İbrahim Yener: Bakırköy'ü örnek ilçe haline getireceğiz!
İstanbul Avrupa Yakası Bakırköy'ün hâlâ birçok ilçenin merkezi olduğunu vurgulayan İbrahim Yener, kuracağı yönetimle Bakırköy'ü örnek ilçe haline getireceklerini, esas hedeflerinin ise istanbul' u almak olduğunu söyledi...
CHP'nin Bakırköy Belediye Başkan aday adayı İbrahim Yener, Bakırköy ile ilgili projelerini ve düşüncelerini gazetemize anlattı.
Bakırköy'de ortaya koyacağı yerel yöneticilik çizgisiyle diğer belediyelere örnek oluşturmak istediğini söyleyen Yener, esas hedefin istanbul'u almak ve artık ülkenin gidişatını tehlikeli bir noktaya taşıyan AKP'yi geriletmek olduğunu belirtti. 1989 seçimlerinin CHP için kötü sonuçlar oluşturduğunun altını çizen Yener, yerel yönetim seçimlerinin, kendi anlamının çok üstünde bir önem taşıdığını, bu sebeple başarıya ulaşmalarının şaıt olduğunu söyledi.
I ÇİZGİMDEN HİÇ SAPMADIM
¦ Siyasi geçmişinizi kısaca anlatır mısınız?
1983'te SODEP'in kurulmasıyla partiye üye oldum. O zaman bugünkü 7 ilçeyi kapsayan Bakırköy'ün yaklaşık 4 yıl ilçe başkanlığını yaptım. 4 yıl da CHP'nin Î1 Başkanlığını yaptım. Bakırköy'de ön seçimle birinci sıradan aday oldum. Î1 delegeliği, ilçe delegeliği, kurultaylar derken şu anda da Parti Meclisi üyesiyim.
¦ Adaylığa nasıl karar verdiniz?
Açıkçası şimdiye kadar yerel yönetimi hiç düşünmedim. Ne emlakla, ne inşaatla hiçbir ilişkim olmadı. Milletvekili aday adayı oldum ama yerel yönetime aday olmayı hiç düşünmemiştim. Bu kez çok büyük ölçüde yerel yönetimlerdeki eksiklikleri hissederek, görerek benim gibi çevreye ve sosyal demokrasiye, sosyal demokrasinin insana verdiği değere inanan birinin de yerel yönetimlerde yer alması gerektiğine inandım.
Çünkü yerel yönetimlerde biz, 1989'da seçimleri kazanacağımıza büyük ölçüde inanmadığımız için doğru düzgün, nitelikli insanlar aday olmadı ve çok başarısız bir dönem yaşadık.
Çevreye çok duyarlı, insana duyarlı biri olarak özellikle Bakırköy gibi sorunlarını çözmüş görünen bir yerde yerel yöneticiliğin önemine inandım. E-5'in üstündeki Güngören'e, Bahçelievler'e, Bağcılar'a, Küçükçekmece'ye, Esenler'e örnek bir belediyecilik yapılması gerektiğine inandım. Çevremin de etkisi oldu. Ama benim de son noktada aldığım bir kararla oldu. Çünkü genel siyasal iktidar da yerel yönetimlerdeki başarınıza bağlı. Biz zaten yerel yönetimlerde başarılı olamazsak eğer, genel siyasette de başarılı olamayız. O nedenle yerel yönetimlere çok nitelikli insanların aday olması gerektiğini ve oradaki uygulamaların genel seçime de katkı sunması gerektiğini düşünüyorum.
I BAKIRKÖY MERKEZ ÖZELLİĞİNİ KORUYOR
¦ Bakırköy'ün sorunları nelerdir?
Bakırköy, genel olarak baktığınızda sorunlarını büyük ölçüde çözmüş bir ilçedir.
Eski Bakırköy 7'ye bolünde ve şu an 7'den birisi Bakırköy. Bugün 200 binden fazla insan var Bakırköy'de yaşayan. Bizden kopan Bağcılar'da ise 8(X) bin insan yaşıyor. Yani çok küçük bir ilçe o anlamda. Ama Bakırköy'de özellikle yapılması gereken şey, yukarıya örnek olacak bir şey oluşturmaktır. Bakırköy'de nüfus büyük ölçüde yaşlıdır ama Bakırköy, hâlâ merkez i olma özelliği taşıyor. Bağcılar, Güngören, Bahçelievler, Küçükçekmece'nin merkezi olmaya devam ediyor. Gençler, oradan buraya geliyor. Dolayısıyla bizim orada gençlere, kadınlara, 4«rv Belediye Başkanı orkestra şefidir A mk:
¦ Peki seçimler öncesinde durumunuzu nasıl görüyorsunuz?
Kamuoyu yoklaması, eğilim yoklaması yapılacak ama merkez yoklaması ile alınacaktır karar.
Ben eğilim yoklaması yapılmasından yanayım.
Parti henüz o noktada bir karar vermiş değil. Belediye Başkanı her şeyi yapan değil, görev veren, görevi paylaştıran orkestra şefi durumundaki kişidir. imarıyla, inşaatıyla, parkıyla, bahçesiyle ilgilenen kişi değil, dümeni tutan, denetleyen insan olabilmelidir. Her şeyi ben yaparım diyen insan olmamalıdır. Parklan çoğaltmak ve bakımlı hale getirmek ve demokratikleşmenin, demokrasinin bir platformu haline getirmek gerekir. Gezi örneğinde olduğu gibi. Gezi'nin bize kattığı birçok şey var. En önemlisi de şu: Bugün insanımız diyor ki; benimle ilgili kararı bana sor. Yaşamıma karışma, benim yerime yapma. Oradan alacağımız en büyük ders budur diye düşünüyorum. Mesela gençlere ücretsiz spor olanakları sunulabilmeli. Yaz okullarının kapasitesi ve sayısı arttırılmalıdır. Kadınların ve yaşlıların barınma olanaklarını geliştirmek durumunda olmalıyız. Bakırköy'ün doğru düzgün bir meydanı yok. Bakırköy Meydanı genişletilmelidir. Bunun yolunu bulmak gerekir. Tabii ki biz ana kent ile birlikte bunları düşünebilmeliyiz. Bakırköy Belediyesi'nin elbette yetkileri ilçe belediyelerinin çevreye örnek olacak uygulamalar yapmamız gerekiyor. Sporuyla, sanatıyla örnek olmamız gerekir. Bakırköy'de birçok öğrenci yaşıyor.
Barınma sorunlarını gidermemiz, yurt kurmamız gerekir. Spor tesisleri kurulmalı, parkların güzelleştirilmesi ve büyütülmesi gerekiyor. Bakırköy'ün bu çerçevede örnek yerel yöneticilik sergilemesi gerekiyor. Parklarımızın iyileştirilmesi ve birer forum alanına, birer siyasal eğitim alanlarına dönüştürülmeleri gerekiyor. Hem bakımlanyla, güzellikleriyle hem de bu özellikleriyle dikkat çekmeleri gerekiyor. Çöp toplamak, kaldırım yapmak, bunlar normal belediye işleri. Bunların üstünde bir kültür oluşturmak, var olan kültürü geliştiren, büyüten bir yaklaşımınızın olması gerekiyor. Bakırköy'de şu anda da CHP'li bir belediye var ama bu belediye öylesine başarı göstermelidir ki, diğer belediyeleri de üst belediyeleri de alabilecek bir başarı olmalı.
Biz oylan öylesine arttırmalıyetkileri olarak yazılmış. Bu yetkileri en iyi şekilde halkın yararına kullandığınızda, halkla zorladığınızda geniş meydanlar yaratabileceğimizi düşünüyorum. Bakırköy bölgesini sosyal demokrasinin okuluna dönüştürmeliyiz. Eğitimci olmamın avantajıyla da bunu uygulanabilir hale getirebilirim diye düşünüyorum. 8 yıl Edebiyat öğretmenliği yaptım. 80 darbesinden sonra ayrılmak zorunda kaldım. 80 öncesinde İstanbul büyük ölçüde sosyal demokrat belediyeler tarafından yönetiliyordu.
Bugün AKP'nin uyguladığı birçok şey, aslında bizden çaldıkları şeylerdir. Ama ne yazık ki 89 belediyeciliği bizi çok olumsuz etkiledi.
¦ Nedir AKP'nin sizden örnek aldığı şeyler?
Mesela halkla ilişki kurmak, halka birlikte yönetmek. Yerel yönetimlerde birçok insan AKP'nin kendilerini insan yerine koyduğunu hissettiğini söylüyor. Bu, bizi utandırıyor. Bu yerel yönetim seçimleri artık yerel yönetim seçimlerini aşan özellikler taşıyor. Bu yerel seçimlerde biz AKP'yi şayet geriletemezsek, burnunu sürtemezsek ülkenin gidişi oldukça kötü. İstanbul'u almalıyız biz. istanbul'u alırsak AKP'yi geriletebilir ve görece zararsız bir noktada tutabiliriz. Yoksa ülkenin gidişi olağanüstü kötü. istanbul'u almalıyız ve AKP'yi Türkiye genelinde de geriletmeliyiz.
yız ki, nihayetinde ana kenti alabilelim. Bakırköy'ü değil, İstanbul'u alma hedefini ortaya koymak gerekir. Bu çerçeve içerisinde Bakırköy İlçesi de ona katkı sunabilmelidir. Bir kere, katılımcılık ve saydamlık bizim temel prensiplerimiz. Bütçemiz, ihalelerimiz saydam olabilmeli ve muhtarlarıyla, kent konseyleriyle katılımcılık sağlanmalı, birlikte yönetmeye aday olmalıyız. Hesap verebilirlik noktasında olmalı belediyemiz.
I BELEDİYE ONAY MAKAMI OLMALI
¦ Halkla irtibat içinde, halka yakın olmak için planlarınız nelerdir?
Bir mahallede bir iş, örneğin bir imar planı değişikliği yapılacaksa, bir uygulama, park yapılacaksa, o işe özellikle mahallede karar verilmeli. Muhtarıyla birlikte mahalleli karar vermeli. Karan kent konseyi ve mahalle birimleri belirlemelidir. Belediye meclisi ise bu kararı onaylayan makam olmalıdır. Yoksa bizim oturduğumuz yerden her şeye karar veren bir belediye olmamız doğru olmaz. Mesela Bakırköy'ün geniş bir sahil şeridi var. Kıyılardan yararlanılabilecek projeler geliştirmeliyiz.
Yurt Gazetesi