Hobi bahçesi sahipleri yıkımlarla ilgili ne diyor?
Dünya gazetesi yazarı Ali Ekber Yıldırım bugünkü yazısında hobi bahçelerini kaleme aldı. İşte Yıldırım'ın "Hobi bahçelerini yıkmak neyi çözecek" başlıklı o yazısı...
Dünya gazetesi yazarı Ali Ekber Yıldırım bugünkü yazısında hobi bahçelerini kaleme aldı. İşte Yıldırım'ın "Hobi bahçelerini yıkmak neyi çözecek" başlıklı o yazısı...
İktidar, muhalefet, medyanın büyük bölümü görmezden gelse de Türkiye'nin hobi bahçeleri ile ilgili önemli bir sorunu var. Binlerce kişi "her gün evim yıkılacak mı?" diye endişeyle bekliyor.
Birçok yerde hobi bahçesi sahiplerine yüklü miktarda cezalar kesildi. Ankara Sincan'da, İzmir Menderes'te bazı hobi bahçesi sahiplerine yıkım için tebligatlar yapıldı. İzmir'de mahkeme kararı ile yıkımın durdurulduğu ifade edilirken, Sincan'daki bahçe sahipleri yıkım için gelen dozerlerin önüne geçerek, "kendi evimizi kendimiz yıkacağız" diyerek bir hafta süre istediler.
Hobi bahçeleri ile ilgili sorun nereden kaynaklanıyor? Bu evlere, bahçelere kim izin verdi? Önce yapılmasına göz yumulan şimdi de yıkılmak istenen hobi bahçelerinin bulunduğu alanlarda tekrar tarım yapılabilir mi? Tarım yapılacaksa kim yapacak? Ayrıntılarına bakalım:
Yasalar hiçe sayılarak yapılaşmaya izin verilmiş
1- Hobi bahçeciliğinin başlangıcı 1980'li yıllara kadar dayanıyor. Yoğunlaşma 2000'li yıllarda yaşandı. Kronavirüsle birlikte müstakil evde yaşamak, yasaklardan, kısıtlamalardan, risklerden uzak olma isteği hobi bahçeciliğine talebi artırdı.
2- Doğrudan hobi bahçeciliğini ilgilendiren bir yasal düzenleme yok. Hobi bahçeciliğinde bir standart, kural da yok. Tek tip yapılan bahçeler, yapılar da var. Havuzlu villa benzeri olanları da, Prefabrik, derme çatma kulübe gibi olanları da var. Betonarme normal konut olarak yapılan da. Bir dönüm arazide 300-500 metrekare olarak konumlandırılanlar da var, 200 metrekare alan içinde 60-70 metrekare yapıya sahip olanlar da var. Hobi bahçesi olarak kullanılan ama üzerinde herhangi bir bina, inşaat, kulübe, yapı olmayanlar da var.
3- Kurulan hobi bahçelerinin çok büyük bölümü tarım arazisi üzerinde. Yani daha önce tarımsal üretim yapılan araziler çiftçiden satın alınarak parça parça hobi bahçesine dönüştürülerek satılmış. Tarım arazileri yağmalanmış. Çiftçi üretim yapmakta zorlandığı için ona biraz yüksek para önerene tarlasını satmış. Bu iş için kooperatifler kurulmuş. Emlak şirketleri devreye girmiş. Bazı köylerde muhtarlar emlak komisyoncusu gibi arazileri pazarlamış. Noter kanalıyla satışlar yapılmış. Hobi bahçelerinin bulunduğu alanlar tapuda hala tarım arazisi görünüyor.
4- Yasalara göre bazı küçük istisnalar dışında tarım arazisine konut, inşaat yapımı yasak. Bu nedenle hobi bahçelerinin çok büyük bölümü yasadışı, kaçak yapılar. Tarım alanlarına yapı izni verilmediği için çıkarılan imar barışından yararlanmaları da aslında yasal değil.
Hobi bahçesi sahipleri ne diyor?
5- Hobi bahçesi satın alanlar yazlık, villa alacak kadar zengin değil, şehirde yaşayan, küçük birikimleri ve banka kredisi desteği ile hobi bahçesi alacak orta gelir düzeyindeki insanlar. Bir anlamda elindekini avucundakini vererek bir ayağım toprakta olsun diye hobi bahçesi satın almışlar.
6- Bahçe sahipleri, kendilerinin de tarım yaptığını, çocuklarının toprağı, bitkiyi üretimi öğrendiğini belki çiftçilik yapabileceğini, kaybolan mahalle kültürü ve dayanışmayı yeniden oluşturduklarını, buradaki üretimle aile bütçesine katkı sağladıklarını söylüyor. Sonra da ekliyorlar: "Bizim evimiz yıkılmasın, ama yenisine de izin verilmesin."
7- Belediyeler açısından bakıldığında, bazı belediyeler hobi bahçelerinin kurulmasına öncülük etmiş, bazılarının kendi hobi bahçeleri var. Yıllık kiraya verenler var. Fakat, 4 Kasım 2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 7255 Sayılı Torba Yasa ile belediyelerin ve özel idarelerin kendi sınırları içerisinde tarım arazisine kurulan hobi bahçelerini yıkmaları emrediliyor. Yasa çok açık, belediyeler veya özel idareler yıkmazsa, Tarım ve Orman Bakanlığı bu bahçeleri yıkacak ve masrafların yüzde 100 fazlasını belediyeden veya özel idareden tahsil edecek. Ödemezlerse ödeneklerinden kesilecek.
Yıkılan bahçelerin yerinde tarım yapılabilir mi?
8- Torba Yasa'ya göre, hobi bahçeleri yıkıldıktan sonra bulundukları alanlar yine eskisi gibi tarımsal üretime kazandırılacak. Yani buralarda tarımsal üretim yapılacak. Bu üretimi kim yapacak? Tarlasını satan çiftçi çağrılarak tarlasını satın alması sağlanarak zorla üretim mi yaptırılacak? Araziyi satın alan kooperatif veya emlak şirketi mi tarım yapacak? Yoksa hobi bahçelerinin sahipleri mi tarım yapacak?
9- En başından beri bu tarım arazilerini satın alanlar, bölünmesine, üzerine yapı yapılmasına göz yuman kişi ve kurumlara en ağır cezalar verilmeliydi. Onlara kimse dokunmuyor, fatura bahçeyi satın alanlara kesiliyor. Bu alanların tekrar eski haline getirilmesi zor. Eski haline getirilse bile tarım yapılması zor. İzmir Menderes'te yüzbinlerce mandalina ve diğer meyve ağaçları kesildi. Bunlar nasıl eski haline getirilecek?
10- Masa başında hazırlanan ve bir adım sonrası düşünülmeden çıkarılan yasa, sorunu çözmekten uzak. Sahada ve her il ve ilçede kendi koşullarına göre çözüm bulunabilir.
Özetle, devlet, hükümet, yerel yönetimler kimse görevini yapmıyor. Çiftçi tarımdan para kazanamadığı için üretim yaptığı tarlasını, arazisini satmak zorunda bırakılıyor. Emlak şirketleri, rant peşinde olanlar bu durumdan faydalanarak tarım arazilerini alıp parçalıyor ve hobi bahçesi yaparak satıyor ve para kazanıyor. Hobi bahçesini satın alanlar da bu işin faturasını ödüyor. Böyle bir adalet var mı?
Hobi bahçesi sahibinin anlattıkları
Her gün çok sayıda okurumuz telefon ediyor, mesaj yazıyor. Günümün bir bölümü hobi bahçesi sahiplerini dinlemekle geçiyor. Bu hafta Ankara'dan arayan bir okurumuz yaşadıklarını anlattı. Özetleyerek paylaşıyorum:
"Ben 2018 yılında hobi bahçesini aldım. Bizim kooperatifte 92 ev var. Hepsi tek tip yapıldı. Burası daha önce tarım arazisiydi. Şimdi de tarım yapılıyor. Yanımızda tarlalarda arpa buğday eken çiftçiler var. Biz de tarım yapıyoruz. Benim bahçemde 90 ağaç var. Sebze alanımız var. Karpuz, domates, fasulye, biber, her şey yetiştiriliyor. Tarımı sadece çiftçi yapar, şirketler yapar diye bir kural mı var? İlle de buğday arpa mı ekmemiz lazım. Biz aldığımız bahçenin yüzde 15’ine ev yapmışız. Kalanında tarım yapıyoruz.
Deniliyor ki bu evler yıkılacak ve yeniden tarıma kazandırılacak. Toprağın altı borularla dolu nasıl tarım yapılacak? Bu evler yapılırken hiç kimse fark etmedi mi? Neden kimse müdahale etmedi? Yapılırken neden yıkmadılar, neden beklediler. Adam tarlayı satın alırken tapuya gidiyor. Arazi bir yapı şirketine satılıyor. Tapuda buna müdahale edilmiyor. En azından şerh konulabilir, "burası tarım arazisi ve yapı yapılamaz” diye. Arazi satın alındıktan sonra parçalanıyor. Belediyeye neden bildirim yapılmıyor? Belediye de tarım arazileri parçalanırken hiç ses çıkarmıyor.
Kooperatif kurulurken Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’ndan izin alınıyor. Onlar da "siz kooperatif olarak nerede yapı yapacaksınız, yapacağınız alan tarım arazisi" diye hiçbir uyarıda bulunmadan izin veriyor.
Kooperatif araziyi aldıktan sonra yapı işine başlıyor şantiye elektriği alıyor. Yine kimse "burada şantiye olmaz burası tarla" demiyor. Biz hala şantiye elektriği kullanıyoruz.
İmar Yasası’na göre gelip mühürleyebilirlerdi. Bu da yapılmadı. Encümen kararı ile ceza yazılıyor. Burada 15 bin lira ceza kesilen hobi bahçe sahipleri var.
Biz 2018’de evi aldık. 2017’de imar barışını düzenleyen yasa çıkmıştı. İmar Barışı ne için yapılır? İmarlı bir yere kaçak yapı yaparsanız bununla ilgili af çıkarılıyor. Hobi bahçeleri tarım arazisine yapılmış. Zaten imar yasak. İmar yasağı olan yere imar barışı nasıl uygulanacak? İmar yasağı olan yere imar barışı olmaz. Bu nedenle başvurmadık. Tarım Bakanlığı da imar barışına karşı.
Geldiğimiz noktada bize deniliyor ki, hobi bahçenizi yıkacağız. Bizim hiç bir suçumuz yok. Bu bahçeler yapılırken kimse ses çıkarmamış, yasalar uygulanmamış şimdi cezası bize kesiliyor.
İzmir'deki hobi bahçelerine Kovid-19 akını!