İstanbul'da 7 şiddetinde deprem olursa ne olur?

Son dönemde artan deprem aktivitesiyle birlikte İstanbul'da olası bir deprem endişesi yeniden gündeme geldi. Yerbilimciler, 7 şiddetinde bir deprem durumunda yaşanabilecek olumsuz senaryoları değerlendirdi.Özellikle 6 Şubat'ta meydana gelen Maraş Depremleri, binlerce insanın hayatını kaybetmesine ve ülkeyi zor durumda bırakmasına neden oldu

Son dönemde Türkiye'de yaşanan depremler, İstanbul'da olası bir deprem endişesini tekrar gündeme getirdi. Özellikle 6 Şubat'ta meydana gelen Maraş Depremleri, binlerce insanın hayatını kaybetmesine ve ülkeyi zor durumda bırakmasına neden oldu. Bu olayın üzerinden 5 ay geçmesine rağmen, son günlerde Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde yaşanan küçük çaplı depremler, İstanbul'da beklenen depremin endişesini yeniden hatırlattı.

Bu durum üzerine vatandaşlar, "Eğer İstanbul'da 7 şiddetinde bir deprem olursa neler olabilir?" sorusuna yanıt aramaya başladılar.

Peki, İstanbul'da 7 şiddetinde deprem olursa ne olur? İşte ayrıntılar...

Yerbilimci ve Bilim Akademisi üyesi Prof. Dr. Naci Görür, Mart ayında yaptığı sosyal medya paylaşımında, "Eğer İstanbul'da 7 şiddetinde bir deprem olursa, Marmara kıyılarında birçok yerde depremin şiddeti 9 olur. Ancak kıyıdan uzaklaşıp İstranca bölgelerine gidildiğinde, depremin şiddeti 5 veya 6'ya düşer" şeklinde açıklamalarda bulunmuştu.

Görür, İstanbul'un deprem sonrası kurtarılmasında sadece İstanbul'un yeterli olmayabileceğine ve dışarıdan müdahaleye ihtiyaç duyulabileceğine dikkat çekmişti. Ayrıca, İstanbul dışında daha sağlam yapıların bulunduğu bölgelere yatırım yapılması gerektiğini vurgulamıştı. Görür'e göre, bu konuda hükümetin veya belediyelerin planları olduğu düşünülmektedir.

Öte yandan, Prof. Dr. Şükrü Ersoy da son günlerde CNN Türk'e yaptığı bir açıklamada, İstanbul'da beklenen büyük depremin yakın bir tarih olmadığını ve en azından 7,0 büyüklüğünde bir depremle karşılaşabileceğimizi belirtmiştir. Ersoy, Marmara Denizi'ndeki Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın 7,0'den büyük bir depreme gebe olduğunu hatırlatarak, en kötü senaryonun ise 7,5 büyüklüğünde bir deprem olduğunu ifade etmiş ve bu riskle karşılaşmaya hazırlıklı olmamız gerektiğini vurgulamıştır. Ayrıca, İstanbul'da kentsel dönüşümün önemine de dikkat çekmiştir.

Peki, İstanbul'da 7 şiddetinde deprem olursa ne olur? İşte ayrıntılar...

Yüksek şiddetli bir deprem, binaların çökmesine veya ağır hasar görmesine yol açabilir. Bu da binaların yıkılması veya kullanılamaz hale gelmesi anlamına gelebilir. Özellikle eski ve yapısal olarak güçsüz olan binalar daha büyük bir risk altındadır.

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Buğra Gökce ise İstanbul'un birinci derecede deprem bölgesinde bulunmasının, yoğun nüfus ve yapı stoğuyla birleştiğinde kentsel riskleri artırdığını vurgulamıştır. Gökce'ye göre, Ocak 2023 itibarıyla İstanbul genelinde toplamda 142 riskli alanda 207 bin riskli yapının bulunduğu belirtilmiştir.

Deprem sonucunda büyük bir enerji salınır ve bu da yıkılan veya ağır hasar gören binalarda insan kaybı ve yaralanmalara yol açabilir. Bu durum, kurtarma ekiplerinin müdahale etmesini zorlaştırabilir.

Deprem, elektrik hatları, su ve kanalizasyon sistemleri, iletişim hatları gibi altyapı sistemlerinde ciddi hasarlara neden olabilir. Bu da enerji kesintileri, su kaynaklarının kesilmesi ve iletişim sorunları gibi sorunlara yol açabilir.

Ayrıca, deprem olduğunda arama ve kurtarma çalışmalarının zorlaşması, insanların evlerini terk etmeleri, güvenli bölgelere ulaşmaya çalışmaları ve yardım talepleri gibi durumlar sosyal istikrarsızlıklara yol açabilir.

Deprem sonrası, yolların çökmesi veya hasar görmesi, köprülerin kullanılamaz hale gelmesi gibi nedenlerle ulaşım sorunları ortaya çıkabilir. Bu durum da kurtarma ve yardım ekiplerinin etkili bir şekilde hareket etmesini engelleyebilir.

Büyük bir deprem, bölgedeki ekonomik faaliyetleri olumsuz etkileyebilir. Özellikle İstanbul gibi bir şehirde büyük bir deprem yaşanması durumunda, ülke ekonomisi ciddi şekilde zarar görebilir. Yıkılan binalar, hasar gören altyapı ve işletmeler, ekonomik kayıplara ve uzun bir iyileşme sürecine neden olabilir.

Bu nedenlerle, İstanbul gibi yoğun nüfusa sahip bir şehirde yüksek şiddetli bir depremin gerçekleşmesi ciddi sonuçlara yol açabilir. Bu tür felaketlere karşı önlemler almak, yapıları güçlendirmek, acil durum planları hazırlamak ve halkı deprem bilinci ve hazırlığı konusunda bilgilendirmek büyük önem taşır.

Son olarak, unutulmamalıdır ki deprem değil, bina öldürür. Bir deprem olmadan önce yaşadığınız binanın risk durumunu belirlemek için İBB'ye veya özel kuruluşlara başvurabilirsiniz.