01 / 05 / 2024

İMO Diyarbakır Şubesi’nin 22. Olağan Genel Kurulu yapıldı!

İMO Diyarbakır Şubesi’nin 22. Olağan Genel Kurulu yapıldı!

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Diyarbakır Şubesi’nin 22. Olağan Genel Kurulu, İMO Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.Genel Kurul, yapılan konuşmaların ardından Çalışma Raporu'nun okunması ve değerlendirmesi ile devam etti.




İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Diyarbakır Şubesi’nin 22. Olağan Genel Kurulu, İMO Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.


Genel Kurul'da konuşan İMO Şube Başkanı Turan Kapan, iki yıllık dönemde, ülkede sadece meslek alanları ve kentleriyle değil, toplumsal yaşam alanlarına yönelik de çok ciddi müdahaleler yaşandığı belirterek, hendekler üzerinden bölge kentlerinde tankla topla, sokağa çıkma yasaklarıyla yürütülen şehir savaşında, vicdanların kabul edemeyeceği, akıldan ve hukuktan yoksun uygulamaların devreye sokulduğunu kaydetti. Kapan, Hükümeti bir an önce, kim, ne zaman, nerede, nasıl müzakere masasını devirdiği tartışmalarını bir tarafa bırakarak, diyalog kanallarını açmaya davet itti. 



İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Diyarbakır Şubesi 22. Olağan Genel Kurulu, İMO Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Genel Kurula, İMO Diyarbakır Şube Başkanı Turan Kapan ve yönetim kurulu üyeleri, eski şube başkanları, oda üyesi inşaat mühendisleri, Şube'ye bağlı Temsilcilik Yönetim Kurulu üyeleri ile TMMOB'ye bağlı odaların temsilcileri katıldı. Genel Kurul'da, başkanlık panı oluşturulduktan sonra Şube Başkanı Turan Kapan bir konuşma yaptı. "Hepinizi 21. Dönem Yönetim Kurulu adına saygıyla selamlıyorum. Hoş geldiniz" diyerek konuşmaya başlayan Kapan, 21. Dönem'in (2014-2016) mevzuat değişiklikleriyle odaların kamu adına yapmakla mükellef olduğu mesleki denetimlerin ortadan kaldırıldığı, böylece üyelerle ilişkilerinin zayıflatılmak, örgütlülüklerinin dağıtılmak ve ekonomik kaynaklarının kısıtlanmak istendiği bir dönem olduğunu söyledi. Kapan, Türkiye'nin tüm kentlerinin iklimini, kültürünü, mimari yapısını dikkate almadan birbirine benzeten, kentleşmeyi beton bloklar olarak algılayan anlayışın, kentleri "kentsel dönüşüm" denilen fırtınayla, çalışma alanlarını "daha fazla üretim ve kar hırsıyla", doğayı "HES"lerle, özel yaşamlarını mahalle baskısıyla, bölgelerini ise hendek bahanesiyle cehenneme çevirdiğini kaydetti. 



'İlişkiler geliştirdik, ziyaretler gerçekleştirdik'



Odalarının mesleki denetim yetkisinin elinden alındığı, örgütlülüklerinin hükümet ve havuz medya tarafından çirkin iftiralara maruz kaldığı bu dönemde, şube çalışmalarını aksatmadan, kamuoyunu doğru bilgilendirmeye çalışarak, TMMOB'nin aldığı kararları uygulayarak toplumsal muhalefetle beraber hareket ettiklerini ifade eden Kapan, "Kentteki kamu kurumlarıyla, sivil toplum örgütleriyle, diğer şubelerle, oda merkeziyle, temsilciliklerle, meslektaşlarla ilişkiler geliştirilmiştir. İşyeri ziyaretleri gerçekleştirilmiş, Oda merkezinin düzenlediği toplantılara katılım sağlanmış, şubelerle ortak programlar hayata geçirilmiştir. Meslek içi eğitim programları kapsamında seminerler, kurslar ve çalıştaylar düzenlenmiştir. Meslek içi denetim çalışmalarına, bilirkişilik hizmetlerine, meslek alanımızı ilgilendiren aktivitelere ağırlık verilmiş, genç-İMO örgütlenmesi güçlendirilmiştir” dedi.


'Genel Kurul yapılması gerekenlerin tartışıldığı bir platform olmalıdır'


İçinde bulundukları sürecin, sadece siyasi iklimin değil, mesleki açıdan da çok ciddi gerilemelerin yaşandığı bir dönem olduğuna vurgu yapan Kapan, konuşmasına şöyle devam etti:


"O nedenle şube genel kurulumuz, görev değişiminin yanı sıra, mesleğimizi hiçleştirilen uygulamalara karşı politika belirleme yeri olmalıdır.


Şube genel kurulumuz, mühendisin tek görevini evrak imzalamaktan ibaret sayan, üretimden, mesleğinden, sorumluluklarından koparan anlayışlara karşı neler yapılması gerektiğinin tartışıldığı bir platform olmalıdır. İş güvenliği sertifikaları harıl harıl dağıtılırken, neler yapılması gerektiğinin tartışıldığı bir kurul olmalıdır. Yapı denetimini yapan ile denetlenen arasındaki ticari ilişkiye daha güçlü itirazlarımızın olduğu bir yer olmalıdır. Şube genel kurulumuz, Odamızın var olma gerekçesini, mesleki anlamda sorumluluklarımızı, mühendisler olarak üzerimize düşen sorumlulukları daha fazla sorguladığımız bir platform olmalıdır. Bu itibarla, şube genel kurulda tüm bunların tartışılmasının faydalı olacağına, bu öneriler üzerinden alınacak kararların kentimizdeki mühendislik hizmetlerini olumlu yönde etkileyeceğine inanıyoruz." 



'Akıldan ve hukuktan yoksun uygulamalar devreye sokulmuştur'



İki yıllık bu dönemde, ülkede sadece meslek alanları ve kentleriyle değil, toplumsal yaşam alanlarına yönelik de çok ciddi müdahaleler yaşandığına dikkat çeken Kapan, "Kaç çocuk yapılacağından tutun, kızlı erkekli öğrencilerin aynı evde kalmasına, tüm ders ve müfredatın dinsel öğelerle doldurulmasından Sünni Müslümanlığın normları ile diğer yurttaşlara nasıl davranılması gerektiğinin belirlendiği bir dönem yaşanmış, din algısıyla toplum yönetilmiştir. Hendekler üzerinden bölge kentlerinde tankla topla, sokağa çıkma yasaklarıyla yürütülen şehir savaşında, vicdanların kabul edemeyeceği, akıldan ve hukuktan yoksun uygulamalar devreye sokulmuştur. Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi öldürülmüş, faillerini yakalamaya yönelik hiçbir irade gösterilmemiştir. Bu tarihten sonra iyice şiddetlenen savaşta, çocuklar, kadınlar, yaşlıların sokak ortasında, evinin bahçesinde öldürülmüştür.


Cenazeler günlerce sokakta çürümeye bırakılmış, yardım çığlıkları karşılıksız bırakılmıştır. Kontrolsüz şiddet sarmalı ortamında, insanlar evlerini, eşyalarını, bütün bir hayatları geride bırakarak kendi memleketlerinde mülteci durumuna düşürülmüştür. Cizre'de bina bodrumlarında yardım çığlığında bulunan yüzün üzerinde kişi öldürülmüştür. 81 gündür sokağa çıkma yasağının sürdüğü Sur içinde, doğal afetin sonuçlarını aratmayacak bir tablo ortaya çıkmıştır. İnsanlığın, tarihi ve kültürel varlıklarımızın zarar gördüğü, insanların yaşamını yitirdiği bu çatışmaların artık sona ermesi gerekmektedir.


Kentleri yeniden kurabilirsiniz; ancak tarihi yapıları yeniden yapmak, tıpkı ölen canları geri getirmek gibi mümkün değildir. Bunun iyi anlaşılmasını istiyoruz. Maalesef her ölüm, her can kaybı, her çatışmacı dil, her restleşme, her nobran tutum; Kürt Sorunu'nu diyalogla çözme yolundan uzaklaşılmasına, kentlerin ve yüreklerin yangın yerine dönmesine neden olmakta, ülkemizi de her geçen gün bir savaşa doğru sürüklemektedir. Üzülerek ifade ediyoruz ki; sokağa çıkma yasaklarının devam ettiği her gün, askerin tanklarla şehre girdiği her gün, demokratik gösterilere yapılan orantısız güç kullanımının yapıldığı her gün, insanların çocuklarını toprağa verdiği her gün, kentte bir arada yaşama dair kırgınlığı ve umutsuzluğu artırmaktadır" dedi.



Kapan herkese teşekkür etti



Hükümeti bir an önce, kim, ne zaman, nerede, nasıl müzakere masasını devirdiği tartışmalarını bir tarafa bırakarak, diyalog kanallarını açmaya davet eden Kapan, "Kürt karşıtlığı üzerine kurulu, tekçi, mezhepçi, Osmanlıcı ve taşeron bir dış politikanın ülkeyi getirdiği nokta görülerek, hızla bu politikadan vazgeçmeye çağırıyoruz. Böylesi otoriter, nobran ve oligarşik yönetim anlayışına karşı tüm demokrasi güçlerinin olduğu gibi mühendislerin de en başta kendi çocuklarına ve topluma karşı sorumlulukları gereği bir çift sözünün olması gerektiğine inanıyoruz. Her ne pahasına olursa olsun, mesleki alanlarımızdan başlayarak örgütlenmeliyiz, bu örgütlülüğümüzü etkinliklere katılarak göstermeliyiz. Unutmayalım ki, yarın çocuklarımızın geleceği için çok geç olabilir.


Bu düşüncelerle hepinizi saygıyla selamlıyor, oluşacak yeni yönetime şimdiden başarılar diliyoruz. 10 yıldır emek verdiğim İMO çalışmalarını, yönetim kurulu üyeliği, sekreter üyeliği, İKK sekreterliği, şube başkanlığı, danışma kurulu üyeliği görevlerimi, bizden öncekiler gibi, yönetimde birlikte çalıştığım arkadaşlarıma devrediyorum.  Bugüne kadar katkısını bizden esirgemeyen değerli üyelerimize, genel merkez yönetim kuruluna, temsilcilik yönetim kurulu üyelerine, şube çalışanlarına ve on yıldır beraber çalıştığım eski yeni tüm yönetim kurulu üyelerine teşekkür ediyorum" diye konuştu.



İMO Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Tansel Önal, yaptığı çalışmalar nedeniyle Şube Başkanımız Turan Kapan’a plaket verdi.



Genel Kurul'da konuşan İMO Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Tansel Önal, Şubenin 21. Dönem Yönetim Kurulu üyelerine teşekkür ederek, 22. Dönem Yönetim Kurulu için aday olan Oda üyelerine başarılar diledi.  



Genel Kurul, yapılan konuşmaların ardından Çalışma Raporu'nun okunması ve değerlendirmesi ile devam etti.


 

Diyarin Sesi


Haber Yeni Akit'te şöyle yer aldı;

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Diyarbakır Şubesi’nin 22. Olağan Genel Kurulu, İMO Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Genel Kurul'da konuşan İMO Şube Başkanı Turan Kapan, iki yıllık dönemde, ülkede sadece meslek alanları ve kentleriyle değil, toplumsal yaşam alanlarına yönelik de çok ciddi müdahaleler yaşandığı belirterek, hendekler üzerinden bölge kentlerinde tankla topla, sokağa çıkma yasaklarıyla yürütülen şehir savaşında, vicdanların kabul edemeyeceği, akıldan ve hukuktan yoksun uygulamaların devreye sokulduğunu kaydetti. Kapan, Hükümeti bir an önce, kim, ne zaman, nerede, nasıl müzakere masasını devirdiği tartışmalarını bir tarafa bırakarak, diyalog kanallarını açmaya davet itti. 


Yeni Akit


Geri Dön