Ilısu Barajı 2014 yılında tamamlanacak!
Güneydoğu Anadolu Projesi"nin (GAP) anahtar konumundaki Ilısu Barajı ve Hidroelektrik Santrali (HES) tamamlanacağı 2014 yılından itibaren bölge ve Türkiye ekonomisine dev katkı sunacak
Temeli Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından atılan Cumhuriyet tarihinin en büyük projelerinden olan GAP"ın anahtar projesi Ilısu Barajı ve HES"i tamamlandığında, göl hacmi bakımından Türkiye"nin ikinci büyük barajı olacak. 2014 yılında hizmete alınması planlanan proje, kurulu güç ve yıllık enerji üretim kapasitesi bakımından da Atatürk, Karakaya ve Keban"dan sonra 4"üncü büyük HES olma özelliğini kazanacak.
Dicle Nehri üzerine inşa edilen, Suriye sınırına yaklaşık 45 kilometre mesafede olan Ilısu, temelden 135 metre yüksekliğine, 43,8 milyon metreküp dolgu hacmine ve bin 820 metre kret (barajın önünde inşa edilen betonarme, toprak dolgu vb. bölümün üst kısmı) uzunluğuna sahip olacak barajın gölünde aynı zamanda 11 milyar metreküp su depolanacak. Her biri 200 megavat (mw) gücünde 6 üniteden oluşan ve toplam kurulu gücü bin 200 mw olan santral devreye girdiğinde, yılda ortalama 3,8 milyar kilovatsaat enerji üretimi gerçekleştirilecek. Bu enerji üretiminin yanı sıra Ilısu Barajında regüle edilen ve daha sonra inşa edilecek Cizre Barajına bırakılacak sularla Nusaybin, Cizre, İdil, Silopi ovalarında toplam 130 bin hektar tarım arazisi suya kavuşacak. Ilısu Barajının ürettiği enerjinin ekonomiye katkısı yılda 600 milyon lirayı bulacak.
Sadece barajın inşaatında şuanda binlerce kişi ekmek yerken, modern tarım yöntemleri ve ürün çeşitliliği ile üreticinin geliri kat be kat artacak. Baraj gölünde yapılacak balıkçılık da yöredeki insan için önemli bir gelir kaynağı olacak.
-5 KENTE KATKI SUNACAK-
Devlet Su İşleri 16. Bölge Müdürü Mahmut Dündar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ilısu Barajı ve HES Projesi, Türkiye"de bugüne kadar yapılmış olan barajların içerisinde Atatürk Barajı"ndan sonra gövde hacmi bakımından ikinci sırada, üreteceği enerji potansiyeli bakımından Atatürk, Karayaka ve Keban"dan sonra 4. büyük baraj olduğunu belirterek, Türkiye"nin en önemli su kaynaklarından biri olan Dicle Nehri üzerinde yapılmış ve yapılacak en büyük baraj ve Hidroelektrik Santrali projesi olduğunu anımsattı.
Bu yönüyle bakıldığında projenin bölgedeki 5 kenti, Mardin, şırnak, Siirt, Batman ve Diyarbakır"ı direkt ilgilendiren bir konumu söz konusu olduğunu, 5 ilin değişik alanlarını kapsayan bir göl alanına sahip olduğunu belirten Dündar, göl alanının büyüklüğü nedeniyle de yapıldığı tarihten itibaren deniz ulaşımına da imkan verecek bir konuma da geleceğini bildirdi.
Dündar, bu sayede baraj gövdesinin bulunduğu Dargeçit ve Güçlükonak arasındaki bölgeden bir tekneye binildiğinde 137 kilometre sonra Diyarbakır ile Batman arasındaki Bismil köprüsüne kadar yolculuk yapılabileceğini ifade ederek, şöyle dedi:
'Diğer taraftan Batman"ın hemen dibindeki Batman Barajı"nın yanına, Diyarbakır Silvan ilçesine bağlı Sinan köyüne, Batman"ın Beşiri ilçesine ve önemli dini turizm merkezlerinden biri olan Siirt"in Tillo ilçesinin arkasındaki Botan çayına kadar tekneyle gidilebilecek. Bu aynı zamanda sözü edilen yerleşim alanları arasında geniş bir alanda baraj gölü üzerinden ulaşım ağının teşkili anlamına geliyor. Bu durum ulaşım açısından olduğu kadar kültür ve turizm bakımından da apayrı bir güzellik, beraberinde turizm hareketi meydana getirecektir. Bu büyüklükteki bir göl alanı üzerinde, daha önce DSİ olarak Atatürk Baraj gölünde üzerinde yapmış olduğumuz etkinliklerin bir benzerinin, burada yapılmaması için bir neden yok. Su sporları açısından son derece önemli olacak.'
-7 BİN KİşİNİN GEçİM KAYNAÄI-
Dündar, Ilısu projesinin Türkiye"de bugüne kadar yapılmış olan büyük hidroelektrik santralleri içerisinde 4. büyük hidroelektrik santral olarak yılda yaklaşık 3,8 milyar kilovatsaat enerji üreterek ülke ekonomisine 600 milyon lira yıllık enerji girdisi olacağını ifade ederek, 'şu anda baraj inşaatında bin vatandaşımız çalışıyor. Her birinin ailelerini 7 kişiden düşünürsek şu an 7 bin insanımızın geçimlerini sağlayacağı bir geçim kaynağı söz konusu. Dolaylı olarak yöredeki ticari faaliyete büyük katkı sunuyor. Cizre ve İdil ovalarında bulunan 120 bin hektarlık alan modern sulama sistemi olan borulu sulama şebekesine kavuşacak ve yöre vatandaşlarımızın gelirini en az 3 kat arttıracaktır. Ilısu Projesi, çok yönlü bir projedir' dedi.
Dündar, baraj inşaatında çalışan bin kişiden 800"ünün barajın yakınındaki köylerde yaşayan vatandaşlar olduğunu, Ilısu köyünde 48 hak sahibinden 30"unun barajda, bir kısmında kazılarda çalıştığını kaydetti.
Ilısu köyündeki vatandaşların yeni Ilısu köyüne yerleştiklerini, eski köyün tamamen boşaltıldığını anımsatan Dündar, şöyle devam etti:
'Vatandaşlarımız hayvan kooperatifçiliği yapmaları yönünde de özendiriliyor. Tabi bu özendirme onlarında bu noktadaki istekleri anlamında belirleyici olacaktır. Vatandaşların arazileri su altında kalacağı için bedelleri ödedik. Önemli bir kısmı baraj inşaatında çalışıyor. Bu vatandaşlarımız için sayın Bakanımızın talimatları doğrultusunda çevre Orman İl Müdürlüğümüz ile görüşerek devlete ait hazine arazilerinin 49 yıllığına tahsis etmek sureti ile buralardan istifade etmeleri için çalışmalar yapılıyor. Biz de DSİ olarak barajımızın şantiye alanı içerisinde 70 dönümlük bir alana her türlü bodur meyve ağacı diktik. Burada modern bir damlama sulama sistemi de kuruyoruz. Zeytincilik faaliyetinin örnek teşkil etmesi bakımından bin 750 tane zeytin fidanını diktirdik. Bu alan içerisine ayrıca 3 bin 100 tane meyve ağacı bu alana dikmek sureti ile önümüzdeki yıl inşallah 2011"in sonlarına doğru oranın meyvelerini yemiş olacağız. Asıl amacımız vatandaşlarımızı modern tarımcılığa özendirmektir. Ilısu Projesi yaklaşık 4 milyar liralık bir bütçeye sahip. şu andaki öngörümüz bu, ancak bu rakam değişebilir.'
-HASANKEYF, BÖLGENİN YILDIZI OLACAK-
Ilısu Barajı"nın faaliyete geçmesiyle yörede kooperatifler aracılığıyla balıkçılık yapılabileceğini, ayrıca Hasankeyf"in yeni şekliyle alacağı konumunu daha üst seviyelere çıkaracağını, Hasankeyf"in turizm bakımından büyük bir cazibe merkezi haline geleceğini belirten Dündar, yeni yerleşim alanında, Hasankeyf"in geleceğin en büyük turizm merkezi haline geleceğini ifade etti.
Dündar, Hasankeyf"in çehresinin değişmesinin yanında, kültür ve turizm faaliyetlerinden dolayı da bugün bölgede hiç bir ilde bulunmayan turizm potansiyeline sahip bir yerleşim birimi olacağını ve ciddi turizm girdisinin sağlanacağını anlatan Dündar, şöyle konuştu:
'Yeni Hasankeyf yerleşim alanın hemen yanı başında bir kültür müzesi adası var. Bu müzede Hasankeyf"in aşağı kesimlerinde taşınacak, kültür mirası, insanlığın hizmetine sunulacak. Hiç bir şekilde göl alanı içinde kalmayan yukarı kale kesimi dediğimiz önemli ziyaret merkezi bu göl alanı sayesinde gölün üzerinden ve kara yoluyla iki yönlü ulaşım sağlanmış olacak. Böylece yeni Hasankeyf ilçe merkeziyle bu tarihi yerleşim yeri arasında sürekli ziyaret gerçekleşmiş olacak. Hasankeyf çok önemli bir konuma gelecek. Hasankeyf bölgenin kültür ve turizm yıldızı olmaya aday nadide yerlerden biri olacaktır. çehresine bu renkliliği katarken de yeni Hasankeyf yerleşimi itibariyle de vatandaşlarımızın daha güzel yerleşim imkanlarına kavuşması sağlanmış olacak. Devlet hizmetleri daha uygun mekanlarda halkımızın istifadesine sunulacak.'
-KÖYLÜLERİN DE YAşAMINI DEÄİşTİRDİ-
Ilısu Baraj inşaatı nedeniyle kendileri için yapılan yeni evlere taşınan Ilısu köylüleri yaşamlarından memnun. Ilısu Köyü Muhtarı Mehmet Nezir çelik"in işbirliğiyle köylüler için ek gelir getirici projeler üzerinde çalışan yüklenici firma Nurol-Cengiz"in İdari ve Sosyal İşler Müdürü Güven Tılıç, da, yörede ciddi bir keklik ve bıldırcın popülasyonu bulunduğunu belirterek, bu potansiyelden köylülerin kalıcı ek gelir elde etmesi için yararlanabileceklerini söyledi. Muhtar, köy imamı, köylüler ve İlçe Tarım Müdürlüğü yetkilileri ile toplantılar yaptıklarını belirten Tılıç, GAP kapsamındaki kredilerden de yararlanarak, bıldırcın, keklik ve hindi üretimi yapmayı, seracılık ve meyveciliği de geliştirmeyi hedeflediklerini kaydetti. Tılıç, yeni Ilısu Köyünde vatandaşların geçmişiyle bağını koparmamak için yörenin ilk açık hava müzesini de kuracaklarını ifade ederek, 'Eski köyün fotoğrafları ile köylülerin geçmişte kullandıkları loğ ve dibek taşı, kara saban gibi gereçler bölgede çalışan arkeologların desteğiyle köy konağının etrafında bir etnografya müzesi biçiminde düzenlenecek' dedi.
Ilısu Barajı Proje Müdürü İbrahim Yavrucu da bölgeye yalnızca bir baraj yapmadıklarını, tüm ekip olarak, sosyal sorumluluk gereği bundan çok daha fazlasını yapıp yöre halkının yaşam standartlarını kalıcı olarak yükseltmeyi hedeflediklerini söyledi.
Barajdan etkilenecek köyler arasında olan Karabayır köyünde oturan ve baraj şantiyesinde çaycılık yapan Cevat Öner (29), 2007 yılından bu yana baraj şantiyesinde çaycılık yaptığını, bulduğu iş sayesinde değişen yaşamını şöyle anlattı:
'Daha önce bizim buralarda çalışmak amacıyla ilkbaharda evden çıkar Ocak ayına kadar dışarıda kalırdık. Barajda bulduğum iş sayesinde hayatım değişti. Ayrıca yol, su ve elektriğe kavuştuk. Ben hem kendi aileme, hem de ağabeyimin çocuklarına bakıyorum. Baraj olmasaydı ne yapardım bilmiyordum. şimdi sağlık güvencemiz var. Sabahları işimize geliyor, akşamları evimize gidiyoruz. Sorunlarımız varsa müdürlerimize söylüyoruz. Bu iş sayesinde artık çocuklar babalarını tanıyarak büyüyor. Eskiden uzun süre eve gelinmediği için çocuklar babalarını bile tanımıyordu. Geçen gün taşeron bizden iki işçi istedi. Gittim köye işçi bile bulamadım. Herkes baraj inşaatında çalışıyor, buradan ekmek yiyor. 50 yaşındaki amcam bile çalışıyor.'
-'BERDELİ ENGELLEDİ'-
şantiyenin temizlik işinde çalışan Yasemin Sancar (20) ise sadece bir yıl okula gidebildiğini belirterek, barajın yapımıyla adeta yaşamlarına sihirli bir elin dokunduğunu söyledi.
Dargeçit"te oturduğunu, daha önce hiç çalışmadığını, yetkililere ulaşarak şantiyede çalışmak istediğini aktardığını, daha sonra bu dileğinin gerçekleştiğini anlatan Sancar, şöyle konuştu:
'İşe alıp, önce bazı eğitimlerden geçirildik. Nasıl temizlik yapılır, hangi deterjanlar kullanılır şeklinde kısa bir eğitim sürecimiz oldu. İşe başlayınca da hızla yaşamım değişti. Zaten baraj, buradaki herkesin yaşamını değiştirdi. Artık geleceğe daha güvenle bakıyoruz, gelecek korkumuz yok. İnsan yerine konuluyoruz, artık ailemizin gözünde daha değerliyiz. 8 kardeşiz. Kardeşlerim okuyor. Bir süre önce 19 yaşındaki kız kardeşim evli ve 2 çocuk babası birisine kaçtı. Babam da onu cezalandırmak için eniştemin kız kardeşini berdel yapmak istedi. Babama şiddetle karşı çıktım. "Eğer berdel yaparsan; artık ben çalışıyorum, senin eline bakmıyoruz, alırım annemi kardeşlerimi, ev tutarız, nereye gidersen git." dedim. Düşündü, taşındı, yanlış yaptığını anladı. O dönemde babam çalışmıyordu. Ben çalıştığım için, elim ekmek tutuğu için babama direndim. Sonunda vazgeçti. Ama ekonomik bağımsızlığım olmasaydı, kendi ayaklarım üzerinde durmasaydım, babam bizi dinlemezdi. Yani artık benim de evde sözüm geçiyor. Daha önce babam yılın 6 ayı başka illerde inşaatlarda çalışıyordu. şimdi babam da baraj inşaatında çalışıyor. çalışmadığım dönem fazla elbisem bile yoktu. çünkü alamıyordum, kıt kanat geçiniyorduk. şimdi işim sayesinde eve katkım oluyor. Annem kalp hastası, onun tedavisini yaptırabiliyorum. çok mutluyum, başım dik yürüyebiliyorum, çarşıya çıktığımda ne istesem alıyorum, sigortam yatıyor. Daha ne isteyeyim ki, eğer çalışmasaydım sonuçta istemediğim biriyle beni evlendireceklerdi, bir boğaz eksilsin diye, 6 yaşındaki kardeşimin gözünde bile şimdi daha değerliyim.'
Sancar, emekli olana kadar çalışmayı hayal ettiğini, burada kazandığı deneyimle baraj inşaatı bittikten sonra da çalışabileceğini umduğunu belirterek, 'Eşimin eline bakmak istemiyorum. çapadan, fındıktan, kurtulduk. Temiz güzel bir yerde çalışmanın mutluluğunu yaşıyorum. Her gün yeni bir şey öğreniyorum. Ayrıca Baraj bitmeden de evlenmeyi düşünmüyorum' dedi.
AA