Genel

Ilısu Köyündeki 48 konutun yapımı tamamlandı!

Ilısu Barajı’ndan ilk etkilenecek yerleşim birimi olan Ilısu Köyü’ndeki vatandaşlar için hazırlanan 48 konutun yapımı tamamlandı

Ilısu Barajı’ndan ilk etkilenecek yerleşim birimi olan Ilısu Köyü’ndeki vatandaşlar için hazırlanan 48 konutun yapımı tamamlandı. Devlet Su İşleri, Yapı İşleri Genel Müdürlüğü ve TOKİ Başkanlığı arasında imzalanan üçlü protokol çerçevesinde TOKİ tarafından yapımı tamamlanan, cami, köy odası ve oyun parkı gibi sosyal donatıların da yer aldığı 48 konutun anahtarı, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu tarafından 20 Ekim 2010 çarşamba günü törenle hak sahiplerine teslim edilecek.

Devlet Su İşleri 16. Bölge Müdürü Mahmut Dündar, AA muhabirine yaptığıaçıklamada, evleri Ilısu Barajı suları altında kalacak köylülerin yeniden yerleşimini sağlamak amacıyla yürütülen çalışmalar kapsamında vatandaşlardan gelen talep doğrultusunda 48 konutun yapımının tamamlandığını söyledi. Kentin mimari, kültürel ve tarihi özellikleri ile halkın yaşam biçiminin de dikkate alındığı yeni yerleşim alanında konut dışında cami, köy odası ve ahır da yapıldığını ifade eden Dündar, ayrıca 8 derslikli bir köy okulu yapılacağını bildirdi. Vatandaşların ihtiyaçları ve beklentileri doğrultusunda son derece modern ve kullanışlı konutlar hazırlandığını kaydeden Dündar, şöyle konuştu: "Başbakanımızın talimatları, vatandaşlarımızın talepleri doğrultusunda hazırlanan bölge standartlarının üzerindeki konutlar, çevresi, yerleşim alanı fonksiyonelliği açısından Türkiye’de ilk diyebileceğimiz özelliklere sahip.
 Hazırlanan alternatif 3 konut tipinden hak sahiplerinin tercih ettiği 125 metrekarelik 3 1 dairelerden oluşan 48 konuttan oluşan yeni yerleşim alanını Ilısu Köyü’nün yaklaşık bir kilometre ilerisinde oluşturduk. Bu konutların bedeli yaklaşık 71 bin lira. Vatandaşlarımız 5 yıl geri ödemesiz daha sonraki 15 yıl da vade farksız taksitlerle bu evlere sahip olabilecek."

"KADINLARA KONUTLARA HAYRAN KALDI"
 

Dündar, barajdan etkilenen diğer köyler için de aynı süreç izlenerek,planlı, kaliteli ve yaşanabilir yeni yerleşim alanları inşa etmeyi
sürdüreceklerini ifade ederek, vatandaşların yeni yerleşim alanı isteyip istemediklerini belirlemek için anket yaptıklarını söyledi.
Ilısu Köyü’ndeki vatandaşlar için oluşturulan örnek köyün talep eden vatandaşlar için de uygulanacağını kaydeden Dündar şöyle dedi:"Bu konutlar evleri Ilısu Barajı suları altında kalacak vatandaşlar için örnek teşkil edecek. Bu kapsamda barajdan etkilenen Hasankeyf yerleşim alanında da çalışmalarımız sürüyor. Bu yılın sonuna kadar altyapı ihalesi tamamlanacak. Üst yapı ihalesinin de tamamlanması halinde 58 örnek konutun inşaatına 2010 yılında başlanacak. Oluşturduğumuz örnek köyü özellikle bölgedeki kadınlarımızın beğenisine sunduk. Tamamladığımız konutlara hayran kaldılar. Aynı evlere kendilerinin de sahip olmak istediklerini söylediler. Talep geldiği taktirde yeni yerleşim alanlarının hangi köy için kaç konuttan oluşacağına karar vereceğiz. Bu
 konuda vatandaşlarımızın özgür iradesi geçerli olacak. Vatandaşlarımız isterse aynı şartlarda bu evlere sahip olabilecek. Yada mevcut yapılarının kamulaştırma bedellerini alarak arzu etikleri yerde yerleşme imkanına sahip olabilecek. Bu bir
zorunluluk değil gönüllülük esasıdır. SİT alanı olan Hasankeyf’te yapılaşma izni bulunmadığından başta hükümet konağı olmak üzere aralarında belediye, karakol, sağlık ocağı ve okulların da yer aldığı birçok kamu binası derme çatma yapılarda
 hizmet vermekte ve yetersiz kalmaktaydı. Vatandaşları oturduğu konutlar çok daha kötü bir durumdaydı. Resmi dairelerin inşaatına da 58 konutla birlikte 2010 yılında başlanacak."

KÜLTÜR MÜZESİ

Dündar, Ilısu Barajı altında kalacak kültür varlıklarının gün yüzüne çıkarılmasına yönelik kazı çalışmalarının Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca yürütüldüğünü ifade ederek, zengin tarihsel birikimin sergilenmesi amacıyla yeni yerleşim alanında bir "Kültür Müzesi" oluşturacaklarını söyledi. Baraj sularının tutulması halinde oluşturulacak bir ada üzerinde kurulacak müzede tarihi birikimin sergileneceğini ifade eden Dündar, "Su altında kalacak kültür varlıklarına ait kazı çalışmaları ile gün yüzüne çıkarılan tarihsel birikim yeniden yerleşim alanında oluşturulacak ’Kültür Müzesi’nde teşhire sunulacak. Bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin bu müzeden istifade etmesi sağlanacak" dedi.

Hasankeyf’in mevcut yerleşim alanındaki yapıların geçmişten bugüne gelinen süreç içerisinde doğanın tahrip edici şartları altında büyük bir kısmının ayakta duramaz hale geldiğini bildiren Dündar, şöyle dedi:"Hasankeyf’te 16 Temmuzda bir kaya kopması meydana geldi. 60 metre uzunluğunda, 40 metre genişliğinde ve yaklaşık 6 metre kalınlığında bir kaya
 kütlesi blok halinde koparak düştü. Sabaha karşı 03.00’ de meydana gelen olayda
 bir vatandaşımız hayatını kaybetti. Gündüz saatlerde gerçekleşmiş olsaydı çok
 sayıda can kaybı meydana gelebilirdi. Henüz baraj yapılmadığı halde bu kaya
 kopmalarının meydana gelmesi tahribatın işaretidir. Risk teşkil ettiği için o
 günden sonra bu alan ziyarete kapatıldı. Kalenin üzerinde bulunan kaya parçasında
 da kopmalar ve ayrışmalar meydana geldiği görülüyor. Bayrağın bulunduğu darphane
 denilen kısımda aynı tehlike ile karşı karşıya. Süreç içerisinde yıkılmaya yüz
 tutmuş bazı değerlerin DSİ tarafından aktarılan kaynak ile iyileştirilmesi ve
 muhafaza edilmesi yönünde büyük hassasiyet gösteriyoruz. Bu kapsamda yürütülen
 çalışmaların finansmanını DSİ olarak karşılıyoruz. Aşağı kesimdeki tarihi
 varlıklarımızı da gün yüzüne çakarıp muhafaza altına alıyoruz. "

TEKNE GEZİLERİ
 

Dündar, Hasankeyf’in asıl kültür ve tarihi misyonunu geleceğe taşıyacak
 yukarı kale ve üst taraftaki yerleşim alanının suyun dışında kaldığını ifade
 ederek, suyun tutulması ile birlikte teknelerle Hasankeyf’te turistlere yönelik
 gezi programları düzenleneceğini söyledi. Projenin, yeniden yerleşim, çevre, kültürel varlıklar, sosyal
 aktiviteler, istihdam, enerji ve sulama ile bir bütün olarak değerlendirildiğini
 kaydeden Dündar, her adımı bu düşünce çerçevesinde gerçekleştirilecek ulusal ve
 uluslararası bir proje olduğunu belirtti. Bölge ve ülke açısından ihtiyaç duyulan enerji kaynağı olmasının ötesinde
 gerek su sporları, gerek sulama ve gerekse de balıkçılık sektörü açısından
 gelecekte çok önemli faaliyetlerin yürütüleceği bir proje olacağını dile getiren
 Dündar, Hasankeyf’i gelecekte çok daha aktif bir şekilde su sporlarının
 yapılacağı, tarih ve kültür merkezi haline getirecek şekilde projeler
 hazırlandığını anlattı.
  

BÖLGEYE 6 YILDA 4 MİLYAR LİRA BÜTÇE AKTARIMI

Dündar, 2015 yılında tamamlanması hedeflenen Ilısu Barajı’nın Türkiye’de
 bugüne kadar yapılmış barajlar içerisinde Atatürk Barajı’ndan sonra gövde dolgusu
 bakımından ikinci, hidroelektrik enerji üretimi potansiyeli açısından da Atatürk,
 Keban ve Karakaya barajlarından sonra 4. büyük proje olduğunu belirterek, Dicle
 Nehrinin üzerinde inşa edilmiş en büyük baraj olduğuna dikkati çekti.
 Ilısu Barajı’nın tamamlanması halinde Cizre Barajının da yapımına
 başlanacağını ifade eden Dündar, bu sayede hem enerji üretileceğini hem de 1
 milyon 220 bin dönüm tarım arazisinin suya kavuşmasının sağlanacağını belirtti.

Dündar şöyle devam etti:"İstihdam oranı artarken vatandaşlarımızın tarımsal gelirlerinde de ciddi miktarda artış kaydedilecek. Sulanmayan arazilerimiz sulanmak kaydı ile istihdama katkısı artırılmış olacak. Kurulu gücü bin 200 megavat olan ve yılda yaklaşık 4 milyar kilovat saat enerji üretecek Ilısu Barajı Projesi için bölgeye 6 yılda 4 milyar lira bütçe aktarılacak. Türkiye’nin enerji açığı çok büyük. İhtiyaç duyulan enerjinin büyük kısmına dışa bağımlı olarak karşılıyoruz. Bu da ihtiyaçlarımızın karşılanmasında ilave maliyet yüklüyor. Her geçen gün enerjiye duyulan ihtiyaç daha belirgin hale gelecektir. Öz kaynaklarımızı bir an önce vatandaşlarımızın istifadesine sunup, refahına katkıda bulunmak arzusundayız.
 Henüz dışa bağımlı olduğumuz enerji kaynakları varken bugünkü kaynakları değerlendirip Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılayamazsak her geçen gün daha da dışa bağımlı hale gelebiliriz."
AA