Genel

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi güçlendirildi!

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaklaşık 8 yıldır devam eden deprem güçlendirme çalışmaları tamamlandı. Hastane Başhekimi Doç. Dr. Yiğit, "Tüm odaları nitelikli oda haline getirdik" dedi

İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yaklaşık 8 yıldır devam eden deprem güçlendirme çalışmaları tamamlanarak, koğuş sisteminden 5 yıldızlı otel konforunda odalara geçildi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Hastane Başhekimi Doç. Dr. Özgür Yiğit, 1960lı yılların koşullarına göre yapılan hastanenin yenilenmesinin gerekli olduğunu söyledi.

Yiğit, "O yılların koşullarını yansıtan bu bina, zamanımızın hastanecilik ve otelcilik anlayışına uygun bir bina olmaktan çıkmıştı. Bunun için ya yıkıp yenilenmesi lazımdı ya da tadilattan geçmesi gerekiyordu. Bu arada deprem meseleleri de olunca güçlendirme de yapılması gerekti" dedi.

Zamanın anlayışına uygun ve modern bir bina olarak inşa edilen hastanenin aradan geçen yarım asırda yıpranan yerlerinin yeniden düzenlendiğini ve takviyelerle günün koşullarına uyumlu hale getirildiğini anlatan Yiğit, "Yıkıp yeniden yapma seçeneği, hastaların mağdur olabileceği ihtimali ile seçenek olmaktan çıkarılarak daha çok güçlendirme ve tadilat üzerinde durulmuş. Bizler de bizden önce başlayan bu uygulamayı devam ettirdik. Ana binanın ilk güçlendirilmesi yaklaşık 8 yıl önce başladı. Şu an ise bütün binaların tadilat ve güçlendirme çalışmaları bitirilmiş durumda" şeklinde konuştu.

Yiğit, altı ayrı binadan oluşan ana binadaki çalışmaların, hastaların mağdur olmaması için 3 kısımda bitirildiğini ifade ederek, 2003 yılında beşinci ve altıncı kısımlarda başlatılan güçlendirme ve tadilat çalışmalarının, son olarak birinci ve ikinci kısımda da yapılması ile sona erdiğini belirtti.

"BÜTÜN ODALARI NİTELİKLİ HALE GETİRDİK"

Güçlendirme çalışmaları ile depreme dayanıklı bir bina elde etmenin yanı sıra hastane fiziki şartlarının değişen ve gelişen sürece uyum sağlamasını amaçladıklarını vurgulayan Yiğit, şöyle devam etti:

"Sağlıkta dönüşümden önce hastanelerde koğuş sistemi vardı. Yani yedi ya da sekiz yataklı bir odanın içinde yatak dışında başka hiçbir şeyin olmadığı, koridorlarda ortak tuvaletin bulunduğu bir sistem. Bizim hastanemiz de o şekildeydi. Tadilatla birlikte tüm odaları nitelikli oda haline getirdik. Şöyle ki her odada banyo-tuvalet, yine her odada merkezi havalandırma ve soğutma sistemi, hasta başı medikal gaz sistemi, hemşire çağrı sistemi, buzdolabı ve televizyon var. Tadilatla birlikte bu saydıklarımı her odada standart haline
 getirdik. Şu anda hastanemizde koğuş dediğimiz bir oda yok. Burası 1960da koğuş sitemine göre yapılmış 500 yataklı bir hastaneydi. Bizler yine yatak sayımızı değiştirmeden her odamızı nitelikli, beş yıldızlı otel havasında üstelik tıbbi hizmeti en iyi verecek şekilde dizayn ettik. İstediğimiz düzeyde tam yeni bir hastane olmasa da günün koşullarına uygun otelcilik hizmetini verecek biçimde düzenlemeye çalıştık."

Yiğit, ana binada, 46sı tek kişilik, 67si iki kişilik, 21i 3 kişilik, 50si de 4 kişilik olmak üzere toplam 185 oda bulunduğunu aktararak, bu odaların her birinde tek kişilik konforun standart hale getirildiğini ve odaların fonksiyonel açıdan en üst seviyede olduğunu kaydetti.

"HEDEFİMİZ, 2012 YILINA KADAR BİR ANA BİNA YAPMAK"

Doç. Dr. Özgür Yiğit, tadilat ve güçlendirme çalışmalarının bitimi ile beraber başka bir projenin hazırlık çalışmalarını yürüttüklerini dile getirerek, şöyle devam etti:

"Ana binamız dışında çok da fonksiyonel olmayan 4 binamız daha var. Şu an kısıtlı imkanlarla hizmetlerini sürdürmekteler. Bunları yıkıp onların yerine ikinci bir bina daha yapmayı düşünüyoruz. Böylelikle daha büyük bir bina kazanmış olacağız. Aynı zamanda şu andaki toplam kapalı alanımız 35 bin metrekare civarında iken, yapmayı düşündüğümüz bina ile birlikte bu rakam 70 bin metrekareye çıkmış olacak. 2012 yılında ikinci binanın da yapımına başlamayı düşünüyoruz."

Tadilattan sonra hastane bünyesinde kurulan hematoloji servisinin de faaliyete geçtiğini ifade eden Yiğit, "Şu an 14 yataklı tek kişilik odalarımızın bulunduğu hemotoloji servisimiz de kullanıma açılmıştır. Bizi en çok sevindiren şey bu oldu. Çünkü hematoloji hastaları, tedavisi en uzun süren hastalar arasında, uzun süre yatmak zorundalar... Dolayısıyla onların konforu bizim için çok önemli. Biz hastane olarak bu konforu sağlayabilmek için elimizden gelen her şeyi yaptık" diye konuştu.

AA