İller Bankası ihalesine şaibe gölgesi düştü!
İller Bankası tarafından satışa çıkarılan taşınmazların ihalelerine şaibe gölgesi düştü. Şartnamede yer alan muğlak ifadeler dolayısıyla ihaleye iktidara yakın firmaların katılabileceği uyarıları yapıldı.
Sözcü gazetesinden Erdoğan Süzer'in haberine göre, İller Bankası'nın Ankara, İstanbul, Elazığ, Trabzon ve Gaziantep'te yer alan çok değerli 37 adet gayrimenkulü satmak için açtığı ihale ilanındaki belirsiz ifadeler şaibe söylentilerine sebep oldu. Bazı değerli arsaların imar planı hazırlanmadan satılması durumunda devletin çok büyük gelir kaybına uğrayacağı, ihaleyi kazanan şirketlerin ise büyük kazanç sağlayacağı bildirilirken ilanlardaki muğlak ve belirsizliğe neden olan ifadelerinin ihalelere sadece iktidara yakın firmaların katılamasına sebep olabileceği uyarıları yapıldı.
İlbank, kendi mülkiyetinde yer alan 5 kentteki 37 adet taşınmazı ihaleyle satmak için ilan verdi. Büyük bölümü halen İlbank, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile farklı kamu kurumlarının kullandığı bina, arsa ve arazilerin satış ilanındaki açıklama kafa karışıklıklarına sebep oldu.
Bankanın Ankara'da satış listesine aldığı şehir merkezinde bulunan 6 arsanın satış ilanında, ‘Öneri imar planına göre ihaleye çıkılmıştır' notu yer aldı. Bu not, satışa çıkarılan arsanın henüz imar planının onaylanmadığını, fakat imar planının alınması için gerekli başvurunun yapıldığını ifade ediyor. Bu nota göre, emlak piyasasında çok değerli ve yüksek ranta açık olan yerler için kullanılan ‘kupon arsa' niteliği taşıyan bu gayrimenkuller ‘imar belirsizliği' adı altında ihale edilecek. İhale ilanına ayrıca, ‘taşınmazın imar durumuna ilişkin mevcut ve olası yargısal süreçlerden İlbank'ın sorumlu olmayacağı' notu da bulunuyor.
İMAR SORUNU ÇÖZÜLEMEZ Mİ?
Sözcü gazetesine bilgi veren inşaat şirketleri, bu iki not sebebiyle hem gayrimenkullerin çok daha ucuza satılmasına hem de ihaleye katılacak firma sayısının azalmasına yol açacağını belirtti. Bu ifadelerin aynı zamanda, ‘alıcısı şimdiden belli ihale' kuşkusu yarattığını dile getiren firma yetkilileri, “Devlet, arsasının imar sorununu istese hemen çözemez mi? İhale ilanında İlbank ile birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ismi yer alıyor. Dolayısıyla satışı aynı zamanda Bakanlık yönetiyor. Bakanlığın kendi yetkisinde ve çok basit olan imar sorununu çözmeden arsaları satmaya kalkması kamunun bile bile zarara uğratılacağını işaret ediyor. Örneğin 123 milyon 500 bin lira muhammen bedel yazılan Ankara'daki arsanın imar sorunu bitirilmiş olsa ihale 200 milyon liradan başlar, kıran kırana rekabet yaşanır” diye konuştu.
FİRMALAR TEREDDÜTTE KALDI
İlandaki muğlak ifadeler yüzünden ihalelere katılmaktan çekindiklerini, birçok firmanın da aynı tereddütte kaldığını söyleyen bir firma yetkilisi, “Yüzlerce milyon lira değerindeki arsaların ihalesine katılacaksınız, ancak bu arsaların nasıl bir imarı olacağını bilemeyeceksiniz. Böyle bir durumda ihaleye katılabilir misiniz? İmar onaylanmazsa ne olacak? Bu belirsizlik, aslında bu arsaların birilerine önceden söz verildiğini, ihaleye katılımı azaltmak ve fiyatın yükselmesini önlemek için özellikle kurgulandığını işaret ediyor. İktidara yakın bir firma bu sayede çok düşük fiyatla arsaları alır, sonra da imarını onaylattırıp çok çok büyük paralar kazanabilir. Oralara yatırım yapmasına da gerek yok. İmar sorunu biter bitmez yüzde 50 kârla istediğine satar, devletin kazanacağı parayı müteahhit kazanır” dedi.