Sektörel

Himmet Karadağ: Evladiyelik bir yatırım fırsatı tasarlıyoruz!

BORSA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Himmet Karadağ Para Dergi'nde yaptığı açıklamada cazip bir yatırım vaat eden, evladiyelik, yatırımcının uzun yıllar elinde tutmak isteyeceği bir yatırım imkanı dizayn ediyoruz dedi. 

Para Dergisi yazarlarından İdil Taraklı BORSA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Himmet Karadağ ile söyleşi gerçekleştirdi. Himmet Karadağ Türkiye sermaye piyasalarının pozitif olduğunu söyledi. Karadağ Borsa İstanbul'un 2018'de halka arz edileceğini ifade etti.

BORSA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Varlık Fonu Yönetim Kurulu Başkan Vekili Himmet Karadağ, gayrimenkul sertifikalarının teminat ve sermaye olarak da kabul edilmesi için Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) ile çalıştıklarını söyledi. Vergi istisnası tanınması içinde girişimleri olduğunu belirten Karadağ, ihraç edilen gayrimenkul sertifikasının satıldıktan sonra ikinci el piyasada fiyatının neden düştüğünü araştırdıklarını ve gerekli düzenlemeler için çalıştıklarını açıkladı. 

 

Endeksten iki sıfır atılması çok gündemde. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?


Piyasada bu kapsamda uluslararası popüler endeksler binli rakamlarla ifade ediliyor. İki sıfır atmanın makul olduğunu Yönetim Kurulu toplantısında biz de karara bağladık. Ama zamanlama konusunda acelemiz yok. Endeksteki düzenlemeyi VİOP kontratlarına da uyarlamamız ve bilişim teknolojileri tarafında da çok ciddi düzenleme yapmamız gerekiyor.


Borsa İstanbul'un halka arzı hangi aşamada?


2018’in ikinci çeyreğinde halka arzı tamamlamak istiyoruz. Burada ana ortağımız Türkiye Varlık Fonu olacak. Yapılandırmamızı, teknolojik dönüşümümüzü yatay ve dikey entegrasyonumuzu sağladık. Uluslararası pazarlarda cazip bir yatırım vaat eden, evladiyelik, yatırımcının uzun yıllar elinde tutmak isteyeceği bir yatırım imkanı dizayn ediyoruz.

 

Ne kadarının halka arz edileceği belli mi?


Borsa İstanbul, kendi piyasasında kote olacak. Değeri bugün 2 milyar doların üzerinde. Minimum yüzde 20’sinin halka arzını düşünüyoruz. Ama burada Varlık Fonu’nun satacağı oran dışında küçük ortakların satacağı oran da olacak. Nihai kararı Hükümetimiz verecek.


Türkiye Varlık Fonu Başkanlığı na asaleten atanacağınız konuşuluyor...

Benim bu konuda bir beklentim yok. Varlık Fonu bizim patronumuz. Piyasadaki beklentilerle siyasi yönetimlerin kararları birbirinden çok farklı olabilir. Bu konular tamamen Hükümetimizin takdirinde.


Bir göreviniz varken buraya neden acil olarak vekaleten atandınız?


Acil olarak yapılması gereken işler vardı. Örneğin, Türkiye Varlık Fonu’nda bulunan Türkiye Jokey Kulübü’nün şu anda kullandığı atlar ve at yarışlarını oynatmaya yönelik lisanslarının 01/01/2018 tarihine kadar devredilmesi gerekiyor. En azından 2018 yılında, kalıcı olmasa bile geçici bir çözüm bulunmalı.

 

At yarışı dediniz; siz göreve geldiğiniz günden beri özellikle bu kavrama karşı söylemlerinizle ön plana çıktınız...

Evet Forex’in Türkiye uygulamasında başta bir risk yönetim aracı, diğer bir deyişle bir sermaye piyasası aracı olarak değerlendirilmesi yerine ‘kumar’ aracı gibi kullanılmasına karşı çıktık. Bu uygulamalarda yatırımcılarda yüzde 90’mın üzerinde mağduriyet olduğu ortaya çıktı. Jokey Kulübü’nde ise at yarışları yasa ile tanınmış bir şans oyunu. Ve bu oyunun lisansı Varlık Fonu’na devredilmiş durumda. Biz de lisans devrinin yılsonuna kadar geçici veya kalıcı yöntemle Varlık Fonu’nun hakları da zayi olmayacak bir şekilde devre -dilebilmesi üzerine çalışıyoruz.


Borsada veri masraflarının çok arttığı söyleniyor.


Bu aslında yatırımcıların değil bir iki tane aracı kurumun şikayeti olsa gerek. Öncelikle bilgi işlem tarafında bilginin ciddi bir maliyeti var. Bunlar artık eskisi gibi basit veriler değil. Kullanılan yazılımlar çok gelişti. Milyar dolarlık veri merkezleri ve lisanslardan bahsediyoruz. Burada bahsedilen sadece insan gücü de değil. Dolayısıyla bu eleştirileri çok gerçekçi bulmuyorum.


FX piyasasında yapılan düzenlemelerle sektörde çok fazla sayıda işsiz oluştu...


Sermaye piyasalarında sürdürülemeyen alanlarda işgücü temin etmek sağlıklı değil. Forex piyasalarını da bu kapsamda değerlendirmek gerekiyor. Nitekim pay tarafında gerek yurtiçinde, gerek yurt-dışmda memnuniyet devam ediyor. Biz de Forex piyasasını sürdürülebilir modellerle VİOP’a aktarmak için çalışıyoruz. Bu konuda da mesafe kat etmiş durumdayız. Yeni ürün geliştirmeye her an devam ediyoruz. Bu süreci hızlandırmak için de eğitimlere başladık. Tekliflere de açığız. Forex talebini VİOP’a taşımak istiyoruz. Tüm piyasalarda başlıca öncelliğimiz sürdürülebilirlik ilkesi.


Projelerden metrekare bazında hisse satın alınabilmesini mümkün kılan gayrimenkul sertifikaları istenilen performansı sağlamadı. Bu kapsamda ne yapmayı düşünüyorsunuz?


Bu pilot bir üründü. İhraç ettiğimiz gayrimenkul sertifikası TOKİ’nin de içinde bulunduğu Sermaye Piy^gası’mn en sağ-. lam ürünlerinden biri. Telefon üzerinden verdiğiniz bir talimatla 11 bin sertifika aldığınızda “Şu kattaki şu daireyi almak istiyorum” dediğinizde o daire size ayrılıyor. Aynı daireyi kapıdan almak istediğinizde yüzde 20 daha pahalı alabiliyorsunuz. Satış fiyatları sosyal konutların bile altında gerçekleşmişti. Ancak satıldıktan sonra ikinci el piyasada fiyatı düştü. Neden böyle olduğunu araştırdık. Öncelikle zamanlama konusunda bir şanssızlığımız vardı. Ayrıca yeni bir ürün olarak gerekli tanıtımı da yapamadığımızı gördük. Şimdi Vakıf Yatırım’ı bu sertifikanın piyasa yapıcısı olarak atadık. Bundan son-BOFÖA rasmda tanıtımlara daha fazla ağırlık vereceğiz. Ayrıca İSTANBUL teminat ve sermaye olarak da kabul edilmesi için SPK ile de çalışıyoruz. Vergi istisnası tanınması için de girişimlerimiz var.


Dizilerin halka açılmasına yönelik bir projeniz vardı, ne oldu?


Popüler ve reytingi yüksek dizilerin borsada işlem görmesini istedik. Ancak onlar kolay kaynak bulduklarım söylediler. Diğerleri de bize riskli geldi. Dolayısıyla bizim istediklerimiz bizi istemedi, bizim istemediklerimiz bizi istedi!..


Kör havuzlar ne zaman açılacak?


“Kör havuz”, büyük ve kurumsal yatırımcıların, gün içinde yaptıkları işlemleri diğer yatırımcıların takip etmemelerini sağlıyor. Aracı kurumlar önce bu uygulamanın kaldırılmasını istediler. Yeter ki açık olsun para önemli değil dediler. Bu kapsamda kör havuzu açtık. BIST-30’da beşi açık, 25’i kapalıydı. Her ay o açık paylar değişiyordu. Zaten biliyorsunuz BIST-30 dışında tamamen açık. Şimdi 25’i açık, beşi kapalı olacak. Bu uygulamaya devam edip etmeyeceğimize de piyasadaki paydaşlarımızla ikinci altı ayda karar vereceğiz.


Genel olarak piyasa beklentiniz nedir?


Türkiye sermaye piyasaları için genel ekonomik hava referandum öncesi kadar kötü olmayacak. Siyasi istikrara paralel bu pozitif hava mutlaka devam edecektir. Bu da ekonomi tarafında karşılığını bulacaktır. Zaten rakamlardan da biz bunu takip ediyoruz. Söz konusu gelişmeler piyasalarda kısa süreli dalgalanmalara sebep olabilir ama zaman içinde toparlanma olacaktır. Yatırımcılar çok hızlı ve kısa dönem için karar vermesinler. Finansal okuryazarlık anlamında kendilerini geliştirerek ve profesyonel destek alarak uzun vadeli düşünsünler.