İBB, Sarıyer'deki 650 bin metrekare araziyi satacak
İBB'nin Sarıyer'deki 650 bin metrekare araziyi satma kararı tepki çekti
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) Sarıyer'de mülkiyeti ilçe belediyesine ait olan 650 bin metrekare araziyi satma kararı, Sarıyerlileri ayaklandırdı. Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Sarıyer'in tepelerindeki mahallelerin 80 yıl önce kurulduğunu anımsatarak, "İBB, Sarıyer Belediyesi ve Sarıyerlilerin bilgisi olmadan herhangi bir kararın altına imza atmamalıdır" dedi.
İBB Meclisi Hukuk Komisyonu ile Mesken ve Gecekondu Komisyonları'nca hazırlanan Sarıyer'in Derbent, Pınar ve Fatih Sultan Mehmet mahallelerindeki taşınmazların satışına ilişkin rapor geçen cuma günü İBB Meclisi'nde görüşmeye açıldı. Raporlara göre, Pınar Mahallesi'ndeki 300 bin, Derbent Mahallesi'ndeki 100 bin ve Fatih Sultan Mehmet Mahallesi'ndeki 250 bin metrekare arazinin satış ya da takas usulüyle devri istendi. İşlemler için İBB Başkanı Kadir Topbaş'a yetki verilmesi öngörülen rapora göre, satılan araziler "konut, ilköğretim, kreş, rekreasyon ve ticaret alanı" olarak kullanılabilecek.
Satışa çıkarılan mahallelerde yaşayanlar ise İBB Meclisi'ndeki görüşmelere katılmak için belediye başkanlığına geldi. Saraçhane'deki belediye başkanlığı önünde bir süre protesto gösterisi yapan yurttaşlar içeri alınmayınca, güvenlik görevlileri ile aralarında arbede yaşandı. Sarıyerliler, CHP'li meclis üyelerinin araya girmesinin ardından meclis oturumuna temsilci gönderdiler.
Rapor yeniden görüşülmek üzere ilgili komisyona gönderildi. İBB'nin satışa ilişkin çalışmalarının ardından ilçedeki 10 dernek hukuki mücadele başlatmak için örgütlendi. Konuya ilişkin gazetemize değerlendirmede bulunan Şükrü Genç, satış kararının ardından arazilerine sahip çıkanların "öz Sarıyerliler" olduğunu vurgulayarak, "Bu mahallelerimiz neredeyse 80 yıllık. Dolayısıyla bu bölgeler artık burada yaşayan insanlarındır" dedi. İBB'ye ortak çalışma çağrısında da bulunan Genç, "Bu bölgelerdeki konutların daha sağlıklı hale getirilmesi şart. Ancak, bu yapılırken insanların varlığı da gözönünde bulundurulmalı" dedi.
Cumhuriyet