İmar

İdris Güllüce: İmar planında esneklik şart!

Dünya Çevre Günü nedeniyle gazetecilerle bir araya gelen Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, kentsel dönüşüm kapsamında yeni dalganın ağustosta başlayacağını belirtirken, mevcut imar planlarında esnekleşmenin şart olduğunu bildirdi.

Dünya Çevre Günü nedeniyle gazetecilerle bir araya gelen Güllüce, kentsel dönüşüm planları, imar planları ve ÇED süreçleriyle ilgili görüşlerini paylaştı. 


Türkiye'de 6.5 milyon konutun yenüeneceği proje çerçevesinde bazı belediyelerle görüşmelerin başl adığını dile getiren Güllüce, yerel seçimler sebebiyle projede duraklama olduğunu anlattı. Riskli binalar konusunda ilçe belediyelerine de yetki verildiğini vurgulayan Güllüce, ağustosta faaliyetlerin hızlanacağını, kentsel dönüşümün Türkiye'nin tamamında yapılması gerektiğini söyledi. 


İmar mevzuatından sektör de vatandaş da şikayetçi Özellikle Okmeydanı'nda kentsel dönüşümün bölge riski sebebiyle yapılmasının şart olduğunu ifade eden Güllüce, "Belediye başkanı bu işin yüzde 80 istendiğini aktardı. Siyasi tarafa gelmeden yapılması lazım. Okmeydam'nm Taksim'e bakan tarafı çok riskli, yıküması gerekiyor. Kentsel dönüşümde vatandaşla uzlaşılması önemli. Makul çoğunluğun evet demesi gerekiyor" dedi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Güllüce, TOKİ'nin İstanbul'a taşınacağına yönelik iddialara "olmaz" yanıtını verirken, kıyı kenar çizgileriyle ilgili denetimlerin süreceğini, bu konuda belediyelerin görevlerini yapması gerektiğini kaydetti. 

Yürürlükteki imar planı mevzuatından hem inşaat sektörü hem de vatandaşın şikayetçi olduğunu dile getiren Güllüce, "İmar Kanunu'nun esnemesi gerekiyor. Geçmişte bürokrasi kaynaklı sıkıntılar yaşanmıştı. Bazı sorunlar çözüme kavuştu. İmar Kanunu ve Yapı Kanunu'nun köklü reforma ihtiyacı var. Derinlemesine çalışarak çok sayıda çalıştay ve toplantılarda da bu konu tartışılmalı. 


Genel birçok maddede biraz daha rahat yapıya dönüştürülmesini istiyorum" diye konuştu. Bakan Güllüce, Soma maden faciası ile yeniden gündeme gelen Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporlarının sorulması üzerine, ÇED'in bir taahhütler zinciri olduğunu, kimin taahhüde uyup uymayacağının önceden bilinemeyeceğini söyledi. 


Dünya