Emlak Terimleri

İmar kirliliği davası!

İmar planına aykırı ya da ruhsat alınmadan inşaa edilen yapılar imar kirliliğine neden oluyor. Yapı sahiplerine cezai yaptırımlar uygulanıyor. Peki, imar kirliliği davası nasıl açılır?

İmar kirliliği davası!

İmar planına uygun olmayarak hayata geçirilmiş olan yapılar imar kirliliğine neden oluyor. İmar kirliliği, yapıların ruhsatsız olarak ya da ruhsatı alınan yapılar da ruhsata aykırı olarak inşaa edilmiş olması anlamına geliyor.


Yapı ruhsatı alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişiler ile  yapı ruhsatı olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına izin veren kişiler  bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor. 


Bu cezai yaptırımlar ile karşı karşıya kalmak istenmiyor ise kişilerin yapılarını imar planına uygun olarak hayata geçirmesi gerekiyor. Binaların imar kirliliği kapsamına girmemesi için inşaatına başlanmadan önce imar planına uygun olduğuna dair ruhsat alınması gerekiyor. 


Ancak kişi binayı imar planına ve ruhsatına uygun hale getirmesi halinde hiçbir ceza uygulanmıyor. Bunun dışında ise inşaat sahibi ve inşaata yardımcı olan kişiler hakkında dava açılabiliyor. Hatta bu dava sonucunda kişilere ağır yaptırımlar uygulanabiliyor. İmar kirliliği davası yaptırımları ile ilgili hükümlere Türk Ceza Kanunu'nda yer veriliyor. Bu yaptırımlar arasında;


* Yapı ruhsatı alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişiler ile  yapı ruhsatı olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına izin veren kişiler  bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor. 


* Yapı kullanma izni alınmamış binalarda herhangi bir sınai faaliyetin icrasına müsaade eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor. Bu konuyla ilgili yargıtay kararı örneği aşağıda yer alıyor;




T.C.

YARGITAY

4. CEZA DAİRESİ

E. 2010/9713

K. 2012/7321

T. 28.3.2012

• İMAR KİRLİLİĞİNE NEDEN OLMA SUÇU ( Mevcut Bina İçerisinde Herhangi Bir Taşma Olmaksızın Binanın Bölümleri Ayrılarak Bina Vasfını Taşımayan Değişiklikler Yapılmasının Bu Suçu Oluşturmayacağı )

• BİNA VASFI ( İmar Kirliliğine Neden Olma Suçu – Yapılan Ruhsatsız Bölümün Bina Vasfında Bulunmasının Suçun Unsuru Olduğu )

5237/m.184

ÖZET : TCK. nun 184. Maddesinde yapılan ruhsatsız bölümün bina vasfında bulunması gerektiği suçun unsuru olarak kabul edilmiştir. Mevcut bina içerisinde herhangi bir taşma olmaksızın binanın bölümleri ayrılarak bina vasfını taşımayan değişiklikler yapılmasının bu yasa maddesi kapsamında kabul edilmesi mümkün olmadığından, sanığın beraatine karar verilmesi hukuka uygundur.


DAVA : Yerel Mahkemece verilen imar kirliliğine neden olmak eylemine ilişkin beraat hükmü temyiz edilmekle ,başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:


KARAR : Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.


Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ,belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;


SONUÇ : Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan B… Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz ididaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye aykırı olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 28.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


YEREL MAHKEME İLAMI


SUÇ TARİHİ : 19.01.2007


İDDİANAME : Yukarıda açık kimliği yazılı bulunan şüphelinin kiracı sıfatıyla bulunduğu Sunullah Mahallesi … adresindeki işyerine ruhsat ve eklerine aykırı olarak asma kat inşaa ettiği, suça konu yapının 3194 Sayılı İmar Kanunun 5. maddesinde belirtilen bina tanımına uyduğu, binanın yıkılmadığı gibi, eski haline de getirilmediği,inşaatın tamamlandığı, belediye sınırları içerisinde bulunduğu,böylelikle şüphelinin atılı suçu işlediği tüm soruşturma dosyası kapsamından anlaşılmakla; Şüphelinin mahkemenizce yargılanmasının yapılarak TCK 184/1 maddesi gereği hapis cezası ile cezalandırılmasına, hakkında TCK 53/1-2 maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilmesi kamu adına talep ve iddia olunur.19/11/2007

MAHKEME KARAR GEREKÇESİ:


Sanık hakkında her ne kadar kiracı sıfatı ile bulunduğu … adresindeki işyerine ruhsat ve eklerine aykırı olarak asma kat inşa ettiğinden bahisle TCK. Nun 184/1. Maddesi gereğince cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de, mahkemece yapılan keşif mahallinde yapılan gözlemler ve dosyaya sunulan bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere, sanık tarafından kiracı sıfatı ile kullanılan dükkan içerisinde bulunan asma katın arka yola bakan galeri boşluğuna ilave döşeme yapılarak asma kat alanına dahil edilmiş, ancak yapılan işlemlerin hepsinin daha önce mevcut dükkan alanı içerisinde yapıldığı, bu büyütmenin bina dışına taşmadığı ve diğer ana yapının ortak yerler kapsamına giren bölümlerine tecavüz etmediği, bağımsız bölüm hacmi içinde bir değişiklik yapıldığı ve bağımsız bölümün dış noktaları olan hacminin dışına bir taşma yapılmadığı, yapılan bölümlerin bu hali ile imar mevzuatına aykırı ise de, TCK. Nun 184. Maddesinde belirlenen bina vasfında kabul edilemeyeceği, TCK. nun 184. Maddesinde söz konusu yapılan ruhsatsız bölümün bina vasfında bulunması gerektiği suçun unsuru olarak kabul edilmiştir. Mevcut bina içerisinde herhangi bir taşma olmaksızın binanın bölümleri ayrılarak bina vasfını taşımayan değişiklikler yapılmasının bu yasa maddesi kapsamında kabul edilmesinin mümkün görülmediği anlaşılmakla, sanığın müsnet suçtan beraatine karar vermek gerekmiştir.


HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklanan Nedenler İle;


Sanık hakkında her ne kadar imar kirliliğine neden olmak suçu nedeni ile cezalandırılması istemi ile kamu davası açılmış ise de, sanığa isnat edilen suçun unsurları itibari ile oluşmadığı anlaşılmakla, müsnet suçtan CMK. 223/2-a. maddesi gereğince sanığın bereatine dair 06.03.2008 tarihinde karar verilmiştir.


İmar kirliliği etkin pişmanlık nedir?



Öznur Yaslı/Emlakkulisi.com