Hemen şimdi evin kapı kilidini çevirin ve süpermarkete koşun! Korkunç zamdan önce dolabınızı doldurun
Türkiye'de kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte yeni zam furyaları da art arda gelmeye başladı. Elektrik ve doğalgaz derken yeni bir zam haberi de kapıya geldi dayandı. İşte önümüzdeki günlerde zamlanması beklenen o iki ürün... Gıda fiyatlarındaki bu yükseliş vatandaşın canını yakarken, yeni zamların da ardı arkası kesilmiyor
Türkiye'de gıda fiyatları artık neredeyse ulaşılmaz bir hal almaya doğru gidiyor. Gıda fiyatlarındaki bu yükseliş vatandaşın canını yakarken, yeni zamların da ardı arkası kesilmiyor. Sektör temsilcileri zam gelmesi beklenen iki yeni ürünü daha vatandaşlarla paylaştı.
YÜZDE 30 İLA 35 ARASINDA ZAM BEKLENİYOR
Gelen son habere göre TÜSEDAD Genel Başkanı Sencer Solakoğlu, ekim ve kasım ayında zam geleceğini söyledi. Ekim ve kasım ayında hem süte hem de ete yüzde 30-35 arasında zam geleceğini belirtti. Buna bağlı olarak fiyatların çok daha fahiş yerlere gidebileceği vurgulandı.
Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği (TÜSEDAD) Genel Başkanı Sencer Solakoğlu, et ve sütte çok yoğun zamlar yaşanacağını vurgulayarak “Üreticinin fiyatını düşük tutarak enflasyonu düşüreceklerine inanıyorlar bu çok yanlış. Maliyetler her geçen gün artıyor. Ekim-kasım ayında hem ete hem süte en az yüzde 30-35 zam gelecek. Fiyatlar çok daha fahiş yerlere gidebilir” dedi. Konuya ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Sencer Solakoğlu şu bilgileri paylaştı:
SEKTÖR BÜYÜK KAN KAYBETTİ
2001’den bu yana Türkiye’de hayvan sayımı yapılmıyor. Son 1.5 yıl içinde 1 milyonu aşkın hayvan kesimi yapıldığını hesaplıyoruz. Çevremizdeki çiftliklerdeki kapasite düşüşleri, Ankara’nın doğusundan anaç kesimleri ile ilgili mezbahanelerden aldığımız bilgiler de bunu doğruluyor. İnsanlar hayvan sayısına göre destek alıyor ya da bankadan ucuz kredi kullanıyor. O hayvanın küpesi var gibi görünüyor ama çok fazla kaçak kesim çok arttı. Sektör son 3-4 yılda çok kan kaybetti. Artık çiftçinin dayanma gücü kalmadı.
HERKES MAKARNAYA HÜCUM EDECEK
2001’den bu yana Türkiye’de hayvan sayımı yapılmıyor. Son 1.5 yıl içinde 1 milyonu aşkın hayvan kesimi yapıldığını hesaplıyoruz. Çevremizdeki çiftliklerdeki kapasite düşüşleri, Ankara’nın doğusundan anaç kesimleri ile ilgili mezbahanelerden aldığımız bilgiler de bunu doğruluyor. İnsanlar hayvan sayısına göre destek alıyor ya da bankadan ucuz kredi kullanıyor. O hayvanın küpesi var gibi görünüyor ama çok fazla kaçak kesim çok arttı. Sektör son 3-4 yılda çok kan kaybetti. Artık çiftçinin dayanma gücü kalmadı.