İstanbulun yedeği İzmir olsun önerisi!
Megapol Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Gökdemir yaptıı açıklamada, "Ülke bir tane amiral gemisine teslim edilemez, bunun mutlaka yedeklenmesi lazım. İstanbulu yedekleyebilecek tek merkez İzmirdir" diye konuştu
Megapol Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Selim Gökdemir, Türkiye ekonomisinin amiral gemisi olan İstanbulun, büyümenin büyük bölümünü sırtladığına işaret ederek, İstanbulun mutlaka yedeklenmesi gerektiğini, bunu yapabilecek tek merkezin İzmir olduğunu söyledi.
İzmirde ekonomik yapının geleceğiyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Gökdemir, büyüyen bir ekonomiye sahip Türkiyenin, yatırım yapılabilecek en iyi ülkelerden birisi olduğunu, İzmirin de yükselen pazarlara yakın bir limana ve yetişmiş insan kaynaklarına sahip olması nedeniyle yıldızının giderek parladığını ifade etti.
Sanayi ve tarım ürünlerinde ihracat kabiliyeti yüksek olan kente, küresel sermayenin ilgisiz kalmasının mümkün olmayacağını dile getiren Gökdemir, şu görüşleri dile getirdi: "Küresel sermaye İzmire kesinlikle gelecek. Dünyada önde gelen birçok yatırım grubunun listesinde İzmir yer alıyor. Süreci hızlandırmak ve yatırımcıyı çeşitli projelerle kente davet edebilmek için çalışıyoruz.
Dünyada son dönemde özellikle Dubai ve İsviçrede sermaye birikimi arttı. Dubaili birkaç grup ile görüşmelerimiz sürüyor. Ancak Dubaiden çok daha iyi olan bir ülke daha var. O da İsviçre. Piyasalardaki dengesizlikler ve siyasi olaylar nedeniyle birçok büyük aile servetlerini korumak amacıyla İsviçre bankalarını kullanıyor. Bu ülkeye fon girişi nedeniyle İsviçre frangının değeri yükseldi.
Bankalar, fonlar ve özel sermayedarlar yatırım yapabileceği ülkeler arıyor. Bu yatırımcıların önemli adreslerinden biri de Türkiye. Yaptığımız görüşmelerde İzmirde yatırım konusuna oldukça ilgi duyduklarını gördük. Ancak daha önce bir yatırımları olmadığı için çekinceleri var. İki İsviçreli yatırımcıyla görüşüyoruz. Biriyle anlaşma imzaladık. Diğeri de yakın zamanda sonuca ulaşacak. Bu projelerin hayata geçmesi ile İzmir, İsviçre için en gözde yatırım bölgelerinden birisi olabilir."
"ARZ AÇIĞI OLAN TEK KENT"
İstanbulun yatırımlarda belli bir doyum noktasına ulaştığını ve yapılan pazar analizlerinin, gelir seviyesine oranla konut, alışveriş merkezi, hastane, özel okul gibi yatırımlarda Türkiyede sadece İzmirde arz açığı bulunduğunu gösterdiğini kaydeden Gökdemir, bunun da yatırımcının iştahını kabarttığını söyledi.
Gökdemir, bu potansiyele sahip şehrin ekonomisinin canlanmasının ülkeye de önemli yararlar sağlayacağını, hükümetin de İzmire bu gözle baktığını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Bu potansiyelin atıl durmaması lazım. İzmir, Anadoludaki ufak şehirlerden biri değil. Evet, belki de kendisinden beklenen ekonomik atağı yapamamış bir kent. Kentin bu şekilde tanınması, ülkenin menfaatlerinin aleyhine. Hükümet için İzmire yapılacak yatırımla Türkiye ekonomisinin örneğin yüzde 2 daha büyümesi önemli. u ekonominin bir tane amiral gemisi var, o da İstanbul. Stratejik olarak, büyüyen bu ülke bir tane amiral gemisine teslim edilemez. Bunun mutlaka yedeklenmesi lazım. İstanbulu yedekleyebilecek tek merkez İzmirdir. Örneğin deprem olması halinde İstanbul felç olursa, Türkiye felç olur. Türkiyenin artık bir motora daha ihtiyacı var. Büyük bazı ulusal grupların da bu görüşü paylaştığını biliyorum. Bu kapsamda da önümüzdeki dönemde hızlı bir yatırım dönemi yaşayacağımızı düşünüyorum."
"MESLEK ODALARINA TAVIR ALINMAYI YANLIŞ"
İzmirin yatırımlar konusunda kötü bir şöhretinin olduğunu, yatırım girişimlerinin sürekli davalarla birlikte anıldığını anımsatan Gökdemir, bu konuda meslek odalarına tavır alınmasını ise yanlış bulduğunu belirtti. "Sorun, odalar değil. İşimizi iyi yapmamız lazım" diyen Gökdemir, hukuk devletinde herkesin herkese dava açabileceğini, dünyanın her yerinde gayrimenkul sektöründe izin süreçlerinin zor olduğunu söyledi.
Gökdemir, "1 günde inşaat izni verilmesi hukukun geçerli olmadığı az gelişmiş ülkelerde vardır. O gün lehte olan ilişkiler aleyhinize dönerse hukuk devletini ararsınız. Biz demokrasinin ve hukukun olmadığı yerde yatırım yapmıyoruz. Yatırım yapılması için makul bir sürecin olması lazım. Bunları söylerken İzmirde aksamaların hiç olmadığını söylemek mümkün değil. Ama aşırı ifadelere de katılmıyorum. İzmirin geri kaldığı eleştirilerinin de abartıldığını düşünüyorum" diye konuştu.
GÖÇMENLER VE HÜKÜMET
İzmirli işadamlarının yeni yatırım yapma ve yabancı yatırımcıyı kente çekme konusunda çok pasif kaldığını da savunan Gökdemir, şu görüşleri ifade etti: "İzmirli sermayedarlar aktif değil. Bu, levanten kültürün geçtiğimiz yüzyıldan kalma alışkanlıklarından olabilir. Riske girmeden geleneksel ürünlerde konsantre olmayı tercih ediyorlar. Dünyada dinamik olan göçebelerdir. Yerleşikler zamanla fakirleşiyorlar. Örneğin İstanbulu zenginleştiren İstanbullular değil İstanbulun aldığı göçtür, o göçün kaliteli olmasıdır. Belki İzmirde o eksiklik olabilir. İzmirdeki yerleşik sermayeden böyle bir atağı beklemiyorum. Hükümetin yapacağı altyapı yatırımları önemli. Bu çerçevede ulusal yatırımcılar, Türkiyedeki önemli oyuncular İzmire gelecek ve küresel yatırımcılar İzmire gelecek. Bu iki güç İzmiri değişime tabi tutacaklar. Bu kötü bir şey değil, iyi bir şey. Yaşam standartları, gelir artacak. Sahip olunan gayrimenkullerin değeri artacak."
AA