İstanbul Uluslararası Büyük Kongreler sıralamasında birinci oldu!
İstanbul’un düzenlenen büyük kongreler sıralamasında dünya birincisi olmasının anlamı ne? İstanbul’un büyük kongrelerde dünya birincisi olması, konut sektörünü nasıl etkiler?
İstanbul’un düzenlenen büyük kongreler sıralamasında dünya birincisi olmasının anlamı ne? İstanbul’un büyük kongrelerde dünya birincisi olması, konut sektörünü nasıl etkiler? Bu birinciliği nasıl okumalıyız? Şehirlerin gelişim sürecine paralel olarak uluslar arası ilgiler de artar. İstanbul’un bir kongre şehri olarak dünyada parlaması, gayrimenkul yatırımcılarının da ilgisini İstanbul’a yöneltecektir…
İngiliz AMI Magazine Kasım ayı sayısında, Uluslararası Kongre ve Konvensiyonlar Derneği'nin (ICCA) 2011 yılı verilerine göre Türkiye 500'den fazla katılımcılı kongreler sıralamasında 10'a girerek 9'uncu oluyor… İstanbul ise 500'den çok delegeli kongrelerde dünya birincisi olurken, 300'den çok katılımcılı kongrelerde ise Barselona ile ikinciliği paylaşıyor… Uluslararası sivil toplum kuruluşları, dernek ve birlikler, kongrelerini İstanbul’da yapmak istiyorlar…İstanbul dünyanın yaklaşık 300 kongre şehri arasında giderek öne çıkıyor…
Konuyu değerlendiren İstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaş “ 50 kişinin altındaki toplantıları kongreden çok kurum içi toplantı olarak adlandırmak daha doğru olur. Bu açıdan bakıldığında da İstanbul'un birinciliği özel bir öneme sahip. Şu an elimizdeki verilere göre 2012 yılında İstanbul toplam katılımcı sayısı 500 ve üstü katılımcı sayısı olan 55 uluslararası kongreye ev sahipliği yaptı. Diğer küçük toplantı ve kongreleri de 2012 yılı içinde yapılan uluslararası kongrelere ekleyince, bu sayının yine İstanbul'un dünya kongre şehirleri arasında önemli konuma taşıyacağına inanıyorum.'' Diyor….
Cumhuriyet sonrası İstanbul’da düzenlenen ilk kayıtlı kongre 1952 yılında yapılan “FIDA- Uluslararası Kadın Avukatlar Federasyonu kongresi”dir… Sonrasında ise uluslararası ilk ciddi aktivitesi 1996 yılında Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda yapılan Habitat Konferansı’dır... Arkasından Dünya Su Forumu, IMF-Dünya Bankası, AGİT ve NATO toplantılarının İstanbul’da yapılması ile İstanbul dünya çapında bilinen tanınan bir kongre şehri oluyor…
ICCA kayıtlarına göre geçen 60 yıl süresince toplam 1092 kongreye ev sahipliği yapan İstanbul’un 2005 yılına kadar kongre ortalaması 18’dir. 2005 yılından itibaren artan uluslararası kongre sayısı 2009 yılında 80, 2010 yılında ise 109 oluyor…
Ülkelerin ve şehirlerin yükselişinde düzenlenen uluslar arası kongreler oldukça önemlidir. IMF, Dünya Bankası, NATO, WHO, FAO gibi uluslar arası kuruluşlar her yıl yüzlerce kongre düzenlerler. Bu kongrelere dünyanın her ülkesinden katılımcılar yer alır. Portekiz’de NATO Bilim Komitesi tarafından finansa edilen 15 günlük bir Workshop’a katılmıştım… Bu toplantılarda günün yarısı bildiri dinlemekle geçer diğer yarısı ise konakladığınız yerin çevresini gezmekle geçer… Kongreler yapıldığı şehrin hem marka değerini artırır hem de ciddi bir turizm geliri sağlar…
İstanbul uluslar arası kongre şehri olurken, Portekiz ve Polonya, İsveç’te düzenlenecek olan 2013 yılı Eurovision şarkı yarışmasına ekonomik kriz nedeniyle katılmayacağını açıklıyor. Muhtemelen Yunanistan’da katılamayacak… Avrupa ve ABD kökenli sivil toplum kuruluşları, mesleki örgütler kongrelerini İstanbul’da yapma eğilimi artıyor. İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu Genel Müdürü Elif Balcı Fisunoğlu’na göre İstanbul’a gelme potansiyeli olan dünyada 7.000 kongre var….
Dünyadaki mevcut mesleki örgütler, sivil toplum kuruluşları ve devlet kuruluşlarının kongrelerine ilave yakın gelecekte İstanbul merkezli kurulacak uluslararası mesleki ve sivil toplum kuruluşları sayısı da artacak. Özellikle, Afrika, Balkan ve Asya ülkeleri kendi aralarında dernekleşmeye gidecek…Afro-Avrasya Doktorlar Birliği, Asya-Afrika mühendisler Birliği, Afro-Avrasya yatırımcılar derneği vs gibi kuruluşları göreceğiz…TUSKON, TÜMSİAD, MÜSİAD gibi işadamı dernekleri dünyanın farklı ülkelerine şubeler açarak bunun altyapısını oluşturdular…
İstanbul’un kongre şehri olması paralelinde film, eğitim ve sağlık şehri de oluyor… İstanbul uluslararası olan her anlamda yükseliyor…
İstanbul Afro-Avrasya’nın en büyük film endüstrisine ve yatırımlarına sahne olacak... İstanbul film sektörüne gelecek 10 yılda yapılacak yatırımlar geçmiş 50 yıldan daha fazla olacaktır diyebilirim. Hollywood’a yaptığı yatırımlardan beklediği sonucu alamayan film yatırımcıları İstanbul’a gelecek. Bu coğrafyanın film sektörü açısından zengin ve bakir bir tarihi var… Özellikle Arap ülkelerinden oyuncuların yer aldığı çok kültürlü filmler üretilecek… Bu sektörde oyuncu, çalışan, öğrenci, yatırımcı olmak isteyen İstanbul’da kendine konut alacak veya kiralayacak…
İstanbul hem teknolojik altyapısı hem de yatırım açısından Sağlık Turizmi’nin başkenti oluyor. İstanbul 10 Milyar dolardan fazla sağlık yatırımları ile hem ucuz hem de dünya standardında sağlık hizmeti vermesi nedeniyle rakiplerine fark atıyor. Avrupa’nın emekli sandıkları İstanbul çevresinde yaşlılar için proje arayışında… Libya Sağlık Bakanlığı’nın yaptığı anlaşmalar çerçevesinde 2011 – 2012 yılında İstanbul’a Libyalı yaralı askerler tedavi amacıyla geliyor. Bu askerlerden sadece bir hastane 100 milyon TL ciro yapıyor. Sağlık Turizmi nedeniyle İstanbul’a gelecek olanlar, İstanbul’dan konut kiralayacak ve konut alacaklar…
İstanbul uluslar arası öğrenci şehri oluyor... Londra, Paris ve Amerika’nın neredeyse her şehri uluslararası öğrenci şehridir. İstanbul bünyesinde barındırdığı 44 Üniversite ve yüksek okulla yabancı öğrenciler için bir cazibe merkezi oluyor….İstanbul’a okumaya gelecek olan yabancı öğrenciler ev kiralayacak konut satın alacaklar…
İstanbul’un kongre şehri olması gayrimenkul sektörünü direk etkiler. Otel yatırımları artar, şimdi durağan olan AVM yatırımları gelecekte daha da artacak. Perakende sektörüne yönelik yatırımlar artar. İstanbul’da herhangi bir alanda cadde üstü dükkan açıp ticaret yapmak isteyenler artar…Bireysel yatırımlarını İstanbul’un sunduğu konut fırsatlarında değerlendirmek isteyenler, düzenli kira geliri olsun isteyenler artar.. “Sanal Ofisler” artar… Londra ve New York iş hayatında ne varsa aynı yapılanma İstanbul’da gerçekleşecek… İstanbul konutta bir tarafta 1+1, studio, 2+1’ler çoğalırken diğer tarafta lüks konutların şehri olacak... Bir tarafta çalışmak için İstanbul’a sığınanlar için ucuz “barınak” niteliğinde konutlar, diğer tarafta zenginliğin gösterildiği şatafatlı “lüks” konutlar artacak..
Konut geliştirici şirketlerin İstanbul’un gelecek 10 yılda nereye gideceğini görüp, yatırımlarının yönünü İstanbul’un yönüne göre belirlemesi kazanmalarını sağlayacaktır…
Saygılarımla,
Abdullah Çiftçi
www.abdullahciftci.com