İstanbul'da korkutan manzara! Betonunda midye kabukları olan köprü tedirgin etti!
Mega kent İstanbul'da beklenen olası deprem köprü, üst geçit ve viyadüklerin sağlamlığını da yeniden gündeme getirdi. Kritik noktada bulunan Maltepe kavşak köprüsünün betonunda ortaya çıkan midye kabukları halkı tedirgin etti.Şehirde yapı stoku tartışılırken uzmanlar kritik noktalarda yer alan köprü, üst geçit ve viyadüklere de dikkat çekiyor
Ülkemizi sarsan büyük depremler sonrasında gözler mega kent İstanbul’a çevrildi. Şehirde yapı stoku tartışılırken uzmanlar kritik noktalarda yer alan köprü, üst geçit ve viyadüklere de dikkat çekiyor.
Verilen detaylara göre, çökmeleri konusunda olası depremde yardımın ulaşmasına engel olacak yapıların güçlendirilmesi gerektiğine de vurgu yapılıyor.
MİDYE KABUKLARINI GÖREN ŞİKAYET EDİYOR
İstanbul Maltepe’de D100 Karayolu üzerindeki kavşak köprüsü de o noktalardan da bir tanesi. Köprünün paslı ve eğrilmiş demirleri, çatlak duvarları ve betonundan ortaya çıkan midye kabukları sonrası İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne adeta şikayet yağdı.
“KÖPRÜLERİN KİRİŞLERİNİN AŞAĞIYA DÜŞTÜĞÜ DURUMLAR OLDU”
İstanbul Teknik Üniversitesi Yapı Malzemeleri Laboratuvarı Sorumlusu İnşaat Mühendisi Prof. Dr. Hasan Yıldırım yaptığı açıklamada Gölcük depreminde viyadüklerin üzerindeki köprülerin kirişlerinin düştüğünü dile getirerek şunları kaydetti:
"Viyadük gibi gördüğünüz yerlerde köprüler var. Viyadük perdelerinin üzerinde köprülerin kirişleri var. O köprü kirişlerinin üzerinden de araçlar geçiyor. Deprem salınımları olduğu zaman zaman viyadüklerin üzerindeki köprülerin kirişlerinin aşağıya düştüğü durumlar yaşandı. Söz konusu bu düşmeler olduktan sonra buralarda önlem almak amacıyla çalışmalar yapıldı. Bu köprü kirişlerinin kenarlarına yerinden kaymasın düşmesin diye çelik profillerle kayma önleyici eleman montajı yapıldı." dedi.
Açıklamasında 1999 depreminde bu kirişlerin bir bölümünün yerlere düştüğünü ve mesnet denilen kirişlerin oturduğu yerlerin de aşağıya düştüğünü söyleyen İstanbul Teknik Üniversitesi Yapı Malzemeleri Laboratuvarı Sorumlusu İnşaat Mühendisi Prof. Dr. Hasan Yıldırım, "Kırılma olmadı, deprem salınımında kirişler aşağıya düştü. Böyle olayların yaşanmaması için kirişlerin tutturulması gerektiği için önlemler alındı" dedi.
“BURALAR ELDEN GEÇİRİLİRSE ÖMRÜ UZUN KÖPRÜLER HALİNE GETİRİLİR”
Prof. Dr. Hasan Yıldırım, Marmara ve İstanbul’da olması beklenen depremi de anımsatarak, Maltepe kavşak köprüsünün yıprandığını dile söyledi.
Prof. Dr. Yıldırım, köprünün incelenip iyileştirme ve güçlendirme yapılması gerektiğine değinerek, "Burada beton yüzeyinde yıpranmalar var. Yıpranma olan bölgelerde açılmalar var, açılma olan bölgelerde de demirlerin paslandığını görüyorum. Böyle köprülerin ne kadar varsa incelenip elden geçirilmesi, gerekiyorsa onarılması gerekiyor. Eğer bunlar yapılmazsa ömürleri daha kısa olacak. Bu demir pasları temizlenecek, çaplarda eksilmeler varsa da iyileştirilmesi gerekecek." dedi.
Açıklamasında bu yapılacak olan onarımların yıpranmış yerlerin iyileştirilmesi anlamına geldiğini söyleyen İstanbul Teknik Üniversitesi Yapı Malzemeleri Laboratuvarı Sorumlusu İnşaat Mühendisi Prof. Dr. Hasan Yıldırım, "Buralardan karotlar alınabilir, demirleri incelenebilir, çap eksilmesi varsa iyileştirme haricinde güçlendirme de yapılabilir. İyi ki burayı görmüşsünüz." dedi.
Açıklamasında buralar elden geçirilirse ömrü uzun köprüler haline geleceğini söyleyen Prof. Dr. Hasan Yıldırım, deprem olduğunda bu kirişlerin aşağıya düşmesinin problem yaratacağını ve yüzeyi yıpransa bile sorun olmayacağını ancak, üzerindeki kirişlerin düşmemesi gerektiğini söyledi.
“MAALESEF BURASI DIŞ ETKENLERE ÇOK AÇIK KALMIŞ”
Jeofizik Yüksek Mühendisi Sarper Celasun de açıklamasında "Yerin depremi büyütmesi ve yapının deprem sırasında rezonansa girmesine bakıyorum. Maalesef burası dış etkenlere çok açık kalmış." diyerek, bunlardan dolayı içerisinde paslanmalar olduğunu ve beton kalitesi düşmüş sıkıntılı bir yapı. olduğunu söyledi.
Açıklamasında yerin depremde nasıl çalkalanacağına bakılması gerektiğini söyleyen Jeofizik Yüksek Mühendisi Sarper Celasun, "Yapının yer aldığı yerin depremi ne kadar büyüttüğüne bakıyoruz. Yerde ölçümleri alıyoruz. Burada görülen açılmalar ve içerisindeki deniz kabukları beton kalitesinin düşük olduğunu gösteriyor. Dış etkenlere de maruz kalarak artık parçalandığını görüyoruz." dedi.
Açıklamasında demirlerin yaprak gibi dökülmeye başladuğını ve bu demirlerin dayanımından artık söz edilemeyeceğini söyleyen Jeofizik Yüksek Mühendisi Sarper Celasun, "Bu yapı açıkçası çok sağlıksız mutlaka incelenmesi yeniden yapılması gerek. Bu ultrason cihazı ile duvarlara zarar vermeden betonun niteliğini ölçeceğiz." dedi.
Betonun içerisine yüksek frekanslı ses dalgası göndererek betona zarar vermeden ölçmüş olduklarını söyleyen Jeofizik Yüksek Mühendisi Sarper Celasun, "Beton içerisindeki sismik yüksek frekanslı ses dalgalarının varış zamanlarına bakıyoruz. Ne kadar çabuk ses dalgası alıcıdan vericiye hızlı giderse beton kalitesi o kadar yüksek oluyor. Burada zamanı okuyoruz. Şu an beton kalitesi oldukça düşük. Yalnızca yapı değil yer de bu konuda çok önemli. İkisinin birden değerlendirilmesi gerek ama sağlıksız yapılar bunun gibi içerisinde deniz kumu kabuğu olan yapılar zaten riskli." dedi.
Deprem sonrası Tiny House ve karavanlara resmen talep yağdı!
Deprem bölgesinin yeniden inşası hesaplandı! İşte maliyet raporu!