Irak Kerbela'daki inşaatta mahsur kalan işçilerin aileleri endişeli!

Marmara Mühendislik İnşaat Şirketi’nin Irak Kerbela’da yaptığı lüks villaların şantiyesinde mahsur kalan işçilerin aileleri endişeli. Aileler işçilerin sağ salim geri dönmeleri için gerekenlerin bir an önce yapılmasını istiyor.

Marmara Mühendislik İnşaat Şirketi’nin Irak Kerbela’da yaptığı lüks villaların şantiyesinde mahsur kalan işçilerin aileleri endişeli. Aileler işçilerin sağ salim geri dönmeleri için gerekenlerin bir an önce yapılmasını istiyor. 

Kerbela’da mahsur kalan işçilerin yakınlarından Hasan Kemer ve Turgut Kemer ile bir araya geldik. 2 kardeşinin de orada çalıştığını belirten Hasan Kemer, kardeşinin bu işi kendi imkanlarıyla bulduğunu, işe başlarken herhangi bir sözleşme imzalamadığını ve taşeron olarak çalıştırıldığını söyledi. Kerbela’daki işçilerin yiyeceklerinin kısıtlı olduğuna dikkat çeken Kemer, “Başbakan ve Cumhurbaşkanı işçilerin Kerbela’dan tahliye edilmeleri için konsolosluğa başvuru yapmasını istemiş. O insanlar orada ölüp kalsalar kim hesap verecek? Şantiyede mahsur kalmış durumdalar. Ne can güvenlikleri var ne de paraları. Bu yüzden konsolosluğa bile gidemiyorlar” dedi. Kemer, diğer bir yandan projeyi satın alan Arap firmanın işçilere “180 kişilik bir uçak yok, bu sebeple sizleri geri gönderemiyoruz” gibi bir bahane öne sürdüğünü aktardı. 

‘CUMHURBAŞKANI TEMEL ATMA TÖRENİNDEYDİ’

Bir diğer işçi yakını olan Turgut Kemer ise “Bu projenin temel atma törenine Cumhurbaşkanı da katılmıştı, devlet eli ile ihale verildi. Bu kadar insanı oraya gönderdiler. Ne olursa olsun 180 kişiyi orada bırakıp gelen bir zihniyet kabul edilemez. Onları bu şekilde orada nasıl bıraktılar bilmiyoruz. Firmayı aradığımda da yetkili biriyle görüştürmediler. Konsoloslukla görüştüğümüzde ise geleceklerini söylüyorlar fakat bir şey olduğu yok” dedi.  

İşçilere 6 ayda bir girdi çıktı yaptırdıklarını söyleyen Kemer; işçilerin tazminat hakkından yararlanmaması için böyle bir uygulama yaptıklarını belirtti: “Bu resmen bir kölelik sistemi. İşçilerin ne sigorta hakları ne de can güvenlikleri var.”

Kemer, şöyle devam etti: “Konsoloslukla en son sabah saatlerinde görüştük. Pasaportları oradaki muhtarlığa teslim etmişler. Ayın dokuzunda işçilerin çıkışlarını vermişler. Çıkış gününe kadar paralarını ödedik diyorlar fakat onu da yapmadılar. Bir yandan da Türkiye’ye döndüğünüzde paranızı öderiz diyorlar. Son çare CHP’li bir milletvekilinin yardımı ile konsolosluk işçileri bir kereliğine arıyor ancak daha sonrasında ne arayan var ne soran.” 

Arap firmasının daha sonra işçilerle görüştüğünü belirten Kemer, firmanın Kerbela’daki Hasan-Hüseyin anmasının ardından işçileri bölüm bölüm tahliye edileceklerini söylediklerini aktardı.  

İşçilerin karın tokluğuna çalıştırıldığını ve 45 gündür bu halde olduklarını belirten Kemer, “İşin iç yüzünü bilemiyoruz, biz sadece emekçi arkadaşlarımızın kurtulmasını istiyoruz. Yeter ki Türkiye’ye sağ salim dönsünler. Artık verecekleri parada bile gözümüz yok” diye konuştu.

Evrensel