Genel

Hasan Dalgıç'ın gayrimenkullerine satış iptal davası açıldı!

Dalgıç Gümüş'ün kurucusu Hasan Dalgıç'ın eşi, ölen kocasının çaycılığını yaparken tanıştığı sevgilisi ile birlikteyken elden çıkardığı gayrimenkullerin, satışının iptali istemiyle dava açtı

Dalgıç Gümüş Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi'nin kurucusu Hasan Dalgıç, 29 yıl önce eşi ile evlerini ayırdıktan sonra, şirketinde çaycı olarak çalışan ve kendisinden 40 yaş küçük olan Mukaddes Sayra ile birlikte yaşamaya başladı. Parkinson hastası olan Dalgıç yaşı ilerleyince kanser hastalığına yakalanıp tekerlekli sandalyeye mahkûm oldu. Bu dönemde Sayra'nın milyonlarca lira değerindeki taşınmazları üçüncü şahıslara sattığını iddia eden Dalgıç'ın resmi nikâhlı eşi Esma Dalgıç ve kızları Fevziye Seldağ Dalgıç ile Zehra Ceyda Özer avukatları aracılığı ile satışların durdurulması için, 2009'da Bakırköy 1. Sulh Ceza Mahkemesi'ne vasi tayini davası açıldı. Mahkeme tarafından akıl sağlığının tespiti için Adli Tıp Kurumu'na sevk edilen Dalgıç'a 'Demansiyel sendrom başlangıcı' teşhisi konarak, "Tek başına serbest olarak eylem ve işlemlere girişemeyeceği kanaatine varılmıştır, fiili ehliyeti tam değildir. Bir müşavir tayin edilmesi uygundur" denildi.

'İFLASIN EŞİĞİNDEYDİ'
Hasan Dalgıç'a mahkeme tarafından yasal danışman tayin edildiğinde elinde sadece son iki taşınmazı kalmıştı. Kocasının 2010 yılında 80 yaşındayken ölmesinin ardından Esma Dalgıç ve iki kızı Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi'ne 'terekenin tespiti' ve menkul ve gayrimenkullere tedbir konması için dava açtı. Ailesi tarafından mahkemeye verilen dava dilekçesinde, Mukaddes Sayra'nın hiçbir mesleğinin olmadığı ileri sürülerek," Davalının Yeşilköy gibi bir semtte daire alacak maddi kaynağı olmayacağı tartışmasız bir husustur. Dalgıç'ın aylık 20 bin TL kira geliri olup taşınmaz satmaya ihtiyacı yoktur. Taraflar arasındaki büyük yaş farkı ve zamanla muhtaç duruma düşmesi murisi zaaf ve mecburiyete itmiştir" denildi. Sayra'nın avukatı ise yanıt dilekçesinde davacıların iddialarının tersine, Hasan Dalgıç'ın, çocuklarının aşırı sorumsuz harcamaları ve lüks hayata düşkünlükleri nedeniyle iflasın eşiğine geldiğini ve bu nedenle taşınmazlarını satıp şirketinin borçlarının ödendiğini iddia etti. Dilekçede "Tapularının iptali istenen taşınmazlar da çocuklarının maddi giderlerini karşılamak için onayları alınarak satılmış ve bedelleri kendilerine verilmiştir" denildi.
Sabah/NESLİHAN KESKİN/OSMAN ASİLTÜRK