştirilen onarımla ilgili 5 No’lu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’ndan alınan izin kağıdını da gösteren Bakan Yıldırım, “Onarım da bu izinle yapılmıştır. Bu izin için belediyeden izin alınmasına gerek yoktur. Bilirkişi raporuna göre hareket edeceğiz, eğer varsa sorumlular cezasını çekecektir” dedi.
‘Yangın şüphe uyandırıcı’
Merkezi Haydarpaşa Garı’nın altında bulunan Birleşik Taşımacılık Sendikası İstanbul 1’nolu Şube Başkanı Hasan Bektaş, Haydarpaşa Garı üzerinde büyük planların olduğunu belirterek “Bu tarihi yapı daha önce SİT alanı olarak ilan edilmişti. Ancak İBB’nin, Haydarpaşa Garı’yla ilgili sosyal tesis, kültür merkezi ve konaklama tesisi gibi kabul ettiği bir planı vardı. Biz bu plana göre garın otel olabilme ihtimali üzerinde durarak 5’Nolu Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’na itirazda bulunduk. Koruma Kurulu’nda görüşmeler devam ettiği sırada yangın çıkması çok şüphe uyandırıcı” diye konuştu.
Hürriyet/Selçuk YAŞAR-Seyit ERÇİÇEK
YAK-iŞLET-DEVRET
Çok üzgünüm, bu ülkede hiç kimse Haydarpaşa Garı'ndaki yangının gerçekten kaza olduğuna, elden gelenin kesinlikle yapıldığına inanacak saflıkta değil artık
Beynimde yer etmiş onlarca Türk filmi sahnesinden birini bulmayı çok istedim. 'Gurbet Kuşları'ndan meşhur bir kare buldum sonunda, azıcık görünüyor ama Haydarpaşa Garı o kadarından bile tanınacak bir binadır.
Bu şehirde doğup büyüdüğüm halde bu görkemli binayı ben de pek çok Türk çocuğu gibi bir filmde gör-müştüm, ilk kez. İstanbul denince aklıma gelen ilk fotoğraftı: O kapıdan çıkılır, sayısız olduğuna inandığım merdivenlerin başında durulup manzaraya bakılırdı... Tabii tabii, elde bir tahta bavul olurdu, kuşkusuz. Ve koca şehre meydan okunurdu: "İstanbul dedikleri bu muymuş" Evet, İstanbul dedikleri buydu.
Birkaç yıl önce başladı "Haydarpaşa Garı otel ve alışveriş merkezi olacak" söylentileri, otele ve alışveriş merkezine doyamayan topraklarımızda. Bütün tarihi binalar yerle bir olup yerine AVM dikilene kadar da doyulamayacak, belli ki.
II. Abdülhamit tarafından yaptırılan, inşaatına 1906'da başlanıp iki yıl gibi kısa bir sürede hizmete açılan şahane gar binası, I. Dünya Savaşı'nda deposundaki cephaneliğe düzenlenen sabotajdan, 1925'te işgal kuvvetlerinin elinden, 1979'da patlayan Indepente tankerinin verdiği hasardan öyle veya böyle kurtuldu, ama korkarım insanın 'daha çok para' hırsından kurtulamayacak.
Çok üzgünüm, bu ülkede hiç kimse Haydarpaşa Garı'ndaki yangının gerçekten kaza olduğuna, elden gelenin kesinlikle yapıldığına inanacak saflıkta değil artık. Saflığı son derece olumlu anlamda kullanıyorum, 'aptal' demek istemiyorum, 'kirlenmemiş' demek istiyorum. Değil, her yıl onlarca örneğini göre göre aklımız sadece 'fesatlığa' işler oldu. İnternetteki paylaşım sitelerine bakınız, herkesin 'yak - işlet - devret' modelinden söz ettiğini göreceksiniz... İnsanlar öfkeli, ümitsiz, güvensiz. Haksızlar mı
Nasıl 'tadilat çalışmaları' Mimarlar Odası'nın suç duyurusuyla Cumhuriyet Savcılığı tarafından birçok kez durdurulduğu halde izinsiz olarak devam edebiliyorsa, bundan Kadıköy Belediyesi'nin bile haberi olmayabiliyorsa, izolasyonda yanıcı madde kullanılıveriyorsa, yangına helikopterle müdahaleye 'gerek duyulmuyorsa' Haydarpaşa Oteli'nin de bir gün sessiz sedasız 'açılıvermesinden' korkuyor bu şehrin insanları. Bir kere olsun şaşırsalar - şaşırsak keşke...
Bu perde hİç mİ kapanmaz
Çok düşündüm bu konudaki fikirlerimi yazmakla - yazmamak arasında. Kimseyi incitmek istemem, acının - yasın nasıl yaşanacağı konusunda akıl vermek de haddim değil. Nedim Saban'ın da kendi tiyatrosunda oynanan "Leyla'nın Evi"nin oyuncularından Onur Bayraktar'ın ani, acı, yersiz, zamansız, 'hiç olmadı' dedirten kaybına çok üzüldüğünden hiç kuşkum yok. Tabii ki acısı sonsuzdur.
Ancak, Onur Bayraktar 26 Kasım'da aramızdan ayrılıp 27'sinde toprağa verilmişken, cenazenin ertesi günü onun oynadığı oyunun perde açmasını ben pek kabul edemiyorum. Çok erken. Onur'un yerine yönetmen yardımcısı arkadaşı oynamış, herkes için çok üzücü. Tiyatro bu derece trajik bir şey olmak zorunda mı gerçekten Ben seyirci olsam asla izleyemezdim o oyunu, açıkça söylüyorum.
Bu 'kutsallık' meselesinin biraz abartıldığını düşünmüyor musunuz İnsan hayatından da daha mı kutsal Tiyatrocular da insan değil mi Bu kadar 'ölümcül' bir durum değil ki bu. Tabii ki oyun devam etsin, Onur'un anısı da yaşatılsın, hiç itirazım yok. Ama 1-2 gün beklenebilir sanki.
Biliyorum, Nedim Bey kızacak bana. Twitter'da benzeri şeyler söyleyen bir gazeteciye "Siz öldüğünüz gün gazete çıkmayacak mı" diye sormuş. Ben bana sorulmuş gibi cevap vereyim: Çıkacak, kuşkusuz. Ama benim köşemi başka biri yazmayacak çok şükür.
Milliyet Cadde/Asu Maro
Haydarpaşa Garı müze olmalıdır
HAYDARPAŞA GARI simge binalarımızdan biriydi.
Çoğumuzun anılarında yer almakla kalmadı, Türk edebiyatının, Türk filmlerinin birçoğunda taşradan İstanbul’a adım atışın başlangıç noktasıydı.
Binalara anılar yüklenir, onlar yıkılmamalıdır.
Okuduklarıma göre, bina dikkatsizlikten çıkan bir yangın sonucunda bu hale gelmiş. Ne var ki zihinlerdeki kuşkuları bu açıklamalar yeterince gidermiyor.
Çünkü eski binaları yıkılınca, yanınca/yakılınca yerine o yapılmıyor, rölevesine göre daha sağlamı gerçekleştirilmiyor.
İtalya’daki La Fenice Tiyatro ve Opera Binası büyük bir yangından sonra tamamen kül olmuştu, ancak yangından sonra rölevesi üzerinden yeniden inşa edilmiş ve görkemli bir törenle açılmıştı.
İstanbul’da birçok konağın yanıp bir gün sonra otoparka çevrildiğini biliyoruz. Haydarpaşa Garı için birilerinin iştahının kabardığını da tahmin etmek zor değil.
Bir an evvel onarılmasını beklediğim Haydarpaşa Garı’nın giriş katı tarihine, yapılış amacına ve dokusuna uygun şekilde, gar olarak kullanılmaya devam edilmeli, ancak diğer katlar İstanbul Müzesi, Kent Müzesi veya Göç Müzesi olarak düzenlensin. En başta 2010 dolayısıyla yapılamayan birçok projenin kısmi telafisi de sağlanmış olur...
Hepimizin önleyeceği bir hususu savunmalıyız: BURASI ALIŞVERİŞ MERKEZİ YA DA OTEL YAPILMASIN!
YIKILMAMASI için çok çabalar gösterildi, toplantılar, gösteriler düzenlendi, ama sanırım buna aldırış eden olmadı.
O zaman, ben de bu çabayı gösterenleri destekledim.
Haydarpaşa Garı ilk gençlik anılarım içinde epeyce yer tutuyor.
Türk Dil Kurumu’na seçildiğimiz ilk kurultaya Mavi Tren’le gidişimizi nasıl unutabilirim.
Edip Cansever, Turgut Uyar, Metin Eloğlu, benim kuşağımdan birçok kişi.
Yataklı vagon serüvenlerini anımsarım.
Kültür Bakanlığı’nda danışma kurulu üyesiyken, yoğun karlı gecelerde yataklı ile gidip gelirdim.
Gecenin içinde yük kamyonlarının farları ateş böceği gibi bir parlayıp bir sönerdi. Tren penceresinden onları sayardım.
Sabahın erken saatlerinde de bozkır ayazını içime çekmek hoşuma giderdi.
Karaköy iskelesinden vapura biner, Haydarpaşa’da inerdim.
Gar lokantalarının kendine özgü havasını, gidenler bilir.
Çok az müdavimi vardır, her akşam bir başka müşteri gelir, birkaç kadeh içer, ondan sonra trenine biner gider.
Cumhuriyet tarihinin cumhurbaşkanlarının, başbakanlarının unutulmaz fotoğrafları, Haydarpaşa Garı’ndaki uğurlama ve karşılama karelerinden oluşur, genel çekim planı başta Atatürk olmak üzere tren penceresinden karelerdir.
Eski akşam gazeteleri de, Ankara’dan gelen önemli siyasetçilerin Haydarpaşa’ya gelişlerinin, gidişlerinin fotoğrafları ile doludur.
Son Saat, Gece Postası, Son Telgraf gazetelerinin başlıklarını hâlâ hatırlıyorum.
Büyük puntolarla o zaman -şimşir harflerle- İNÖNÜ yazılırdı, altta da küçük puntoyla İstanbul’a geldi ibaresini okurdunuz.
Anadolu’ya açılan aydınların, öğretmenlerin, yabancıların hepsinin, vagon önünde toplu fotoğrafları vardır.
En önemlisi, İstanbul’a girişin simgesi, sembolüdür Haydarpaşa Garı. Türk filmlerinden de bildiğimiz sahnedir, gerçek hayattan da. Anadolu’dan gelen insanın İstanbul’a dair gördüğü ilk şey, Haydarpaşa Garı’nın merdivenlerinden gördükleridir.
Anadolu’nun İstanbul’a uzanan son noktasıdır Haydarpaşa Garı.
BİR simge bina daha yandı.
Şimdi bu binanın onarılmasını, yeniden eski haline döndürülmesini bekliyorum.
Hürriyet/Doğan HIZLAN
40 dakikada söndü uçağa gerek kalmadı
Ulaştırma Bakanı Yıldırım, tarihi garın çatısını kullanılamaz hale getiren yangına neden havadan müdahale edilmediği eleştirileri üzerine, "15 dakikada müdahale etkili şekilde yapılmıştır. Hiçbir araç daha hızlı yangın mahalline erişemez" değerlendirmesini yaptı. Yıldırım, yangının 40 dakikada da söndürüldüğünü söyledi.
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım önceki gün çatısı yanan tarihi Haydarpaşa Garı'nda incelemelerde bulundu. Gazetecilerin sorularını cevaplayan Yıldırım, yangına ihbardan 4 dakika sonra denizden, 8 dakika sonra da karadan müdahale edildiğini belirterek, "15 dakika içinde yangın kontrol altına alınmış, yangının tamamen söndürülmesi de 40 dakikada tamamlanmıştır" dedi.
ORJİNALİ GİBİ YAPILACAK
Yıldırım çatının yanan kısımlarının orijinaline uygun olarak en kısa zamanda yeniden yapılacağını söyledi. Yıldırım, "Dünkü onarımın yangınla ilgisi var mı" sorusuna şu karşılığı verdi: "Bu onarımın yangınla ilgisi olup olmadığı bilirkişi incelemesinden sonra ortaya çıkacak. Bir onarım olduğu doğrudur. Çatının muhtelif yerlerinde sızıntılar olduğu için açık noktalara köpük sıkılmış, pencerelerden su sızıntısını önlemek için branda kaplaması yapılmış ve bir izolasyon malzemesi çatıda kullanılmış. Çalışma bittikten kısa süre sonra da yangın vuku bulmuştur."
GEREKLİ İZİNLER ALINDI
Yıldırım, Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk'ün iddiasının aksine onarım için gerekli izinlerin alındığını açıkladı. Yıldırım, birinci grup koruma altında olan binanın onarım izinlerinin belediye tarafından değil, Tarihi ve Kültür Varlıklarını Koruma Kurulları tarafından verildiğini ifade etti. "Havadan müdahale gerekli miydi" sorusuna da Yıldırım, şu cevabı verdi: "15 dakikada yangına müdahale, etkili şekilde yapılmıştır. Hiç bir araç bundan daha hızlı yangın mahalline erişemez. Her ihtimale karşı iki adet yangın söndürme uçağını Sabiha Gökçen Havalimanı'na gönderdik. Ama ihtiyaç hasıl olmadı ve kısa sürede de yangın söndürüldü."
Kadıköy Başsavcılığı, 3 kişilik bir bilirkişi heyeti oluşturuldu. Ayrıntılı bilirkişi raporunun ardından yangında ihmali bulunanlar hakkında dava açılabilecek.
Hitler de inşaatında çalıştı
Tarihçi Ziya Nur Aksun'un, "Enver Paşa ve Sarıkamış Harekatı" adlı kitabında yer alan bilgiye göre önceki gün çatısı yanan tarihi Haydarpaşa Garı'nın inşaatında çok sayıda Alman taş ustası ve işçisiyle birlikte Hitler de çalıştı. Kitaba göre Hitler, dünyanın kaderini değiştirdiği askeri kişiliği öncesinde 17 yaşındayken 1906'da temeli atılan ve 1908'de tamamlanan garın inşaatında çalışmak için İstanbul'a geldi. Hitler bir süre çalıştıktan sonra ayrıldı. Gar yaptırıldığı 1908 itibariyle hem İstanbul-Bağdat hem de İstanbul-Şam-Medine hattı seferlerinin başlangıç noktası oldu. Alman girişimli Anadolu Bağdat adlı firma sorumluluğunda Otto Ritter ve Helmuth Cuno adlı iki Alman mimarın projesiyle hayata geçti.
THK'dan İstanbul'a yangın uçağı
Türk Hava Kurumu Başkanı Osman Yıldırım, Haydarpaşa Garı'nda dün çıkan yangının ardından THK'ya ait yangın söndürme uçaklarının Türkiye genelinde havadan yangın söndürme faaliyeti içerisinde olacağını söyledi.
THK'nın elinde şu anda 19 tane yangın söndürme uçağı bulunduğunu belirten Yıldırım, "Yaz döneminde 19 uçağımızı 6 bölgemizde orman yangınları ile mücadelede, Çevre ve Orman Bakanlığımız ile yaptığımız işbirliği sonucunda kullandık. Orman yangınlarımızda büyük oranda bir azalma oldu" dedi. Sanayinin ve nüfusun fazla olduğu İstanbul'da önümüzdeki dönemde yangın uçaklarının konuşlandırılacağını ifade eden Yıldırım, Ulaştırma Bakanlığı, İstanbul Valiliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile bu konuda görüşme yapacaklarını açıkladı.
Tren seferleri başladı
Haydarpaşa Garı'nda meydana gelen yangın nedeniyle iptal edilen banliyö tren seferleri Söğütlüçeşme-Gebze arasında yapılmaya başlandı. Haydarpaşa Garı'ndan saat 16.50'de hareket eden ilk banliyö treni, Söğütlüçeşme Tren İstasyonu'ndan yolcu alarak Gebze'ye gitti. Bundan sonraki seferler ise 45 dakika ile 1 saatlik aralarla Söğütlüçeşme-Gebze arasında gerçekleştirildi. Bu arada, polis tarafından garın girişine çekilen emniyet şeridi henüz kaldırılmazken, yolcular gar binasına alınmadı. Polis, yolcuları TCDD'ye ait minibüslerle, Söğütlüçeşme Tren İstasyonu'na yönlendirdi. Garda duman görüldüğü ihbarı üzerine de 2 itfaiye aracı kontrol amaçlı olarak Haydarpaşa Garı'na geldi. İtfaiye ekiplerinin yaptıkları incelemenin ardından ihbarın yanlış olduğu anlaşıldı.
Yeni Şafak/OKTAY YILDIRIM - ORHAN TURAN
Haydarpaşa Garı'nda yangın!
TCDD Genel Müdür Vekili İsa Apaydın, çatıda delil toplama işlemlerinin sürdüğünü, bunun tamamlanmasının ardından temizleme çalışmalarına başlanılacağını belirterek, "Çatı, emniyete alındıktan sonra yolcularımızı Haydarpaşa’ya getireceğiz" dedi.
TCDD Genel Müdür Vekili İsa Apaydın, önceki gün çatısında yangın çıkan Haydarpaşa Garı önünde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, üzücü bir olay yaşandığını, çatıda yüzde 30 hasara yol açan yangının kontrol altına alınarak söndürüldüğünü hatırlattı.
Soruşturmayı yürüten savcılık tarafından oluşturulan bilirkişi heyetinin çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Apaydın, şunları kaydetti:
"Bildiğiniz gibi savcılık çatıdaki delil tespitiyle ilgili çalışmalarını yapıyor. Bugün itibariyle de bilirkişiler saat 15.00 gibi çalışmalarını tamamlayacak. Çatıdaki delil toplama işleminden sonra bugün hemen temizleme çalışmalarına girilecek. Çatı emniyete alındıktan sonra yolcularımızı Haydarpaşa’ya getireceğiz. Şu anda trenlerimiz Söğütlüçeşme’ye kadar normal seyirlerinde. Hem banliyölerimiz hem bölgesel hem de ana hat trenlerimiz çalışmaktadır. Trafiğimizde herhangi bir sorun bulunmamaktadır."
"Çatıdaki izolasyon çalışmasına ilişkin, kuruldan izin alınmış alınmasına rağmen ruhsat alınmadığı ve bu konuda kendilerine bilgilendirme yapılıp yapılmadığına" ilişkin bir soruyu Apaydın, şöyle yanıtladı:
"Bu konu, şu anda farklı zeminde tartışılıyor. Şimdi bu olayla, Haydarpaşa’nın basit onarım iznini karıştırmayalım. Buradaki olay basit onarım değildir. Buradaki onarım sadece yıl sonları sonbaharda yağan aşırı yağmurların çatıya zarar vermemesi için yapılan bir süreçtir. Bu basit bir onarım değil, acil onarım gerektiren bir önlem. Burada kurul ve yetkililerin açıklamalarıyla, bizim arkadaşların yaptığı işler birbirinden farklı işler.
Biz Haydarpaşa projesinde basit onarım dediğimiz çatıdaki tamirat, tadilat işlemlerimizi 5 No’lu Kurul ile yazışmışız ve bununla ilgili projelerimizin hazırlıklarını yapmışız. Basit onarım ilerideki günlerde açığa çıkacaktı. Buradaki önlem şudur: Çatıdan yağmur yağıyorsa durdurmayacak mıyız Bunu yaptı arkadaşlarımız. Ayrıca kendimiz de bir teknik heyet kurduk, biz de inceleme yapacağız."
Haydarpaşaport Projesi ile ilgili bir soru üzerine de Apaydın, bu konuda İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile koruma amaçlı imar projesi hazırlandığını anlattı. Bu sürecin devam ettiğini kaydeden Apaydın, şöyle devam etti:
"Belediye ve TCDD ihtiyaçlarını belirledi. Biz TCDD olarak zaten Haydarpaşa’yı kullanacağız. Burada bir sıkıntı yok. Tamamını kullanacağız. Basında birtakım değişik haberler var, ama bunların tamamı asılsız iddialar. Haydarpaşa 100 yıldır kullanılan bir bina ve bundan sonra da yine TCDD kullanmaya devam edecek. 5 ve 6 No’lu kurullar, projeler ile ilgili son durumu değerlendirecektir. Özelleştirmeyle ilgili bir şey yok. Burası TCDD’nin malı ve malı olarak da kalacaktır" dedi
-DEMİRYOL-İŞ SENDİKASI GENEL BAŞKANI-
Türkiye Demiryolu İşçileri Sendikası (Demiryol-İş) Genel Başkanı Ergün Atalay da burada yaptığı açıklamada, yangının demiryolu çalışanları ve tüm ülke halkını üzdüğünü söyledi.
Yolcuların, yangının meydana geldiği Haydarpaşa Garı’na, can güvenliği gerekçesiyle alınmadığını vurgulayan Atalay, şunları kaydetti:
"Bizim arzumuz, temennimiz, binanın eskisinden daha güzel restore edilip İstanbul halkına, Türk halkına ve biz demiryolu çalışanlarına sunulması. Dün Sayın Bakanla da konuştuk, bu bina çok önemli. Aynı zamanda Anıtlar Kuruluna bağlı bir binadır. Ekonomik bedeli ne olursa olsun Bakanlığımız, Genel Müdürlüğümüz bununla ilgili hiçbir harcamayı kısıtlamadan bu binayı yaparlar.
Biz Demiryol-İş’e düşecek bir iş olursa elimizden geleni yapacağız. Maddi manevi bir katkı sağlanacaksa biz gözümüzü kırpmadan bu bina için her şeyi yapmaya hazırız."
A.A