İlave vergiler gündeme gelebilir!
İlave vergiler gündeme gelebilir. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Genel Kurulu' nda 2015 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın maddeleri üzerindeki görüşmelerde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Genel Kurulu'nda 2015 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın maddeleri üzerindeki görüşmelerde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Gelirlerin kalitesini artırma, harcamaları rasyonelleştirme ve kayıt dışı ile mücadele olarak üç temel alanları bulunduğunu belirten Şimşek, "Gelirin kalitesini artırmaktan kastımız şu; biz vergiyi tabana yayarak birtakım istisnaları ve imtiyazları kaldırarak vergilendirilmemiş bazı alanları, mesela şehir rantları gibi, vergilendirerek tabi ki bu reformun uygulanmasıyla birlikte kamu gelirlerini artıracağız" diye konuştu.
"Lüks tüketime yönelik belki ilave vergiler gündeme gelecek"
Şimşek, şöyle devam etti:
"Bir de lüks tüketime yönelik belki ilave vergiler gündeme gelecek. Zaten biliyorsunuz son yıllarda motor hacmi büyük olan taşıtlara biz getirdik. Bunun benzeri diğer alanlarda da çalışmalar yapılacak. Dolayısıyla yakın dönemde biliyorsunuz, değerli taşlar üzerinde daha önce ÖTV vardı ve çok sınırlı bir gelir elde ediliyordu ama şimdi KDV'yi getirdik. Dolayısıyla bu türden düzenlemeler diye bakmak lazım. O çerçevede görmek gerekiyor?"
IMF ile ilgili soruları yanıtlayan Şimşek, geçen yıl Mayıs ayı itibariyle Türkiye'nin IMF'ye herhangi bir borcu kalmadığını ifade etti.
Şimşek, "IMF'ye biz henüz borç vermedik. O G20 toplantılarında ben de vardım. IMF'nin bu yönde genel anlamda bir talebi oldu. Biz de kendilerine olumlu yaklaşacağımızı, bunun için 5 milyar dolar ayıracağımızı da söyledik ama henüz bizden o borcu almadılar. Ama verebiliriz" diye konuştu.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bakanlığının 2015 Yılı bütçesinin TBMM Genel Kurulu'ndaki görüşmelerinde muhalefet milletvekilleri tarafından dile getirilen eleştirileri yanıtladı.
"Telekom'un gayrimenkullerinde azalma yoktur"
TEKEL'in alkollü içkiler şirketinin 2004'te 292 milyon dolara satıldığını anımsatan Şimşek, o dönemde şirketin vergi, faiz ve amortisman öncesi gelirlerini ifade eden EBİTDA'sının 22,9 milyon dolar olduğunu, satışın bu miktarın 12,7 katına gerçekleştiğini belirtti.
Özel firmanın 2006 yılındaki 900 milyon dolarlık satışının EBİTDA'nın 8 katı olduğunu anlatan Şimşek, 2011'de yabancı firmaya yapılan 2,1 milyar dolarlık satışın ise EBİTDA'nın 9,9 katı olduğunu kaydetti.
Türk Telekom'un alt yapısının işletmesinin 2026 yılına kadar devredildiğini ifade eden Şimşek, şirkette devletin yalen yüzde 31,68 payı olduğunu ve bugüne kadar satış fiyatı dahil, 39,6 milyar dolar gelir elde edildiğini söyledi.
Türk Telekom'un devirden bu yana 287 milyon liralık gayrimenkul sattığını, 1 milyar 337 milyon liralık gayrimenkul aldığını dile getiren Şimşek, "Telekom'un gayrimenkullerinde azalma yoktur. Mahkeme de şirketin gayrimenkul satışında hukuka aykırı durum görmedi" diye konuştu.
Şimşek, özelleştirilen şirketlerin değer tespit raporlarını, yasa hükmü gereğince özelleştirme süreci tamamlanmadan açıklayamadıklarını belirterek, "İşlemi tamamen bitmiş şirket varsa ÖYK açıklasın. Zaten kanuna göre, bir şirketi değer tespit komisyonunun belirlediği değerin altında satamazsınız" dedi.
"Vergi mahremiyeti olmasa da rahatça anlatabilsem"
Mehmet Şimşek, vergi hukukunda uzlaşmanın 1963'ten beri uygulandığını anımsatarak, geçen sene 71 bin mükellefin incelendiğini kaydetti.
Mükelleflerin önemli kısmının tarhiyat öncesi veya sonrası uzlaşmaya gelebileceğini anlatan Şimşek, "Keşke vergi mahremiyeti olmasa da bunları açık ve net olarak anlatabilsem" diye konuştu.
Vergi hatası varsa ya da kanunun yorumlanmasında mahkemece idare aleyhine karar verilmesi durumunda uzlaşma yapılabildiğini anlatan Şimşek, "Maliye Bakanlığı'ndaki raporların bir kısmı hatalı çıkıyor. Kesinleşmiş vergide asla ne indirim olabilir ne de uzlaşma olabilir. Elinde Gelir İdaresi'nin usulsüzlük yaptığına dair bilgi olan varsa Cumhuriyet başsavcılıklarına verin" dedi.
Kamu İhale Kanunu
Şimşek, 2002'de çıkarılan ve 2003'te yürürlüğe giren Kamu İhale Kanunu'nun önemli bir reform olduğunu dile getirerek, "Allah razı olsun, kim o reformları yaptıysa takdir de ediyorum" dedi.
Kamu İhale Kanunu'nda AB'de olduğu gibi güvenlik, savunma, istihbarat ve KİT alanlarında istisna bulunduğunu anlatan Şimşek, 2013 yılındaki istisnaların yüzde 85'inin yasanın 2003'teki istisna düzenlemeleri kapsamında olduğunu söyledi.
İstisna kapsamında 9 milyar 213 milyon liralık 24 ihale yapıldığını belirten Şimşek, bu istisnaların yüzde 89,35'inin KİT'lerden kaynaklandığını söyledi.
Şimşek, KİT'lere ilişkin sektör kanunu çıkarılması halinde, istisna kapsamının daralacağını, kanun hazırlanması için talimat verdiğini ifade etti. Yasada güvenlik, savunma, istihbarat ve KİT dışında doğru düzgün istisna olmadığının altını çizen Şimşek, "Var olan istisnaların tamamını kaldıracağım. Bu kanunu yeniden yazacağım, sıfır istisnayla getireceğim. Sektörler kanunu çıkartacağım. Eşik değerlerini de getireceğim" diye konuştu.
Şimşek, kendisine laf atan muhalefet milletvekillerine, "Burada size bir nutuk çekebilirdim, konuşma yapabilirdim ama onu tercih etmedim. Size saygımdan dolayı teker teker sorularınızı cevaplandırıyorum" karşılığını verdi.
İş adamı Nihat Özdemir'in 2008 yılında Kamu İhale Kurumu tarafından ihale yasağı listesine alındığını belirten Şimşek, Özdemir'in, şirketinde yüzde 50'den az hissesi olduğunu bu nedenle yasaya göre ihalelere girmesinde sakınca olmadığını, ayrıca Özdemir'in 2013'te beraat ettiğini anlattı.
"Taşıt konusundan ben de rahatsızım"
Şimşek, Maliye Bakanlığı'nın 23 milyon çeşit taşınırın takibini yaptığını vurgulayarak, taşınır ve taşınmaz bütün envanterin ellerinde olduğunu, Hazineye ait 3 milyon taşınmazın değerlemesini bu ay sonunda tamamlayacaklarını söyledi.
Kamu idarelerindeki demirbaş ve kiralık taşıtları kalem sayısına kadar bildiklerini dile getiren Şimşek, merkezi yönetimde 15 bin 10'u kiralık toplam 111 bin 511 taşıt bulunduğunu kaydetti.
Kamunun toplamında 202 bin 849 taşıt olduğunu anlatan Şimşek, bunların 36 bininin Emniyet Genel Müdürlüğü'nde, yaklaşık 12 bininin Milli Savunma Bakanlığı'nda, 7 bin 200'ünün Jandarma Genel Komutanlığı'nda 5 bin 375'inin Sağlık Bakanlığında olduğunu söyledi.
"Taşıt konusundan ben de rahatsızım" diyen Şimşek, yıllık kira bedelinin taşıtın değerinin yüzde 2'sini geçemeyeceğine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı çıkardıklarını anımsattı. Şimşek, "Biz bu sınırlamaları getirdik ve şu anda bir sürü kurum 'Yapamayız, edemeyiz' diyor. Yapacaksınız çünkü hem taşıt kiralamalarında olsun hem diğer konularda olsun gereken hassasiyeti göstereceğiz" diye konuştu.
Sataşma gerekçesiyle söz alan CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Şimşek'in TEKEL ile ilgili EBİTDA'dan bahsetmek yerine değerleme raporunu ortaya koyması gerektiğini dile getirerek, raporun ödemeler dahil özelleştirme süreci tamamlanmadan açıklanamayacağına ilişkin yasa hükmünü AK Parti'nin getirdiğini belirtti.
Vergi uzlaşmasının eskiden beri olduğunu ifade eden Erdoğdu, "Doğru ama hep AKP destekçisi şirketlerin raporları mı çürük geliyor, onların vergilerinin yüzde 90'ı siliniyor?" dedi.
Şimşek, 2/B kapsamındaki tarım arazilerinin kıymet tespitlerinin esas ve usullerini iki hafta önce onayladığını açıklayarak, 2015'in ilk çeyreğinden itibaren satış işlemlerinin tamamlanmasına hazır olabileceklerini dile getirdi.
Türkiye'nin alacağı F-35 savaş uçakları için ortaklığa katılım bedelinin 929 milyon dolar olduğunu, şimdiye kadar 354 milyon dolar ödendiğini belirten Şimşek, 100 uçağın temininin toplam bedelinin 16 milyar dolar olduğunu kaydetti.
Toplam döviz ve altın rezervinin dış borç stoğuna oranının 2002'de yüzde 21,7, 2013'te yüzde 33,7, 2014 ikinci çeyrek itibariyle yüzde 33,2 olduğunu anlatan Şimşek, kısa vadeli borçlara oranın ise 2002'de yüzde 70,9, 2013'te yüzde 101,3, 2014 ikinci çeyrekte yüzde 102,2 düzeyinde bulunduğunu söyledi. Toplam rezervin toplam dış borç skoğuna oranında iyileşme olduğunu, ancak kısa vadeli borçlanma oranında kötüleşmenin söz konusu olduğunu ifade eden Şimşek, "Bir miktar rezerv biriktirmemizde fayda var. Dalgalı kur sisteminde rezerv tek başına yeterli olmuyor. Önemli olan makroekonomik politikalarınızın sağlıklı olması" diye konuştu.
AA