Sektörel

İnşaat sektöründe dijital bir çağ başladı!

Ofis projelerinde uzmanlaştığı dile getiren Fer Yapı Yönetim Kurulu üyesi Ramadan Kumova "FerYapı, yenilikçi ve sürdürülebilir çalışma anlayışıyla ekonomiye değer katıyor" dedi.

İşte  Fer Yapı Yönetim Kurulu üyesi Ramadan Kumova'nın röportajı...


¦Firmanızı kısaca tanıyabilir miyiz?


Profesyonel iş hayatımda uzun yıllar üst düzey yöneticilik ve genel müdürlük yaptıktan sonra 2010 yılında FerYa-pı’yı kurduk. İlk projemiz olan iTower Bo-monti’deki Sinpaş GYO ortaklığıyla ikinci projemiz İstWest'teki Boyner Holding ortaklığımız, sektöre güven veren bir şirket olarak girip kısa sürede büyümemizde büyük rol oynadı. İlk 5 senede 5 proje hayata geçirerek sektöre öncülük eden şirketler arasında yer almayı başardık. Yenilikçi ve sürdürülebilir çalışma anlayışıyla hareket ediyoruz.


FerYapı olarak ofis projelerinde uzmanlaştığımızı söyleyebilirim. İş dünyasını, ihtiyaçlannı çok iyi analiz ediyoruz ve buna göre projeler gerçekleştiriyoruz. Silikon Vadisinden örnek alman binalarla son teknolojide akıllı ofisler üretiyoruz.


¦Dijital dönüşümü projelerinize nasıl entegre ediyorsunuz? Bu anlamda projelerinizi akıllı ve farklı kılan unsurlar hangileridir?


Dijital dönüşüm, uluslararası standartlarda ofis geliştiren FerYapı için sadece yeni teknolojilerin kullanılması anlamına gelmiyor, aynı zamanda teknoloji ile yetişen bir neslin iş hayatına adaptasyon sürecini de kapsıyor. Önümüzdeki süreçte Z kuşağı iş dünyasında olacak ve onların dinamikleri farklı. Teknolojiyi çok iyi kullanıyor ve işte de sosyal yaşamlarını devam ettirmek istiyorlar. Bu nedenle projelerimizi sosyal yaşamı, teknolojiye entegre ederek geliştiriyoruz. Bu dönüşümle birlikte biz de dünyada yeni bir trend olan kampüs ofis kavramını ilk defa Türkiye'ye taşıdık. Premier Kampüs ofis ile ülke, pek alışık olmadığı akıllı ofis sistemleri ile tamştı. Büyük kurumsal firmaların neredeyse tamamı yeni gelen Z kuşağına hazırlık, çalışan verimliliğini artırmak ve akıllı sistemlerle tasarruf sağlamak için bu konsepte yönelmeye başladılar.


Türkiye’de ilk olan PMAS dediğimiz Premier Kampüs Ofise özel bir yazılım geliştirdik. Akıllı telefona kolayca yüklenebilecek bu yazılım sayesinde çalışanlar, binadaki sistemlerin hepsine erişim sağlayabiliyor. Bu uygulama sayesinde dünyanın neresinde olursanız olun kapıyı kimin açtığını görebilir, elektrik sistemlerini kontrol edebilir, ısıtma ve soğutma sistemlerine erişim sağlanabilir, toplantı odalarının uygunluk durumuna bakılabilir. Mesela yurt dışındasınız ve kapının kapanma saatini 6 olarak belirlediniz. Bu saatten sonra kapı açılırsa size kapının ne zaman ve kim tarafından açıldığı SMS yolu ile bildiriliyor. Bu

Dijital dönüşümü inşaat sektörüne entegre ederek akıllı ofis projeleri üreten FerYapı, yenilikçi ve sürdürülebilir çalışma anlayışıyla ekonomiye değer katıyor.


Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan FerYapı Yönetim Kurulu Üyesi Ramadan Kumova, geliştirdikleri Premier Kampüs Ofis projesini, bu projeye özel hazırlanan PMAS yazılımını ve akıllı ofis trendinin geleceğini yorumladı.


Premier Kampüs Ofis, hem işveren hem de personel için dünya standartlarında avantajlar sunuyor. Her personele ofis giriş kartı tanımlıyoruz. Bu karta para yüklemesi yapılabiliyor. Fitness salonu, yemekhane, basketbol sahası gibi alanları bu kart ile kullanmak mümkün. Premier Kampüs Ofis'te 22 adet toplantı odası bulunuyor. Ofislerin büyüklüğü kaç metrekare olursa olsun bu toplantı odalarını kullanabiliyorlar. Toplantı odalarını kullanacak olan ofis sahipleri PMAS yazılımından toplantı tarihini ve saatini belirleyip o günü rezerve edebiliyorlar. Toplantı odalannın kapılarında bulunan LED ekranlardan kimin saat kaçta toplantı yapacağı görülüyor. Toplantı saatinde ofisteki kart sahipleri, kartlarını toplantı odasına aktive ediyor ve odayı sadece onlar açabiliyor. Sosyal alanlar da yine bu sistemden rezervasyon yapılarak kullanılıyor. Ofise gelen kargolar, kapıdaki ziyaretçi listeleri, ofise kayıtlı araçların OGSTeri, HGS sisteminin talebi, yeni araç alımları da yine bu uygulamadan takip edilebiliyor. Bu yazılımın akıllı binaya yönelik eklentilerine gelecek olursak, perde kontrolünü söyleyebiliriz. Gün ışığına duyarlı sensörlerle bu yazılımı entegre ettik. Gün ışığına göre perdeler kendi kendine hareket ediyor. Ofisteki kimsenin müdahalesine gerek kalmadan gün ışığına göre perdeler kendilerini topluyor. Ayrıca bu yazılımın içinde aydınlatma kontrolü de var. Kimse müdahale etmeden eğer hava açıksa aydınlatma ona göre kendini ayarlıyor. “Ofisten çıkarken ışığı kapatayım” gibi bir durum olmuyor. Eğer hava açıksa ona göre ışık kendini kısıyor, kapalıysa ona göre ayarlıyor. Bu da birçok işletmenin masrafım kurtarıyor.


Bu projede sosyal donatılar oldukça önem taşıyor. Hem dış hem de içeride olmak üzere her katta bahçeler var. Bu kat bahçeleri dışarıyla direkt bağlantılı olarak inşa edildi. Premier Kampüs Ofis'te tüm bahçelerde cafe corner'lar var ve hepsi ofislerle bağlantılı olarak düşünüldü. Açık alanda avlular ve yeşil alanlar yer alıyor. Buradaki teknolojik alt yapı sayesinde, ofisler kendi serverTarım burada kullanıma açabiliyor. Bu da çalışanın binada özgür olmasını sağlıyor. Avlular fitness ve yemekhaneye bağlılar. Ön meydanda da kafeler mevcut. Burada da bütün binayı hem içeride hem de dışarıda mobil olarak yaşamak mümkün.


Binamızda Lounge Plus ismini verdiğimiz havaalanı mantığında dizayn edilen oturma düzeni yer alıyor. Wi-fi hizmeti bütün binada kesintisiz sürüyor ve aynı zamanda burada ikram servisi de yapılıyor. Bu şekilde, tüm binanın tek bir firmaya ait olduğu hissini veriyoruz. Kampüs Ofis sistemi de bu aslında.


¦ Sektörünüzde dijital dönüşüm ivmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?


İnşaat sektöründe dijital bir çağ başladığını söylememek olmaz elbette. Çünkü teknolojinin ilerlemesi ile dijital entegrasyon süreci tüm sektörlerde ön plana çıkmaya başladı. İnsan hayatını kolaylaştıran, pratik hale getiren ayrıca kalite ile güvenlik unsurlarını üst noktaya çeken ivme; sektörü, gelişime ve yeniliklere de açık hale getirmiştir. İnsanlar hayatını pratikleştiren dijital unsurları ilgiyle karşılıyor. Bizde bu noktada yapılarımızı dijital ile entegre hale getiriyor, tüketici ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyoruz. Bu hem tüketici zihninde güven uyandırıyor hem de elimizde ileriki yapılarımızda geliştirilmeye yönelik veriler bırakıyor. Bu noktada iş geliştirme ve tasarım ekiplerimiz devreye giriyor ve projeler sürekli gelişiyor. Günümüzde dijital çağa ayak uyduramayarak, sürdürülebilirlik çerçevesinde hayata geçirmeden var olmak pek mümkün halde değil. Bu noktada teknolojinin hem pratikliğinden faydalanıyor hem de tüketici algılamasında itibarı yüksek konumlandırmış, gelişimlere ayak uydurup hayata geçirmeyi başaran bir yapı oluşturmuş oluyoruz.