İmar kirliliğinin cezası!
İmar kirliliğine, yapı ruhsatı alınmadan inşaatına başlanmış yada ruhsatı alınmış ancak ruhsata aykırı olarak inşa edilmiş yapılar neden oluyor. Bu yapılara bazı yaptırımlar söz konusu oluyor. Peki, imar kirliliğinin cezası nedir?
İmar kirliliğinin cezası!
Yapının inşaatına başlamadan önce yapı sahibinin yapıya başlayabilmek için yapı ruhsatı almış olması gerekiyor. Yapı ruhsatı alınmadan inşaatına başlanan yapılar imar kirliliğine neden olan yapılar arasında yer alıyor.
İmar kirliliğine neden olan yapılar arasında bir de yapı ruhsatı alınmış ancak yapının ruhsata aykırı olarak inşaa edilmiş olması yer alıyor. Yani yapının imar kirliliğine neden olmaması için, yapının inşaatına başlamadan önce yapı ruhsatı alınmış olması gerekiyor ruhsatı alınan yapılar içinse, alınan ruhsata uygun şekilde inşattının yapılması gerekiyor.
Ruhsat almadan ya da alınan ruhsata uygun olmayan şekilde inşaa edilen yapılara ve yapı sahiplerine cezai yaptırımlar uygulanıyor. Bu hususla ilgili açıklamalar Türk Ceza Kanunu'nda yapılıyor. Peki, imar kirliliğinin cezası nedir?
A. Yapı ruhsatı alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan veya yaptıran kişiler ile yapı ruhsatı olmadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektrik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına izin veren kişiler bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor.
B. Yapı kullanma izni alınmamış binalarda herhangi bir sınai faaliyetin icrasına müsaade eden kişi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılıyor.
C. Kişinin, ruhsatsız ya da ruhsata aykırı olarak yaptığı veya yaptırdığı binayı imar planına ve ruhsatına uygun hale getirmesi halinde, bir ve ikinci fıkra hükümleri gereğince kamu davası açılmaz, açılmış olan kamu davası düşer, mahküm olunan ceza bütün sonuçlarıyla ortadan kalkıyor. Konuyla ilgili olarak yargı kararı aşağıda yer alıyor;
TCY.nın 184/1.maddesinde "yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapan ve yaptıran" kişilerin cezalandırılması öngörülmüş olup, İmar Yasası'nın 5.maddesinde de bina kavramının tarifi "Bina; kendi başına kullanılabilen, üstü örtülü ve insanların içine girebilecekleri ve insanların oturma, çalışma, eğlenme ve dinlemelerine veya ibadet etmelerine yarayan, hayvanların ve eşyaların korunmasına yarayan yapılardır" şeklinde açıklanmıştır. Somut olayda, 18.04.2005 tarihli yapı tespit ve tatil tutanağında "zemin+1 normal kat üzerine 64 m2 ebadında 2.normal katın kaba inşaatının tamamlandığı, çatısının kaplandığının" belirtildiği, sanığın soruşturma evresindeki ifadesinde "2005 yılında, evinin üstünde bir kat daha yapıp, üzerini çatı ile kapattığını" söylemesi ve bilirkişi raporunda da "tutanak tarihinden sonra davaya konu teras katın sıvası yapılıp, pencerelerinin takıldığı, teras katın 2005 yılı mart-nisan aylarında yapıldığının" açıklanması karşısında, davaya konu teras katın "bina" niteliğinde ve yapımının ruhsata tabi olduğu gözetilmeden ve bu hususlar tartışılıp reddedilmeden, yasal olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi yasaya aykırıdır (4. CD. 8.2.2010, 7912/1544).
İmar kirliliğine neden olma suçunun unsurları!
Öznur Yaslı/Emlakkulisi.com