Sektörel

İnşaat sektörü vatandaşlık hakkını fırsata çevirmeli!

Tüm inşaat Müteahhitleri Federasyonu Genel Başkan Vekili, Antalya İnşaat Müteahhitleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Karataş, Akdeniz'de Yeni Yüzyıl Gazetesi'nde inşaat ve gayrimenkul sektörünün vatandaşlık hakkının fırsata çevirmesi gerektiğini söyledi.

İnşaat sektörümüzün dört gözle beklediği ev alan yabancıya vatandaşlık yönetmeliği, 11.01.2017 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmişti. 


Türk Vatandaşlığı Kanunu'nda yapılan değişiklikle 2 milyon dolarlık yatırım yapan, en az 1 milyon dolarlık gayrimenkul satın alan ve 3 milyon dolarlık mevduat hesabı açan yabancılar Türk vatandaşı olabilecek. Bu haktan 100 kişilik istihdam yaratan da, geçmişte yaptığı yatırımla en az 100 kişiye istihdam yarattığını belgeleyen yatırımcılar yararlanacak. 


Türkiye'de 100 ila 500 bin dolara satılan konut, pazarın yüzde 30'unu oluşturuyor. Bu rakamın aşağılara çekilmesi sektöre can suyu olur ve bu pazarı hareketlendirmek için oturum izninin verilmesi gerekiyor. Öte yandan % 3'lük konut pazarının ivmelendirilmesi önemli bir gelişme. Ayrıca ülkemizde de yabancılar için şehir merkezlerinin biraz dışında, ama hak sahiplerine her türlü hizmetin sunulduğu villa kentler de inşaa edebilir, yeni konut pazarları yaratabiliriz. 


Türkiye, bütün dünyanın dikkatini çeken Antalya gibi bir dünya şehrini içinde bulunduran bir ülkedir. Denizi, kumu ve güneşi ile turizmin dünyaya açılan penceresidir öte yandan her ne kadar Ortadoğu'ya komşu olması münasebetiyle çeşitli risklerle çevrili olsa da; bölgesinde güvenlik ve müreffeh bir gelecek umudunun lideridir. 15 Temmuz darbe girişimine karşı; parlamentosu, sivil toplum kuruluşları, iş dünyası ve vatandaşları ile dünyaya "demokrasi" dersi vermiştir. İlk günden itibaren sağduyulu bir tavır sergileyen iş dünyası da markalarının çatısına "DEMOKRASİ" yi koyarak "yatırıma devam" demişlerdir. Bunu iyi bir pazarlama ve reklamla başta Türk Cumhuriyetlere duyurmalı ve bu konuda yoğun mesai harcamalıyız. 

Gelişmiş ülkeler bunu yıllardır yapıyor. 


Avrupa Birliği finansal krizi aşmanın yolunu, AB'ye üyesi olmayan ülkelerin vatandaşlarına konut alımı karşılığında oturma izni vermekte buldu. Bu gelişme sektör için büyük bir kazanç olacak. Özellikle Ortadoğu, Körfez ülkeleri ve Türk Cumhuriyetleri nden gelen yoğun alım taleplerinin bu düzenlemeyle birlikte hayata geçmesini hedeflemeliyiz. 


Yabancıların uyruklarına göre ülkemizde tercih ettikleri şehirlere göre nedenlerine değinelim... 

Hem yatırım, hem tatil amacıyla genelde İstanbul'u tercih eden Araplar alışveriş merkezlerine yakın yerlere ilgi gösteriyor. Büyük inşaat firmalarının ürettiği marka projelere de Arap yatırımcılardan yoğun ilgi var. Ülkelerinin çöl olmasından dolayısıyla da iklim özellikleri nedeniyle Araplar için yeşilliğiyle ünlü Bursa'nın ilgi odağı olduğunu ve Türkiye'nin tüm bölgelerini radar gibi taradıklarını, serin Karadeniz yaylalarına ilgilerinin arttığını özellikle bu bölgeye başlatılan doğrudan uçuş seferleri ile görüyoruz. Son dönemde Ege ve Güney Kıyılarını da keşfeden Arapların Çeşme-Alaçatı'da özel konut projelerine de, yaşam şekillerinde mahremiyete verdikleri önem sebebi ile girdiklerini biliyoruz. Ayrıca Araplara kredi kartı satış usulü ile talep yaratmak için, Türk inşaat firmaları seferber olmuş, büyük konut projelerini yurt içinde ve yurt dışında fuarlarda pazarlamalardır. Kuveyt, Dubai ve Abu Dhabi'de emlak fuarlarına katılan firmaların, konutların peşinatı için kredi kartı kabul ettikleri bilinmektedir. Nakit para taşıma sorununu çözdüğü için kredi kartı uygulaması satışları büyük oranda artırmış ve kayıt dışı ekonominin önüne geçilmiştir. 


Avrupa uyruklu ve Rus Federasyonu vatandaşlarıyla ilgili genel anlamda tercih sebepleri ile ilgili şunları söyleyebiliriz: 


Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye'de gayrimenkul sahibi yabancıların başında İngilizler ve Ruslar geliyor. Mülk edinmek isteyen yabancılar, en fazla Antalya'yı diğer gözde şehirler olarak da; Muğla ve Aydın'ın turistik ilçeleri olan Bodrum-Marmaris-Fethiye-Kuşadası-Didim bölgelerini tercih etmektedirler. Bursa, Yalova, Ankara ve Sakarya da ilgi gösterdikleri şehirler arasında yer almaktadır. İngilizler ve Kuzey Avrupaiılar'ın ülkelerinin soğuk olması, suyu sevmeleri fakat havuzun, denizin sıcak ortamda keyifli vermesi yani iklim koşulları ve aynı zamanda hayatın daha ucuz olması nedenleri ile, Ege ve Akdeniz'deki sahil kesimlerini tercih ettiklerini görüyoruz. En fakir Ruslar bile senede bir hafta tatil için bile olsa; bütün yıl para biriktirip şehrimize gelmektedirler. Almanya ve İskandinav ülke vatandaşları da daha çok uluslu olmaları sebebiyle Alanya ve Belek'e basınç uyguluyorlar. Aynı zamanda Avrupa insanının suya pektakılmamakla birlikte, bir diğer yerleşim sebebi olarak da, özellikle Alanya bölgesi için; mezarlıklarının ve okullarının olması da büyük bir etkendir diyebiliriz. Saygılarımla...



Akdeniz'de Yeni Yüzyıl