Sektörel

İnşaat ve enerji sektöründe kredi krizi!

Bankalar ve şirketler inşaat ve enerji sektöründe 20 milyar dolara yakın sorunlu kredinin yeniden yapılandırılmasında ilerleme kaydetmekte zorlanıyor.


Türkiye geçen yılki kur krizinin inşaat ve enerji sektöründe yarattığı borç sorununun üstesinden gelmeye ve ekonomisini tamir etmeye çalışırken, bankaların fon modeli üzerinde henüz anlaşamaması sebebiyle bankalar ve şirketler bu iki sektörde 20 milyar dolara yakın sorunlu kredinin yeniden yapılandırılmasında ilerleme kaydetmekte zorlanıyor.

Reuters tarafından 10’dan fazla bankacı, sektör temsilcisi ve danışmandan alınan bilgilere göre, inşaat ve enerji sektöründe borçlu şirketlerin geri ödeyemediği sorunlu kredilerin bankaların bilançoları dışına taşınması planının açıklanmasından bu yana geçen üç aylık sürede, plan üzerinde çok mesafe kat edilemedi.

Reuters’ın sözkonusu yapılandırmaların gecikmesi ile ilgili soruları üzerine Hazine ve Maliye Bakanlığı açıklamasında, “Fon konusundaki çalışmalar bankalarımız tarafından ilkbahar aylarında başlatılmıştır ve halen devam etmektedir. Gelinen noktada bankalarımızın henüz bir fon modeli üzerinde uzlaşmaya varamadıklarını görüyoruz. Yine de ‘fon kurma planından vazgeçildi’ demek için erken olduğuna inanıyoruz” ifadeleri yer aldı.

Sorunlu krediler ile alakalı olarak hangi çözüm yolunu seçeceklerine bankaların kendilerinin karar vereceğini bildiren Hazine açıklamasında, “Önemli olan sorunun ötelenmeden kalıcı bir biçimde çözümlenmesi ve kredi kanallarının yeniden açılmasıdır” denildi.

Her ne kadar hâlâ Meclis’te görüşülen torba kanun tasarısı, tam olarak yolu göstermiyor olsa da, bankalara yeniden yapılandırdıkları krediler için bazı vergi indirimleri getirerek ve bankacıları kredi değer düşüklüğü karşısında zimmet suçundan koruyarak yeniden yapılandırmaları kolaylaştırıyor.

“Fonun tek başına yeterli olmamakla birlikte sorunlu aktiflerin çözümlenmesinde alternatif bir model olarak menüde yer almasında fayda görüyoruz” denilen Hazine açıklaması şu şekilde devam etti:

“Özellikle bankalarımızın sorunlu kredilerini yatırımcılara transfer edeceği, finansal sistemimize taze kaynak girişi sağlayacak, bankalarımızın asli görevi olan kredi tahsis ve yönetimine odaklanmasına imkân tanıyacak bir fon oluşumunu destekliyoruz. Bu desteğimizi, fonları bu hafta meclisten geçen yeniden yapılandırma kanunu kapsamına alarak somut bir şekilde ortaya koymuş olduk.”

Türkiye’de sorunlu kredilerin, geri ödemesi gecikenlerden hiç ödeme imkanı kalmamış olanlara kadar, büyüklüğünün ne kadar olduğu konusunda resmi kaynaklardan verilmiş herhangi bir bilgi bulunmuyor. Büyük holdinglerden sanayi şirketlerine, futbol kulüplerinden inşaat ve enerji şirketlerine kadar çok geniş bir sektör yelpazesinde kredilerin yeniden yapılandırılması gerekirken, geçen yıldan bu yana bazı alanlarda yeniden yapılandırmalar tamamlandı.

Sorunlu kredilerin yeniden yapılandırılması için bir plan hazırlandığını Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Nisan ayında yaptığı toplantıda duyurdu. Hzırlanan bu plana göre gayrimenkul-inşaat ile enerji sektöründeki sorunlu krediler iki ayrı fonun içine konularak bankaların bilançolarının dışına çıkarılacaktı.

Fakat Reuters’a bilgi veren kaynaklar yeniden yapılandırma çerçevesinin ayrıntılı bir hale gelmesinin bu yılın sonlarını veya gelecek yılı bulabileceğini belirtti.

Bankalar, şirketler ve Hazine temsilcilerinin yaptığı görüşmeler hakkında bilgi sahibi olan bir kaynak, “Şu anda her şey duruyor… Hükümet yetkilileri ve herkes yeni bir adım atmadan önce ‘bekle-gör’ halinde. İnsanlar adım atmak için gelecek yılı bekliyorlar” dedi.

Alacaklı bankalar ile borçlu şirketler arasındaki müzakereleri koordine eden Ziraat Bankası ve Garanti Bankası ise yapılandırma görüşmelerinin devam ettiğini belirtti.

Hazine’nin Reuters’a yaptığı açıklamada yapılandırmalarla ilgili süreç konusunda ilgili kişilerin zaman zaman bankalar ile bir araya gelerek hem yeniden yapılandırmalar, hem de fon kurma süreçlerinde karşılaşılan sorunlar hakkında görüş alışverişinde bulundukları bildirildi.

Süreçlerin yakından izlendiği bildirilen açıklamada, “Ayrıca yapılandırma kanunu da bankaların fon konusundaki istek ve talepleri dikkate alınarak hazırlanmış olup tüm talepler mümkün olduğu kadar karşılanmaya çalışılmıştır” ifadeleri yer aldı.

Kamunun yeniden yapılandırmalara fonlama sağlayacağı bir modelin şu an gündemde olmadığının bildirildiği açıklamada ayrıca, ihtiyaç duyulması halinde, önümüzdeki dönemde kredi piyasalarının etkinliğini artıracak ve risk primlerini azaltacak ilave tedbirlerin alınabileceğine de dikkat çekildi.

DURAN İNŞAATLAR

Borç yeniden yapılandırmanın zor olduğu sektörlerin en başında gayrimenkul ve inşaat geliyor. Duran projeler gelir yaratmadığı gibi, ekonominin ve dolayısıyla talebin hızla toparlanamaması halinde nakit akışı da oluşamuyor.

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) resmi verilerine göre inşaat sektörünün geri dönmeyen kredileri (NPL) Mayıs itibarıyla 15 milyar TL (2.62 milyar dolar) seviyesindeydı. Fakat sektör kaynakları çeşitli kıstaslara göre bu miktarın 10 milyar dolara kadar çıkabildiğini belirtiyorlar.

İnşaat başta olmak üzere pek çok sektörün kredi sorunu borçlanma maliyetlerinin ucuz olduğu, ekonominin ise hızla büyüdüğü 2012-2013 dönemine dayanıyor.

Düşük maliyetle dolar ve euro kredilerle borçlanan şirketler daha sonra yabancı merkez bankalarının faizleri yükseltmesi sebebiyle kademeli olarak artan faiz yükü altında kaldı. Türk Lirası'nın dolar ve euro karşısında çok sert değer kaybı yaşaması ise Türk Lirası cinsi gelir elde eden şirketlerin dolar borçlarını ödemeye yetmedi.

İnşaat sektörünün borçlarını yapılandırma görüşmelerinde mesafe alınamamasının başlıca sebepleri arasında satılmamış konut ve ticari gayrimenkul stokunun gerçek değeri ve hukuki statüsü hakkında bankalar ile şirketler arasındaki derin görüş ayrılığı bulunuyor.

Reuters’a bilgi veren sektör temsilcileri ve bankacılara göre bankalar gayrimenkullerin şirketlerin istediğinden çok daha az değerde olduğunu belirtiyor. Ayrıca bazı gayrimenkullerin başka alacaklar için teminat gösterilmiş olması sebebiyle inşaatçılar teminat sorunu çekiyor.

Konuya yakın iki kaynağın verdiği bilgilere göre, yapılandırmalarda bankaları koordine etmeye çalışan Ziraat Bankası’nın Mayıs ayında ilettiği teklif bu nedenler gerekçe gösterilerek özel bankalar tarafından reddedildi.

Ziraat Bankası’nın planına göre sorunlu olan kredilerin bankaların bilançolarından çıkarılarak 10 yıl süreyle, Albayrak’ın bahsettiği gayrimenkul fonu gibi bir fona aktarılması öngörülüyordu.

Bankaların devrettikleri varlıkları oranında pay sahibi olacağı bu fona şirketler beş sene ödeme yapacaktı. Bu ödemeler bankalara beş yıllığına faiz geliri garantisi getirirken, ikinci beş yılda ekonominin toparlanmasıyla beraber bankalar zarar etmeden inşaatleri elden çıkaracaktı. Talep durma noktasına geldiği için nakit akışı yaratamayan inşaat şirketlerinin üzerindeki mali yük de kalkacaktı.

Ziraat Bankası, Reuters’a yaptığı açıklamada finans kuruluşları ve inşaat sektörünün üzerindeki yükü hafifletecek yöntemler üzerinde çalışmaya devam edildiğini bildirdi.

Reuters’a bilgi veren bir bankacı ise bankalar ve Hazine’den temsilcilerin inşaat fonu hakkında iki hafta önce toplandıklarını, fakat henüz sonuca varamadıklarını ve yeni görüşmeler yapıldığını ifade etti.

BİR ADIM İLERİ, BİR ADIM GERİ

Sorunlu kredi miktarının 12-13 milyar dolar olduğu bildirilen enerji sektöründe ise yapılandırmalar alanında sınırlı mesafe kaydedildi. Garanti Bankası Mayıs'ta sorunlu enerji kredilerinin yeniden yapılandırılması planının ana hatlarını paylaştı. Bu plana göre sorunlu krediler ve teminat varlıkların her birinin bir fona devredilmesi, bu fonların portföy yönetim şirketi şemsiyesi altına yerleştirilmesi ve tekrar kârlı varlıklar haline gelince satılması planlanıyordu.

Her ne kadar bu plan üzerinde müzakereler sürse de, kıdemli bir bankacının verdiği bilgiye göre alternatif modeller üzerinde değerlendirmeler de yürütülüyor.

İki bankacının verdiği bilgilere göre enerji sektörü borçlarının yeniden yapılandırılması müzakerelerine katılan bankalar, 2-3 milyar dolar değerinde kredinin borç-sermaye takasına tabi tutulması, yani bankaların bu varlıkları devralması fikri üzerinde uzlaşıyor. Garanti Bankası Reuters’a yaptığı açıklamada enerji fonu hakkındaki çalışmanın devam ettiğiniz ve ilerleme kaydedilince açıklama yapılacağını belirtti. Şimdilik bankaların yeniden yapılandırmaya çalıştığı sorunlu kredileri satın almakla ilgilenen az sayıda yabancı kuruluş da bulunuyor. Fakat sorunlu kredileri satın alarak bankaları uzun bir çalışmadan kurtaracak bu yatırımcılar, bir bankacının verdiği bilgiye göre yüksek oranlarda “indirim” istiyorlar.

Bütün bu unsurlar pekçok banka ve şirketin, hükümet ve düzenleyici kurumlardan gelecek olan yönlendirmeler için beklemeye geçmesine sebep oluyor. Bir bankacı, neredeyse tüm kuruluşların kanun ve diğer düzenlemelerde olası değişiklik hakkında ipuçlarını beklediğini belirterek, “çünkü varsayımları şu ankinden çok daha iyi şartların ortaya çıkacağı şeklinde” diyor.