Kent Haberleri

İstanbul'daki keşmekeşliğin nedeni yanlış mimari!

Yeni Şafak gazetesi yazarı Hasan Öztürk, bugünkü yazısında İstanbul'daki keşmekeşliğin nedeni yanlış mimari ve yanlış imar olduğunu söyledi.

Yeni Şafak gazetesi yazarı Hasan Öztürk, bugünkü yazısında İstanbul'daki keşmekeşliğin en temel nedeninin yanlış şehirleşme, yanlış imar ve yanlış mimari olduğunu söyledi. Öztürk'ün yazısının bir kısmı şu şekilde;

Ak Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, geçtiğimiz pazartesi günü gazetecilerle buluşmasında şöyle bir bilgi de vermişti. 2018 yılında “12.5 milyon turist İstanbul’u ziyaret etti.”

Bunun en önemli nedeni nedir diye sorduğumuzda da, “İstanbul’un güvenli bir metropol olması” demişti.

Bir de “İstanbullulara en çok neden şikayetçisiniz” diye sorulan soruya verilen cevaptan bahsetmişti. Cevap ne terör ne deprem. Cevap, “Nüfus yoğunluğu… Yani kalabalık, ulaşım ve trafik.”

İlginç değil mi, İstanbullular “kalabalık”tan, “keşmekeşlik”ten şikayetçi. Bir bilgi daha, İstanbul’da günlük mobilite 31 milyona ulaşmış! Yani günden 31 milyon insan yaya veya araç ile dolaşımda.

İMAR PLAN TADİLATI DENEN BELADAN KURTULMADIKÇA

Bunun en temel nedeni, yanlış şehirleşme, yanlış imar ve yanlış mimari.

Son dönemde başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere yetkililer “yatay mimari”den söz ediyor. Heyula gibi yan yana dikilmiş devasa binalarda milyonlarca insan yaşıyor. Dar alandaki bu yoğunluk İstanbul’un geneline “keşmekeşlik” olarak yansıyor.

Burada da iş yerel yönetimlere düşüyor.

Binali Yıldırım kendisini de bağlayacak şeklide şöyle dedi son buluşmamızda,

“Ben eğer başkan olursam, İstanbul Büyük Şehir Meclisi’nin en önemli konusu imar plan tadilatı olmayacak. İmar fonksiyon değişiklikleri olmayacak. Bütün yanlışlık burada.”

İstanbul güvenli bir metropol oldu ama bu özveriyle, olağanüstü gayretle oldu. Güvenlikli şehir algısının pekişmesi ve sürdürülebilir olması için, keşmekeşlikten de kurtulmak gerekiyor. Bunun çaresi de yerel yönetimlerin “iltimas ya da adam kayırmadan” yeni imar düzenini harfiyen uygulamasıyla mümkün.

Bu son sözlerime, Ak Parti’nin İstanbul’daki çok önemli bir isminin söylediği şu cümlesini ilave etmek istiyorum. “Doymuyorlar!”

Bir İstanbullu olarak arz ederim.