İmar

İşte Fikirtepe plan notlarının iptaline sebep olan gerekçeler!

Fikirtepe'de arsa sahibi bir vatandaşın İstanbul Birinci İdare Mahkemesinde Fikirtepe Plan Notlarına ilişkin açtığı başka bir dava ile yine Fikirtepeliler tedirgin.. İşte Fikirtepe plan notlarının iptaline sebep olan gerekçeler.

 Fikirtepe Kentsel Dönüşüm Bölgesinden bir hak sahibinin İstanbul-Kadıköy-Fikirtepe ve çevresine ilişkin 1/1000 ölçekli uygulama imar planının, “en az parsel büyüklüğünün 600m2 olarak belirlenmesiyle, kişilerin kendi arsalarındaki tasarruf haklarının engellendiği” iddiasıyla ilgili idari işlemin iptaline yönelik açtığı dava İstanbul 1. İdare Mahkemesi tarafından karara bağlandı.


İstanbul 1. İdare Mahkemesi, “İstanbul İli, Kadiköy İlçesi, Merpenköy Mahallesi, 287 Ada, xxx Paresl sayılı taşınmaz bakımından” 1/5000 ölçekli nazım imar planı kararları ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı kararlarının birbiri ile çeliştiğinden ve planın belirlilik ilkesine uygun olarak hazırlanmaması nedeniyle ilgili planın iptaline karar vermiştir.


Öncelikle belirtmek gerekir ki; Mahkeme, iptal kararını asgari parsel büyüklüğünün 600 m2 ile sınırlandırılması yönünden iptal etmemiş, yukarıda da belirtildiği gibi  “1/5000 ölçekli nazım İmar planı kararları ile 1/1000 ölçekli uygulama imar planı kararlarının birbiri ile çeliştiğinden ve planın belirlilik ilkesine uygun olarak hazırlanmaması sebebiyle” iptal etmiştir.


Davalı idarenin temyiz hakkı bulunduğundan söz konusu kararın temyiz edilmesi durumunda Danıştay tarafından yargısal denetimi yapılacaktır. Hukuki anlamda kararın kesinleşmesi söz konusu kararın süresi içinde temyiz edilmemesi ya da temyiz neticesinden Danıştay tarafından kararın onanması ile sağlanmış olacaktır. Bununla birlikte kararın temyiz edilmesi karar gereğinin ifasını hukuken engellememektedir.


İstanbul 1. İdare Mahkemesinin kararı bölgedeki diğer hak sahipleri açısından yeni bir durum oluşturmamakta diğer bir deyişle diğer hak sahiplerinin kendi gayrimenkulleri açından kararın doğrudan uygulama imkanı bulunmamaktadır.  


İdare Mahkemeleri tarafından parsel bazında verilen iptal ya da yürütmenin durdurulması kararları kural olarak imar planının tümünün iptalini ya da yürürlülüğünün durdurulmasını sağlamaz. Dolayısıyla yukarıda bahsi geçen İstanbul 1. İdare Mahkemesi tarafından verilen karar sadece davacı hak sahibi yönünden sonuç doğuracaktır. Ancak kararın kesinleşmesi neticesinde söz konusu karar diğer hak sahiplerinin açtıkları ya da açacakları davalar açısından emsal teşkil edebilecektir.


Bununla birlikte İdari Yargılama Usulü Kanununa göre ilgili idare, Mahkemelerin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre gecikmeksizin yeni düzenleme yapmaya mecburdur. Hem ilgili yasa gereğince hem de İstanbul 1. İdare Mahkemesinin ilgili kararının açılan ya da açılacak davalar açısından emsal teşkil etme ihtimali dolayısıyla idarenin planlar arsındaki çelişkileri giderme yoluna gitmesi kuvvetle muhtemeldir.


PLAN NOTLARININ İPTALİ ve AKIBETİ

Minimum 600 m2 ye yapılaşma hakkı iptal edilmiş, plan notlarının masa başında hazırlandığı, parsel bazında bağımsız olarak inşaat hakkının sağlanmadığı gerekçe gösterilmiştir ;  


Plan notlarının, mevcut parsel yüzölçümleri nazara alınmadan en az 600 m2 olarak belirlenip  sözde yapılaşma hakkı veriliyormuş gibi yapılması iptal edilmiş, plan notların 600 m2 hakkı da uygulanmıyordu, bizler 600 m2 yi oluşturup yapılaşma hakkı istediğimizde dahi "çürük diş gibi kalıyor olmaz", illa "ada bazlı uygulama"  yani zorla imza attırılarak mülkiyetlerin çantacılar veya bakanlık eliyle alınarak müteahhitlere verilmesi uygulaması iptal edilmiştir. Çantacılara ve çantacılar marifetiyle çalışan,  kendini müteahhit zannedenlere geçmiş olsun. Eski müteahhitleri de arar olduk, eski müteahhitler, rızalık olmayan yere girmezlerdi, insanları razı ederlerdi, olmazsa çekilirlerdi,  şimdi böyle bir şey yok, ispiyoncularla, çantacılarla BAKANLIK çalışanlarına ispiyonlarla inşaat yapmaya kalkışılıyor, 80 yaşındaki insanlar evlerinden dövülerek çıkarılmaya çalışılıyor, ceza dosyası Anadolu adliyesinde.



Mahkeme  kararının uygulamaya geçilmesinde, mevcut parsel yüzölçümlerine göre yapılaşma veya tasarruf hakkı sağlanacak. Yani illa gökdelen, illa avm , illa residans olmayabilecek, bizler gibi küçük ölçekli, yani benim gibi 125 m2 arsası olan kendi arsasına inşaat yapabilecek, belediyeden projesini tasdikledip verilen imar ölçüsünde yapılaşma yapabilecek ki doğrusu da bu idi.  


Bence yerel belediye  örnek ve kaliteli,estetik değeri de içeren mevcut parsel yüzölçümlerini esas alan,  3 -4 kattan ibaret yapılaşmaya öncülük etmeli, İdare mahkemesi"nin kararı bu yolu açacak gibi gözüküyor.  


Kadıköy BELEDİYE BAŞKANI'na çok iş düşüyor,mevcut parsellere göre yapılaşmaya yoğunlaşılmalı. Parsel başı tasarruf hakkının verilmesi arsa sahiplerine  de daha fazla getirisi olacak.  Örneğin,  Şişli Halil Rıfat Paşa Mahallesi'nde Sarıgül'ün uygulaması, 3-4 katlı inşaat hakkı verilmesi ile ortaya çıkan küçük apartmanların daire fiyatları,  rezidanslarda ki daire fiyatlarından daha yüksek seyrediyor, daha da çok alıcısı var. İnanmayan gidip inceleyebilir, muhtarla görüşebilir.


4 , 14 / 4 emsal,bir aldatmaca idi, kime ne verileceği hiç belli değildi, m2 yi 4 le çarp yarısını müteahhide yarısını da toprak sahibine ver, muğlak ve müteahhidin keyfine bırakılmıştı, kaç daire verilecek, nereden verilecek belli değil, dairenin yüzölçümü ne olacak, yönetim planı nasıl olacak hiçbiri sözleşmelerde yer almıyordu, ( ankara'da bütün alt bodrum katların toprak sahiplerine verilmesi  uygulaması gözardı edilmemeli) ,  Fikirtepe uygulamasında yükselen bazı inşaatlarda, bazı firmaların projelerinde daha şimdiden hiçbir Fikirtepeli'nin kalmadığı, hepsinin satıp gittiği söyleniyor (hani yerinde dönüşüm),


 Bakanlığın,  sağlıklı  ve düzenli şehrin oluşturulması savunması da mahkemece dikkate alınmamış, çünkü; rezidanslar ve avm'lerle sağlıklı ve düzenli şehir ortadan kalkmakta, yoğun, trafiğe ve havasızlığı boğulmuş devasa binalarla şehir sağlıklı olmadığı gibi mülkiyet hakkı da ihlal ediliyordu. Bakanlığın riskli alan savunması da yanlış bir savunma çünkü, riskli alan kararının iptali içinde açılmış davalar halen derdesttir.


Mahkeme kararına göre, mevcut parsel sahiplerine yapılaşma imkanı tanındığından , ada bazlı uygulama ortadan kalktığından 4 emsal uygulaması da ortadan kalkmış oluyor. Mahkeme, çok doğru ve yerinde bir karar verdi. Mevcut parsel yüzölçümlerine göre gökdelen çalışması başlamamış olan yerlerde örnek proje çalışması ile mahalle yapımızı da koruyacak ve yaşatacak şekilde yapılar yapılması sağlanabilir. Böylece, ne bilim adamları ile ne de şehir yapımız ile çelişkiye de düşülmemiş olur, yapılmakta olan inşaatlara da engel çıkarılmamalı,  onların yanında mahalle kültürünü yaşatan küçük yapılar da yapılsın, 


Ben de mevcut parsel durumları nazara alınarak  yapılaşmanın sağlanmasını teminen  Bakanlığa ve Belediyelere müracaat edecektim, Bundan böyle , mevcut parsel sahipleri imza toplayarak küçük ölçekli - mahalle kültürüne uygun yapılaşma hakkı sağlanmasını teminen  plan notlarının çıkarılması için başvuruda bulunmalı, böylece halkımızın da yoz residans,avm yapılaşmasını istemediği ortaya çıkmış olur.


NETİCE; Bakanlığın mahalle halkının emeği ve katkıları ile yapılmış camileri bile ortadan kaldırılmasına yol açan , mevcut parsel bazı yapılaşma şartlarını yok eden, parsel sahiplerini çantacılara mahkum ve mağdur eden hukuka aykırı plan notlarını iptal eden kararı hepimize hayırlı olsun. 




Fikirtepe Haber