İstanbul'daki konutlarda aşırı değerlenme durdu!
İstanbul'da 5 yıllık dönemde konut fiyatlarında aşırı değerlenme gözlemlendiği, 2016 ve sonrasında ise fiyat artış hızının beklentilere paralel hareket etmeye başladığı belirlendi.
Anadolu Ajansı muhabirlerinden Handan Güneş REIDIN ve Boğaziçi Üniversitesi iş birliğiyle hazırlanan rapordan derlediği bilgilere göre, İstanbul'da konut fiyatlarındaki aşırı değerlenme; 2010 başında genel olarak merkezi ile orta-yüksek gelir grubunun tercih ettiği ve arazi kısıtlarının bulunduğu merkezi ilçelerde başladı.
İstanbul'da aşırı değerlenme 2012-2013'ten başlayarak genele yayıldı. Özellikle arazi kısıtlamalarının nispeten daha az olduğu ve büyük konut projelerinin tercih edildiği çevre ilçelerde ciddi boyutlara ulaştı. 2016'dan sonra konut fiyat artışları beklentilere parelel hareket etmeye başladı.
Ankara'da genel olarak konut fiyatlarında rasyonel olmayan bir fiyatlama oluşmadı. İzmir genelinde 2015 ve sonrasında fiyat artış hızı beklentilerin oldukça üzerine çıktı.
"Aşırı değerlenme düzeltildi anlamına gelmez"
REIDIN Üst Yöneticisi (CEO) Kerim Bertrand, konuya ilişkin AA muhabiri Handan Güneş'e değerlendirmede bulundu.İstanbul genelinde şu anda fiyat artış hızının beklentilerle paralel hareket ettiğini ifade eden Bertrand, ancak bunun "aşırı değerlenmenin düzeltildiği anlamına gelmeyeceğini" savundu. ertrand, konuya ilişkin şunları söyledi; "Son birkaç aydaki veriler ışığında bu düzeltmenin yavaş yavaş başladığı gözükmekte ama bu düzeltmenin bitmesi için daha zaman olduğu kanaatindeyiz. Lakin ilçe bazında bazı farklı sonuçlar var. Mesela Beşiktaş, Şişli ve Kadıköy gibi aşırı değerlenmenin ilk olarak gözlenmeye başladığı ilçeler, aynı zamanda düzeltmenin de ciddi anlamda başladığı ilçeler oldu. Bu ilçelerde fiyat artışı beklentilerin altına düşmüş durumda. Ancak aşırı değerlenmenin daha geç başladığı ilçelerde fiyat artışları henüz beklentiler seviyesine düşmüş durumda. Dolayısıyla bu ilçelerde hala ciddi bir düzeltme potansiyeli mevcut."
Bertrand, İstanbul'da 2010 yılı ve sonrası gözlemlenmeye başlayan aşırı değerlenmenin arkasındaki muhtemel ana nedenleri şu şekilde sıraladı;
1- 2009-2010 yıllarında konut kredi faizlerinde gözlemlenen hızlı düşüş...
2- Konut kredisi ile konut almak için gerekli peşinat ödemelerinin hala alt gelir seviyesi için bir kısıtlama arz etmekte iken, orta ve üst gelir seviyesindeki yatırımcılar için bunun daha az kısıtlayıcı olması...
3- Bu yüzden düşen kredi faizlerinden üst ve orta gelir grubunun yararlanma imkanının ilk aşamada daha çok olması...
4- Düşük faiz oranları nedeniyle alternatif yatırım araçlarının cazibesinin azalması ve konutun bir yatırım aracı olarak öne çıkması ile birlikte üst ve orta gelir grubunun bu piyasaya yönelmesi...
5- Buna müteakip konut fiyatlarında başlayan yükselmenin oluşturduğu geleceğe yönelik değer artışı noktasındaki olumlu beklenti...
Bertrand ayrıca döviz kurlarındaki artışın inşaat maliyetlerine etkisinin düşünüldüğü kadar yüksek olmadığını savundu.