İnşaat Malzemeleri

İhsan Kalkavan, Pera Palas’a 50 milyon dolar yatırdı!

İhsan Kalkavan, Suna Kıraç’ın kitabını okudu Pera Palas’a 50 milyon dolar yatırdı

BEŞİKTAŞ Group’un patronu İhsan Kalkavan, oğlu ve grubun Genel Müdürü Yavuz Kalkavan’ı aradı:


- Bugün Mustafa Süzer beni aradı. Kullanım hakkı babası Hasan Süzer’de olan İstanbul’daki Pera Palas ile Çeşme’deki oteli birlikte satışa çıkarmışlar. Bize teklif ediyorlar.
İhsan Kalkavan’ın oğluyla yaptığı bu telefon görüşmesi 2006’da gerçekleşti. Yavuz Kalkavan o sırada Bodrum’daydı. Suna Kıraç’ın, “Ömrümden Uzun İdeallerim Var” kitabını okuyordu. Kitaptaki müze bölümü dikkatini çekmiş, beynine kazımıştı:
- Suna-İnan Kıraç, Pera’ya 200 milyon dolarlık müze yatırımı yapacak.
Yavuz Kalkavan, babasıyla sözleşti, Çeşme’de buluştular. Süzer’e ait oteli gezdikten sonra babasına izlenimini aktardı:
- Baba, sanırım yeniden bu otele gelmem.
Sonra İstanbul’da Pera Palas Oteli’ni “alıcı gözü”yle bir kez daha gezip, inceledi. Babasına kararını bildirdi:
- İki oteli birbirinden ayrı satarlarsa Pera Palas’a talip olalım.
Beşiktaş Group’un Pera Palas’ı alma öyküsü böyle başladı. 2006’da Süzer Ailesi’yle 20 milyon dolara “üst kullanım hakkı”nı devralmak üzere anlaştılar:
- Pera Palas’ı 2007’de devraldık. Böylece Milli Emlak’a ait olan otelin 2051’e kadar üst kullanım hakkı bize geçti.
- Renovasyona ne zaman başladınız?
- 2008’de başladık. Düşündüğümüzde uzun sürdü.
- Ne kadar harcama yaptınız?
- 23 milyon Euro’yu buluyor (30 milyon dolar).
- Hesapta yanılma var mı?
- Renovasyon için 15 milyon Euro öngörmüştük. 8 milyon Euro’luk bir sapma var. İşin içine girdikçe harcama gereği ortaya çıktı.
Yavuz Kalkavan, Pera Palas’la birlikte aldıkları iki apartmana dikkat çekti:
- Otelin karşı köşesinde Süzer Ailesi’nin Baran ve Yasemin adlı iki apartmanı vardı. Onlar da bize geçti.
- O apartmanları ne yapacaksınız?
- Zaten kendileri de otel gibi kullanmışlar ama biz ikisini de yeniledik. Rezidans, suit oda gibi kullanacağız.
- Harcama planladığınızdan fazla çıktı diye oteli devraldığınıza pişman mısınız?
- Ticari olarak bakılırsa pişmanlık duymak söz konusu olur. Ancak, Pera Palas’ı işletecek olmanın hazzı bambaşka.
- Açılış ne zaman?
- 1 Eylül’de müşteri kabulü başlıyor. Resmi açılışı daha sonra yapacağız.
Araya Pera Palace Hotel Genel Müdürü Pınar Kartal Timer girdi:
- Şimdiden yüzde 70 doluluğa ulaştık. 29 Ekim’de de açılış balomuz olacak.
Suna Kıraç’ın kitabıyla Mustafa Süzer’in teklifi denk düştü... Beşiktş Group, Pera Palas’a 50 milyon dolar yatırdı...
İstanbul, Atatürk’ün de konakladığı eski bir mekanı, yeniden kazandı...

Bir bardak çay bir kadeh şarap pahalı olmasın herkes gelsin

PERA Palace Genel Müdürü Pınar Kartal Timer’e, fiyat düzeyini sordum:
- Başlangıçta Çırağan ve Four Seasons Bosphours düzeyinde fiyat benimsemiyoruz. Ritz düzeyinde olacak.
Yavuz Kalkavan bir süredir konuştukları ince ayrıntıyı, bir kez de benim yanımda açtı:
- Pınar Hanım, otelimizde bir bardak çay, bir fincan kahve, bir kadeh şarap, bir duble rakı fazla pahalı olmasın. İnsanlar rahatlıkla gelip çay içebilsin, şarabını yudumlasın.
- Elbette... Ona dikkat edeceğiz.
Pınar Kartal Timer, çay saati geleneği üzerinde durdu:
- Otelde geçmişti çok güzel çay saati uygulamaları olmuş. Biz şimdi o geleneği yeniden başlatacağız. 120 yıllık gümüş takımlarla çay servisi yapacağız.

Unutulmuş odadan 5 bin parça gümüş servis takımı çıktı

BEŞİKTAŞ Group Genel Müdürü Yavuz Kalkavan’a, Pera Palas’ta restorasyon işi sırasında denk geldikleri ilginçlikleri sordum, öncelikle şu noktanın altını çizdi:
- Biz işe başlarken Topkapı Sarayı’ndan bir ekip eşliğinde oteldeki tarihi eser niteliğindeki varlıkların sayımı yapıldı.
Sonra mutfakta bir dolabı yerinden kaldırınca ortaya çıkan odayı anlattı:
- Dolabın arkasındaki boya farkından şüphelenip, “Burada bir oda mı var” diye merak edenler oldu. Biraz kurcalanınca, 1978-79’dan beri girilmeyen bir odanın farkına varıldı. Kilit kırılarak kapısı açıldı.
- İçerde önemli bir şey var mıydı?
- O kadar yıl girilmeyince odanın içini iyice zift kaplamıştı. İyice incelendi, içerden 5 bin parça gümüş servis takımı çıktı.
- 5 bin parça gümüş takımın olduğu oda nasıl unutulur?
- Bilemiyoruz. Pera Palas’ta 40 yıldır çalışan bir kat görevlisi var. Odayı ona da sorduk, bilmiyordu.
Pera Palace (otel artık 1892’deki orjinal adını kullanacak) Genel Müdürü Pınar Kartal Timer, söz konusu gümüşlerle ilgili planlarına vurgu yaptı:
- Gümüş servis takımları sanırım 1892’de otel ilk açıldığı dönemlerde alınmış. Hepsini temizlettik, sergilemeyi düşünüyoruz.

Atatürk’ün odası dahil 145 oda vardı şimdi 115’e indi

YAVUZ Kalkavan, Pera Palas’ın “saray” gibi dizayn edildiğine dikkat çekip, şu bilgiyi aktardı:
- Otel toplam 9 katlı. Bazı katlardaki odalar, “hizmetli odası” diye planlanmış. Yani, otel odası şeklinde değerlendiremeyecek kadar küçüktü.
- Toplam kaç oda var?
- 145 oda vardı, şimdi 115’e düştü.
- Neden?
- Anıtlar Kurulu’ndan izin alıp, hizmetli odalarını birleştirdik, normal otel odası haline dönüştürdük.
- Atatürk’ün kaldığı oda dahil mi bunlara?
- Evet... O odayı yine “müze oda” olarak tutacağız. İsteyen girip gezecek.
- Eksilen oda açığını nasıl telafi edeceksiniz?
- Süzer Ailesi’nden devraldığımız Yasemin ve Baran apartmanlarındaki odaları ekleyince, açığımız kapanmış olacak.
Kalkavan’ın Pera Palas’a “sınıf atlatmak” için 30 odayı gözden çıkarması ilginç...

175 personel var ekip mutfakta tadıma başladı

YAVUZ Kalkavan’a Pera Palas’taki personel sayısını sordum, Pınar Kartal Timer yanıtladı:
- 175 personelimiz var. Doluluk durumuna göre sayı artabilir.
Timer, bir noktaya dikkat çekti:
- Garsonlarımız şu anda mönülerimizde yer alacak yemekleri tadıyor.
- Neden?
- Neyi servis edeceğini, satacağını bilsin diye.
Ardından bir başka düşüncesini açtı:
- Aslında personelin odalarımızda da konaklamasında yarar var.
- Bunun nedeni nedir?
- Personel işini daha çok sahiplenir.
Hürriyet-Vahap Munyar